• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • Bir Soru Bir Cevap
  • Niyetlerimiz Hâlis Olsun

Niyetlerimiz Hâlis Olsun

29.01.2022 23:47
Bir Soru Bir Cevap
6969
Osman Nuri Topbaş

Muhterem Efendim, bir müslümanın yaptığı işleri Allah katında değerli kılacak olan husûsiyetler nelerdir? Genç kardeşlerimize tavsiyeleriniz neler olur?

Bu suâlinizin cevâbına, Ferîdüddin Attâr Hazretleri’nin İlâhinâme isimli eserinde zikrettiği şu hâdiseyi naklederek başlayalım:

“Vaktiyle bir fırıncı vardı. Hiç görmediği hâlde, Hak dostu Şiblî Hazretleri’ni hem çok seviyor hem de onu görmeyi çok arzuluyordu. Lâkin bu fırıncı, henüz onu görme nîmetine kavuşamamıştı.

Günün birinde Şiblî Hazretleri, bir seher vakti uzak bir yoldan fırıncının şehrine geldi. Dükkânının önünden geçerken de kendisinden bir dilim ekmek istedi. Gâfil fırıncı ise, kendisinden ekmek talep eden kimsenin Şiblî Hazretleri olduğundan habersiz, bu arzusunu reddettiği gibi kendisine de kızgın bir üslûp ile şöyle söyledi:

«–A yoksul! Ben sana bedava ekmek vermem! Geç git yoluna!»

Bu sözleri sanki hiç duymamış gibi hareket eden Şiblî Hazretleri, sükût ile yoluna devam etti. Az ileride bu hâdiseye şahit olan ve fırıncının Şiblî Hazretleri’ne duyduğu sevgiyi de bilen bir kimse hemen onun yanına koştu ve kendisine:

«–Yâhu sen ne yaptın! Az evvel kapından kovduğun o zâtın kim olduğunu biliyor musun? O zât, senin senelerdir görmeyi cân u gönülden arzuladığın Hak dostu Şiblî Hazretleri idi. Hani sen onu Allah için çok seviyordun. Niçin bir dilim ekmeği bile ondan esirge­din! Bu kadar gaflete de pes doğrusu! İnsan sevdiğinin hâlinden hisse alır. Güyâ bir Hak dostunu seviyorsun, fakat onun hâlinden habersizsin! Bu ne büyük bir gaflet! Bu durum, herhâlde senin için ağır bir ders ve imtihandır!» dedi.

Bu sözleri duyan fırıncı, yaptığı edepsizlik ve hatâdan dolayı çok üzüldü. O gönül acısıyla kendini kaybedip çöle kadar Şiblî Hazretleri’nin peşinden koştu ve ona yetişti. Yüzlerce özür beyân ederek ayaklarına kapandı. Öyle ki, her an bir elini bırakıp öbürüne sarılıyor ve Şiblî Hazretleri’nden affını talep ediyordu.

Bu hâl karşısında Şiblî Hazretleri bir müddet durdu, sonra da hatâsını anlaması için hafif sert bir üslûp ile fırıncıya şöyle dedi:

«–Yaptığın şeyin affedilmesini istiyorsan şimdi git! Yarın bizi ve bizimle beraber bir topluluğu yemeğe dâ­vet et!»

Bunun üzerine fırıncı, kendini affettirebilmek ümidiyle gidip hemen büyük bir köşkü dâvet için hazırlattı. Ziyafet için haddinden fazla masrafta bulundu. Her hususta o derece külfete girdi ki, hiç kimse onun yaptığını yapamazdı. Bir hayra vesîle olmak isterken, diğer taraftan da gurur ve kibrini ortaya dökercesine gördüğü herkese:

«–Şiblî Hazretleri yarın bize gelecek, benim misafirim olacak, siz de buyurun!» deyip dâvette bulunan gâfil fırıncı, göremediği komşularına da haber gön­derdi. Velhâsıl verdiği ziyâfete bir hayli insan çağırdı.

Dâvet günü hepsi sofra başına oturdu. Şeyh Şiblî de gelmişti. Dâvetliler arasında bir de vecd hâli ağır basan bir velî vardı. Şeyh Şiblî’ye sordu:

«–Efendim! Bu gösterişli, tantanalı sofrada bana güzeli de çirkini de bir misalle anlatır mısın, yani kim cennete vâsıl edecek sâlih bir amel işlemekte ve kim de cehenneme dûçâr edecek yanlış bir davranış sergilemekte?»

Şiblî Hazretleri, o velîye şu cevâbı verdi:

«–Azizim! Soruna, şu bize ziyâfet çeken adamın durumunu anlatarak cevap vereyim. Ben, dün kendisinden Allah rızâsı için bir dilim ekmek istemiştim. Lâkin, Allâh’ın rızâsını hiçe sayarak bana bir dilim ekmek vermeyen, üstelik nâhoş bir üslup kullanan bu kimse, bugün bizim şöhretimize kapılarak nice kimseye ikramlarda bulunmakta. Hâlbuki Hak rızasından uzak, şöhret için yapılan bütün emeklerin neticesi beyhûde olup, kişiyi götüreceği yer ise mâlumdur. Zira Cenâb-ı Hak, yapılan amellerde ortaklık kabul etmez.

Buna mukābil, hiçbir dünyevî menfaat gözetmeksizin, sırf Allah rızası için yapılan her türlü hayır ve hasenat, az da olsa makbuldür. Bu sebeple dün vereceği bir dilim ekmek, bugün verdiği şu gösterişli ziyafetten daha kıymetli olacak, belki de kendisi için kıyâmet günü büyük bir müjde olarak karşısına çıkacaktı.

Velhâsıl ey dost! Sen de bu fırıncının durumuna düşmek istemiyorsan onun gibi hareket etme! Halkın, zevâhire bakıp senin hakkında; “Ne cömert adammış!” de­melerini bir kenara bırak!.. Eğer ihlâslı bir kişiysen her gördüğünü Hızır bil, ona göre muâmelede bulun!»” (Bkz. Ferîdüddîn Attâr, İlâhînâme, İstanbul 2010, s. 108-110)

Yapılan işleri Allah katında değerli kılacak olan, ihlâs ve samîmiyetimiz, yani o işleri sadece Allah rızâsını kazanmak niyetiyle yapmış olmamızdır. İnsanların takdir ve teveccühünü kazanmak veya hem Allah rızâsını hem de insanların takdirini kazanmak düşüncesiyle yapılan ibadet ve hizmetlerin Allah katında hiçbir değerinin olmadığını şu hadîs-i şerîfler ne kadar âşikâr bir sûrette ortaya koymaktadır:

“Bir adam Rasûlullah’a gelerek:

«Ey Allâh’ın Rasûlü! Ben yaptığım işte öyle bir niyet taşıyorum ki, hem Allâh’ın rızâsını kazanmak istiyorum, hem de yaptığım işin başkaları tarafından görülerek takdir edilmesini istiyorum. Ne buyurursunuz?» diye sordu:

Rasûlullah Efendimiz:

«…Artık her kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, amel-i sâlih işlesin ve Rabbine ibadette hiçbir şeyi ortak koşmasın!» (el-Kehf, 110) âyet-i kerîmesi ininceye kadar bir şey söylemedi.” (Hâkim, Müstedrek, 2/111; Taberî, Câmiu’l-Beyân, 16/40)

Yine bir kimse Rasûlullah Efendimiz’e gelerek:

«–Hem sevap hem de şöhret kazanmak için savaşan kişi hakkında ne buyurursunuz, bu kişinin eline geçecek olan nedir?» diye sormuştu. Efendimiz ona şu cevabı verdiler:

«–Onun eline hiçbir şey geçmez. Allah Teâlâ, ancak ihlâsla yapılan bir ameli ve sadece kendi rızâsı gözetilerek yapılan işleri kabul buyurur.»” (Nesâî, Cihâd, 24; Süyûtî, ed-Dürrü’l-Mensûr, 5/472)

Bir başka hadîs-i şerîfte de Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuşlardır:

“Kim işlediği hayrı şöhret kazanmak için halka duyurursa, Allah onun gizli işlerini duyurur. Kim de işlediği hayrı halkın takdirini kazanmak için başkalarına gösterirse, Allah da onun riyakârlığını açığa vurur.” (Buhârî, Rikak 36, Ahkâm 9; Müslim, Zühd 47-48)

Bu sebepledir ki, meselâ kişinin sağlığındayken yaptırdığı câmi veya hayır müesseselerine kendi ismini vermesi; riyâ, kibir ve şöhrete kapı aralayabileceğinden doğru bir davranış değildir. Lâkin, kendisinin vefâtından sonra, o kişiye hayır duâ edilmesi maksadıyla isminin verilmesinde, -riyâ tehlikesi ortadan kalkmış olduğu için- bir beis yoktur.

Yani mü’minin, yapacağı her amelde tek niyeti, Cenâb-ı Hakk’ın rızâsını kazanmak olmalıdır. Nitekim Sâlim bin Abdullah, halife Ömer bin Abdülazîz’e yazdığı bir mektupta şöyle demiştir:

“Şunu iyi bil ki, Allah Teâlâ’nın kuluna yardımı, kulun niyeti kadardır. Kimin niyeti tam olursa, Allâh’ın ona yardımı da tam olur. Niyeti ne kadar azalırsa, Allâh’ın yardımı da o kadar azalır.”

Yine bu hususta söylenmiş hikmetli sözlerden bâzıları şunlardır:

“Niyeti olmayanın ameli yoktur. Niyetinde Allâh’ın rızâsını gözetmeyenin de ecri yoktur.” (Hazret-i Ömer)

“Nice küçük ameller vardır ki, niyetler onları büyültür. Nice büyük görünen ameller vardır ki, niyetler onları küçültür.” (Abdullah bin Mübârek)

“Bütün hayırların, niyeti güzelleştirmekte toplanmış olduğunu gördüm; niyetini icrâ edemesen de niyetini güzelleştirmen sana hayır olarak yeter.” (Dâvud-i Tâî)

“Eskiler nasıl amel edeceklerini öğrendikleri gibi, nasıl niyet edeceklerini de öğrenirlerdi.” (Süfyân-ı Sevrî)

“Kalbin düzelmesi, amelin düzelmesi ile; amelin düzelmesi ise niyetin düzelmesi ile mümkündür.” (Mutarrif bin Abdullah)

Velhâsıl, Cenâb-ı Hakk’ın rızâsından gayri bütün emelleri gönülden söküp atmak, müslümanın îfâsına mecbûr olduğu büyük bir vazifedir. Bu hususta her zaman Cenâb-ı Hak’tan ihlâs sâhibi olmayı talep etmek gerekir. Zira ihlâs, niyetlerin temiz ve samîmî olmasıdır ki, ibadetlerin sıhhat ve bereketi buna bağlıdır. Beden için ruh ne ise, amel için ihlâs da o mesâbededir. İhlâssız amel, özden mahrum, kuru bir yorgunluktan ibârettir.

Cenâb-ı Hak, niyetlerimizi, düşüncelerimizi, hislerimizi ve davranışlarımızı rızâsıyla te’lîf eylesin!

Âmîn…

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Osman Nuri Topbaş

1942 yılında İstanbul Erenköy’de doğdu. Babası Musa Topbaş, annesi de H. Fahri Kiğılı'nın kerîmesi Fatma Feride Hanım’dır. İlk eğitimini Erenköy Zihni Paşa ilkokulunda tamamladı. İlkokul yıllarında özel Kur’an eğitimi aldı. 1953 yılında İstanbul İmam -Hatip Okulu’na girdi. O yıllarda bu okul, Osmanlı’nın ulu çınarlarının bakiyyeleri sayılan M. Celaleddin Ökten, Mahir İz gibi üstadların, Nureddin Topçu gibi Bat...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Niyetlerimiz Hâlis Olsun
Niyetlerimiz Hâlis Olsun
Muhterem Efendim, bir müs...
Huzurlu Aile Yuvası
Huzurlu Aile Yuvası
Ailede huzur için nelere ...
İslâmofobi Değil, İslâm Fazîleti
İslâmofobi Değil, İslâm Fazîleti
Bugün dünyada "İslâmofobi...
Eşitlik Maskesiyle Kadın İstismârı
Eşitlik Maskesiyle Kadın İstismârı
Son yıllarda önce "Kadın ...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431155

Bagamoyo Afrika... 4919047

Kasım Sayımız Çıktı! 3481421

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1186957

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287365

10 Soruda Sen Kimsin? 275612

Leyla ile Mecnun Fuzuli mi? 166007

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS