Müezza
İslam fıkhına göre kedi temiz bir hayvandır. Onun su içtiği kaptan abdest alınabilir. Peygamber Efendimiz’in birden fazla kedi beslediği rivayet edilir ancak bunlardan ismi bilinen Müezza’dır. Müezza, karamel renginde kısa tüylü bir Habeş kedisiymiş. Peygamberimiz namaz kılarken ona yaklaşan yılanı Müezza’nın öldürerek Peygamber Efendimiz’i koruduğu ve Peygamberimiz’in de Müezza’nın sırtını sıvazladığı, sıvazladığı yerde de hafifçe bir iz kaldığı, bu izin de Müezza’nın soyundan gelen kedilerde rastlandığı rivayet edilir.
Hz. Adem’den Beri Kedi
Kedi kelimesi insanlık tarihinin en eski kelimelerinden birisi diye tahmin ediyorum. Zira Rabbimiz Hz. Adem’e eşyanın ismini öğrettiğinde muhtemelen kedinin ismi şu anki ismine yakın bir şeydi. Birçok dilde kedi kelimesinin sesleri birbirine yakındır. Dünya dillerinde kedi için kullanılan ifadeler şunlar; katt, cat, gato, catto, katti.
İslamofobia’yı Yıkan İmam: Mustafa Efe
Üsküdar’daki Aziz Mahmut Hüdayi Camii’nin İmamı Mustafa Efe sosyal medyaya camide kedi severken yansıdı. Sosyal medyadan ulusal gazetelere oradan da dünya basınının manşetlerine sıçradı bu görüntüler. Dünya basını sanki İslam’ı yeni keşfediyordu ve başta kendi gayretleriyle taçlandırdıkları İslamofobia’nın bu karelerle yıkıldığını iddia ediyorlar. Oysa ya İslam’ı tam olarak bilmiyorlar ya da şimdiye kadar sağır ve kör kaldılar. İslam şefkat dinidir. Açık bir tehdit ve zaruret oluşmadığı sürece hiçbir canlıya müdahale edilmez bizim dinimizde. Ama ilk ihtimali düşünerek bizim dinimizi daha güzel anlatmamız gerektiği apaçık ortada.
Ebu Hureyre
Peygamber Efendimiz Abdurrahman b. Sahr ile karşılaşır, konuşurlarken Abdurrahman b. Sahr’ ın elbisesinde çeşitli hareketlilikler olduğunu fark eder ve elbisenin içinde ne var diye sorar. Abdurrahman b. Sahr eğilerek göğsünden bir yavru kediyi çıkararak Peygamber Efendimiz’e gösterir. Bu olaydan sonra Peygamber Efendimiz kedi babası anlamına gelen Ebu Hureyre ismiyle hitap eder Abdurrahman b. Sahr’a. Ebu Hureyre en çok hadis rivayet eden sahabelerdendir.
Satanist Kesen Mücahit Kediler
Bir dönem sanal sözlüklerde furya haline gelmiş bir rumuzdu, satanist kesen mücahit kediler. Satanistlerin kedi kesip kan içtiği haberleri patlak vermişti medyada, satanistlerin bu sapkınlığına karşı da hayvan severler ve Müslümanlar tarafından kediler korunmaya çalışılıyordu. Bu durum ister istemez mizaha da yansıdı.
Mart Ayı Kedilerin Dert Ayı
Mart ayının kediler için kızan zamanı olduğu bilinmektedir. Halk arasında mart ayında kedilere fazla yaklaşılmaması gerektiği, saldırgan olabilecekleri hatta kuduz riski taşıyabilecekleri iddia edilmektedir. Bu konuda ender de olsa bazı örnekler vardır gerçekten. Kedi tırmığından ziyade kedi ısırığı tehlikelidir.
Van Kedisi ve Ankara Kedisi
Kediler ev hayatımıza en çok dâhil olan hayvanların başında geliyor. Bu nedenle kedilerin türlerine kadar halkımız tarafından bilinmektedir ve bazı kedi türleri şehirlerin simgesi haline gelmiştir. Van Kedisi beyaz renklidir ve bir gözü turkuaz mavisi diğer gözü de kehribar rengindedir genelde. Heterokromik denen bu özelliğinden tanınmaktadır. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde Van Kedisi Araştırma Merkezi bulunmaktadır. Ankara Kedisi de Ankara’nın simgelerindendir, Ankara Kedisi’nin en bilinen tipik özelliği uzun tüylü olmasıdır. Uzun tüylü kedilerden Pers (İran) kedisi ile de karıştırılırlar. Belli bir rengi yoktur.
Garfield, Tom, Sylvester, Şerafettin
Çizgi karakterler arasında kedi çokça tercih edilen bir figür. Bunları ayıran en temel nitelik, peşinde koştukları avları. Balık düşkünü Garfield, fare delisi Tom, kuş meraklısı Sylvester klasik kedi tavrı çiziyorlar ama bir Türk karikatürü ve uyarlaması olan Kötü Kedi Şerafettin tam tersine fareyle martıyla arkadaşlık eden ama küfürbaz karakterinden ötürü pek de sevemediğimiz bir kedi. “İnsan mıyız biz” sloganıyla şubat ayında vizyona animasyon film olarak girmişti.
Musa Efendi’nin Kedileri
Peygamber Efendimiz’in kedi sevdiğinden bahsetmiştik. Peki, Peygamberimizi sevenler kedi sevmez mi? Elbette severler. Kedi besleyen büyük zatları düşününce en yakın örnek olduğu için belki de merhum Musa Topbaş Efendi Hazretleri akla gelir. Kendisini kedi severken görmek bize nasip olmadı ancak evinde bir sürü kediyle çekilen fotoğrafları kendisini seven herkesin gözünde canlanır.
Saatler, Ruhlar ve Kediler
Edebiyat dünyasında kedinin ayrı bir yeri var, birçok yazarın şairin kedi beslediğini biliyoruz zaten. Külkedisi, Çizmeli Kedi gibi masallarda bile yerini alan kedi, edebiyatçıların rüyalarına bile girermiş. Bunu derinlemesine anlatan bir kitap var. Beşir Ayvazoğlu’nun Saatler, Ruhlar ve Kediler kitabı, Namık Kemal’den Mehmet Akif’e, Yahya Kemal’den Ahmet Haşim’e kadar duayen edebiyatçılarımızın özel yaşantılarına yön veren bazı şeylere dikkat çekiyor ve bunlardan birinin de kediler olduğunu vurguluyor.
Pisili Cami
Selçuklu dönemi erenlerinden Pir Esat Sultan’ın türbesinin bulunduğu cami, Konya’da Pisili Cami olarak anılmaktadır bunun bir hikâyesi var. Pir Esat Hazretleri bir kaba süt doldurmuş ve evde olmadığı sırada bir yılan da bu kaba tebelleş olarak biraz sütü içmiş, kalana da zehrini akıtmış. Bunu hazretin kedisi de görmüş. Hazret sütü içmek istediğinde kedi yüksek tonda miyavlamış, üstad bir anlam verememiş ve tekrar içmeye yeltenmiş, bu kez kedi direk süte atlayıp üstattan önce içmiş ve zehirlenerek oracıkta ölmüş. Üstat hayatını kurtaran kediyi bahçesine defnetmiş ve kendi vasiyeti olarak da bu kedinin yanına defnedilmeyi şart koşmuş, bu nedenle de türbenin olduğu cami Pisili cami olarak anılmış. Pir Esat Mahallesi de fakirin doğduğu mahalledir aynı zamanda.
Nankör Kedi’den Bir Kedim Bile Yok’a
“Kara kedi gibi girdin aramıza”, “be nankör kedi” gibi kedileri karalayan ifadelerin yer aldığı şarkıların yanında “bir kedim bile yok” diyebilen şarkılar daha değerli benim için. Rabbimizin yarattığı hiçbir mahluka kötülük isnat etmek doğru değil, hele hele kedi gibi insanın en yakınında yer edinebilmiş bir hayvanın bu derece horlanması kabul edilemez.