• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • Bir Soru Bir Cevap
  • Nasihat Fayda Verir

Nasihat Fayda Verir

05.09.2011
Bir Soru Bir Cevap
9536
Osman Nuri Topbaş

Efendim; mâlum olduğu üzere dînimiz “nasihat”e büyük bir ehemmiyet veriyor. Bunun sebep ve hikmetleri nelerdir? Bizleri bu hususta aydınlatır mısınız?

Cenâb-ı Hak, insanı idrak sâhibi bir varlık olarak yaratmıştır. Dînen mes’ûl sayılmak için de bülûğa ermenin yanı sıra, akıl sahibi olmayı da şart  koşmuştur. Lâkin akıl nîmeti, bütün insanlarda aynı derecede değildir. Ayrıca kimi insanlar, ilim, terbiye ve tezkiye ile kalbî ilhamlara nâil olmakta ve  akıllarını karşılaştıkları hâdiseler karşısında dirâyet, basîret ve firâsetle kullanabilmekte; kimi insanlar ise akıllarını nefsânî arzularına râm ederek, âdeta bir gül  bahçesini dikenlerin istilâsına terk etmektedirler.

Bu sebepledir ki, herkes nasihate, yani bir meseleyi değerlendirmekte kendisinden daha dirâyetli olanın îkâzına muhtaçtır.

Öte yandan, Cenâb-ı Hakk’ın insanlık âlemine peygamberler ve kitaplar lûtfetmesi de, insan aklının her hususta hakîkate ulaşmak için tek başına kâfî gelmemesi hikmetine binâendir. Akıl, ancak vahyin rehberliği ışığında doğruya ve hakîkate ulaşabilir.

Peygamber Efendimiz, bir hadîs-i şerîfinde:

“Din, nasihatten ibârettir.” buyurmuş (Buhârî, Îmân, 42) ve bu mübârek sözlerini üç defa tekrarlamak sûretiyle de hem nasihatin ehemmiyetine dikkat çekmiş, hem de nasihatte tekrarın lüzumuna işâret etmiştir.

Cenâb-ı Hakk’ın âyet-i kerîmede, Peygamberimiz’in şahsında bize olanîkâzı çok açıktır:

“Sen öğüt ver (vaaz ve nasihatte bulun)! Çünkü nasihat (ve hatırlatma) mü’minlere fayda verir.” (ez-Zariyât, 55)

Peygamber Efendimiz , müslümanın müslüman üzerindeki haklarından birinin din kardeşine samîmiyetle nasihatte bulunması, gıyâbında onun iyiliğini isteyip ona duâ hâlinde bulunması olduğunu bildirmiştir.1

Nasihatçinin üç husûsiyeti olmalıdır. Bunlar:

1. Müslümanların uğradığı musibetlere kalben üzülmesi,
2. Müslümanlara nasihat etmeyi kendisine vazife bilmesi,
3. Şahsiyetiyle güzel bir örnek olarak insanlara kurtuluş yollarını göstermesidir.

Velhâsıl müslümanın müslüman üzerindeki bir hakkı olan nasihat, din kardeşliğinin bir vecîbesidir. Bu sebeple İslâm tarihinde, “nasihatnâme” türünde pek çok eser kaleme alınmıştır. Buna küçük bir misâl kabilinden, mîlâdî 11. asırda İran’ın  Taberistan ve Gürgân eyaletlerinde hüküm sürmüş olan Ziyârî hânedânının hükümdârı Keykâvus bin İskender’in kaleme aldığı nasihatnâmesinden bâzı seçmeler sunmak istiyorum:

  • Allah Teâlâ’nın emrine uygun şükredersen, azın çok yerine geçer.
  • Şahsiyetini, ana-babanın verdiği unvan ile değil, kendi gayretinle kazanmaya çalış!
    Çünkü anan ve baban sana Ahmed,  Mehmed gibi isimler vermiştir. Hâlbuki senin kazandığın ad veunvan; senin mâneviyat, şahsiyet ve karakter sıfatın olacaktır. Bu sıfatlar sana halk arasında hüsn-i şehâdet kazandırır.
  • Ummadığın bir yerden ümidini tam olarak kesme ve bir şey umduğun yerden de sakın çok ümitli olma! Çünkü nasip, umduğun yerden değil, ummadığın yerden de gelebilir.
  • Kendini sıkıntıya sokacak sözü söyleme! Bu durumda sükût daha iyidir. Güzel söz söyleyene, güzel cevap gelir. Gelişi güzel ve pervâsızca konuşan, istemediği şeyler işitir. “Kötü söz insanı dinden, tatlı dil yılanı ininden çıkarır.”  demişlerdir. 
  • Başkasının sana dil uzatmasını istemiyorsan, sen de kimseye dilini uzatma.
  • İnsan iki hâl üzeredir: Sevinç ve keder. İster kederli, ister sevinçli ol, kederini ve sevincini öyle birisine söyle ki, üzüldüğün zaman o da seninle birlikte üzülsün, sevindiğin zaman o da seninle birlikte sevinsin!
  • Kimsenin üzüntüsüne sevinme, böylece kimse de senin üzüntüne sevinmez. Senden aşağı olanlara güzel muâmelede bulun, hakkâniyet göster. Böylece sen de, senden büyük olanlardan güzel muâmele görür, hakkâniyet  bulursun.
  • Kimseyi incitme. Birisi seni incitse de sen onu incitme, fazîletin nişanı budur.
  • İyiliğe ve kötülüğe çabuk sevinme ve üzülme! Zira bu, çocukların işidir. Olmayacak şey için hayallere kapılma, yani olur olmaz şey için gönül dünyana zarar verme! Çünkü akıllı kişiler, esen her rüzgâra îtibar etmezler.
    [Bu hususta  Hazret-i Mevlânâ şöyle buyurur: “Senin iç dünyan bir misâfirhâne gibidir.
    Sevinçler de kederler de gelip geçicidir. Ne sevinçlere aldan ne de gamları kendine dert edin! Gamlar sürûruna mânî olursa üzülme; çünkü o gamlar, sabredersen senin için sevinç ve neşe hazırlamaktadır.”]
  •  Bilgisiz kişiyi, mârifetsiz insanı, insan yerine sayma, bilgisiz ve mârifetsiz kişiyle arkadaş olup birlikte oturma. Hele kendini âlim sayan, bilgisiz, fazîlet mahrumu câhilden aslandan kaçar gibi kaç! Câhille sohbet etme, sâlihlerle  sohbete rağbet et! Çünkü sâlihlerle sohbet ettiğin için, senin şahsiyet, karakter ve hâlin de güzelleşir.
  • Kimseye zararın, azarın ve nazarın değmesin!
  • Câhilin övdüğü işten sakınmak gerek, tâ ki akıllıların eğlencesi olmayasın! Zira sıradan kişilerin katında övülen insan, seviyeli insanların yanında küçük düşer.
  • Namaz kılan kişide büyüklenme olmaz, çünkü namazın aslı tevâzûdur. Sen kendini tevâzûya alıştırırsan, bedenin de sana uyar, tevâzû kazanır. Sen bu şekilde tevâzûyu gözetince, Allah makâmını yüceltir.
  • Tecrübeli, şefkatli dostların sana öğüt verirlerse, öğütlerine gönülden kulak ver. Öğüt, akl-ı selîmin meziyetidir. Öğüt veren sâlih dostların yanına yalnız olarak git ve öğütlerinden nasîbini al. Çünkü faydalı öğüt yalnızken daha iyi tahsil edilir. Zira topluluk içerisinde verilen öğüdü halk kabul etmez, yâni insan ekseriyetle o îkazları üstüne almaz, hem de o îkazlar sitem gibi olur.
  • Nasıl ki bir gözle görmek, iki gözle görmek gibi olmazsa, iki kişinin görüşü de bir kişinin görüşü gibi değildir. Bu sebeple ehli olan kişilerle istişâre etmek zarûrîdir. Bir doktor hastalansa, kendi kendini ameliyat edebilir mi? Bir  hâkim, kendisi için bir hüküm verebilir mi?
    [Âyet-i kerîmede şöyle buyrulmuştur: “…Onların işleri, aralarında danışma iledir…” (Şûrâ, 38)]
  • Bir konuda bilgin tam olsa da, yine de bilginle gururlanma. Ne zaman sana bir iş düşse, yapabileceğinden emin olsan da buna güvenme. Bir akıllı kişiye danışmadıkça o işe başlama. Kendi görüşünü beğenenlerden olma. Zira istişâre etmek, fazîlet ehlinin amelidir.
  • İhtiyaç sahibi birisi senin yanına gelecek olursa, onun selâmeti için gayret et, emeğini ondan esirgeme! Bu, düşmanın veya seni çekemeyen biri olsa da, farklı davranma! Ola ki o düşmanlık dostluğa dönüşür. Zira insan alâkaya ve iltifata mağluptur.
    [Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:
    “İyilikle kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur.” (Fussilet, 34)]
  • Çorak yere tohum ekme ve ağaç dikme, çünkü ürün vermez. Yani nankör kişiye iyilik etme. Çorak yerde tohum nasıl boşa giderse, nankör kişiye yapılan iyilik de öyle boşa gider. Fakat iyiliği, lâyık olandan da esirgeme.
  • Öfkelenme. Eğer bir kimse sana öfkeyle bir söz söylerse sen ona mülâyemetle cevap ver. Ama ahmak bir kimseye de sakın cevap verme. Nitekim şöyle denilmiştir: “Ahmak kişiye verilecek en güzel cevap, susmaktır.”
  • Sözünün başına ve sonuna dikkat et. Birisine bir şey söyleyecek olursan, samîmiyet ve mülâyemetle yüzüne söyle, arkasından aslâ konuşma. Böylece sözü bilerek söyleyenlerden olursun. Çünkü lafını bilmeden konuşan kişi, açık  ve anlaşılır konuşan papağana benzer. Papağan sarf ettiği sözden habersizdir.
    [Hazret-i Ebûbekir buyurur: “Ne söylediğini, ne zaman söylediğini ve kime söylediğini iyi düşün!”]
  • Bilmenin sana ne yararı, ne zararı olmayan sırrı öğrenmeye heveslenme ve sırrını kimseye söyleme. Birkaç kişi bir yere toplanıp otursa, orada biriyle fısıldaşma. İyi dahî konuşsan halk kötüye yorar: “Kim bilir benim aleyhime neler konuşuyor ki, sözünü fısıltıyla söylüyor!” der. Çünkü halkın birbirine olan bu kötü kuşkusu ziyan getirir. Öyleyse sözü açık söyle, ama ne söylersen kendi seviyene göre söyle, haddini aşma.
    [Zira âyet-i kerîmede şöyle buyrulmuştur: “Ey îmân edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurunu araştırmayın...” (el-Hucurât, 12)]
  • Akıllıysan harcamanı gelirine göre yap, tâ ki yoksulluk ateşi sana yol bulamasın. Elinde olanla kanaat et, çünkü kanaat en büyük zenginliktir. Sakın açgözlü olma.
  • Dünyada iki şey vardır: Halk birinden kaçar, öbürünü sever. Bu dediğimin biri zahmettir, diğeri rahatlıktır. Ama ikisi de insana gereklidir. Çünkü zahmet çeken rahata erer. Bugünkü zahmet, yarının rahatıdır; yarınki rahatlık da önceki günün zahmetidir.
    [Fâtımâ vâlidemiz, Peygamber Efendimiz’den ev işlerinde kendisine yardım edecek bir hizmetçi talep ettiğinde, Efendimiz ona şöyle cevap vermiştir:
    “İki dünyâda birden rahatlık yoktur. Bu dünyâda katlanacaksın ki, âhırette huzura eresin!”]
  • Birisi senin yanında hata yapsa, sonra da dönüp af dilese, o hatayı bağışlamayı boynunun borcu bil. Çok büyük bir suç olsa da affetmek güzeldir. Her işlenen hataya ceza verecek olsan, büyüklüğün nerede kalır?
    [Şunu da unutma ki, affede affede ilâhî affa lâyık hâle gelirsin.]
    Sonra özür dilememek için hatâ yapmamaya çalış. Birisine karşı âniden hatâ işlersen özür dilemekten de utanma.
    [Zira Âlemler Sultânı Efendimiz bir hadîs-i  erîflerinde şöyle buyurmuşlardır:
    “Ey insanlar! Kimin üzerine geçmiş bir hak varsa onu hemen ödesin, dünyada rezil rüsvâ olurum diye düşünmesin! İyi biliniz ki dünya rüsvâlığı âhirettekinin yanında pek hafif kalır.” (İbn-i Esîr,  el-Kâmil, II, 319)]

  • Bir kişiye sordular: “‒Hiç kusûrun, ayıbın var mıdır?” Dedi ki: “‒Yok!” Yine sordular: “‒Başkasında hiç ayıp gördün mü?” Dedi ki: “Çok!” Dediler ki: “‒O hâlde ayıbı senden çok olan kişi yokmuş!”
  • Gençliğini gelişigüzel geçirme, tâ ki yaşlılıkta bilgisiz kalmayasın. Gençlikte tecrübeli sâlih yaşlıları taklit et, tâ ki yaşlılıkta gençlerden utanmayasın.
  • Ne olursa olsun gençlikte Allâh’ı unutma ve ölümden emin olma, çünkü ölüm gelince genç  yaşlı demez. Öyleyse bilmiş ol, her kim ki doğdu, ölecektir ve her kim ki cihâna geldi, gidecektir.
    [Bir kabristanı gezdiğinde, toprağın sînesine tevdî edilmiş her yaşta insanın bulunduğunu görürsün.]

1. Tirmizî, Edeb, 1; Nesâî, Cenâiz, 52.

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Osman Nuri Topbaş

1942 yılında İstanbul Erenköy’de doğdu. Babası Musa Topbaş, annesi de H. Fahri Kiğılı'nın kerîmesi Fatma Feride Hanım’dır. İlk eğitimini Erenköy Zihni Paşa ilkokulunda tamamladı. İlkokul yıllarında özel Kur’an eğitimi aldı. 1953 yılında İstanbul İmam -Hatip Okulu’na girdi. O yıllarda bu okul, Osmanlı’nın ulu çınarlarının bakiyyeleri sayılan M. Celaleddin Ökten, Mahir İz gibi üstadların, Nureddin Topçu gibi Bat...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Niyetlerimiz Hâlis Olsun
Niyetlerimiz Hâlis Olsun
Muhterem Efendim, bir müs...
Huzurlu Aile Yuvası
Huzurlu Aile Yuvası
Ailede huzur için nelere ...
İslâmofobi Değil, İslâm Fazîleti
İslâmofobi Değil, İslâm Fazîleti
Bugün dünyada "İslâmofobi...
Eşitlik Maskesiyle Kadın İstismârı
Eşitlik Maskesiyle Kadın İstismârı
Son yıllarda önce "Kadın ...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431391

Bagamoyo Afrika... 4919242

Kasım Sayımız Çıktı! 3498105

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1187593

Bkz: Doğu Türkistan 480158

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287541

10 Soruda Sen Kimsin? 276031

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS