30.10.2015 14:37

Editörden

3440

Geçtiğimiz ay Almanya’daydık, Frankfurt Kitap Fuarı’nı vesile bilerek Köln, Gelsenkirchen, Bad Hersfeld gibi çeşitli illerdeki sivil toplum kuruluşlarıyla, üniversite öğrencileriyle ve hayırlarda yarışan kıymetli insanlarla bir araya geldik. “Dergimizi ve derdimizi” anlattık, diz dize, yüz yüze “sohbet” ettik, oradaki güzel çalışmaları yerinde görme fırsatı bulduk.

Söyleşilerimizin birinde, aralarında sohbet birlikteliği bulunan bir grup üniversite öğrencinin öncüsü sayılan genç bir arkadaşımız “keşke buralara sizin gibi insanlar her ay gelse de aşkımız ve şevkimiz çoğalsa, gayretimiz bilense, daha fazla bir şeyler yapabilsek” şeklinde bir cümle kurdu. Bunun üzerine o kardeşimize “sen aslında seni bekliyorsun ama bunun farkında değilsin” dedik. Bu sözümüze şaşırdı önce, “estağfirullah” dedi. Sonra kastımızı biraz daha açtık:

“Sen yıllardır burada iyi niyetle gayret ediyorsun, ebedî gençlik yolunda dertlenmiş bir gençsin, en güzel yaşlarındasın, gücün, kuvvetin ve enerjin yerinde. Beklediğin sözcü de, konferansçı da, öncü de sensin. Daima birileri gelsin de gayrete gelelim, bir şeyler yapalım diye beklersen kendine ve buradaki çalışmalara haksızlık etmiş olursun. Taşıma su ile değirmen dönmez, kendi enerjinin ve şu salondaki arkadaşlarının, onlarla gerçekleştirebileceğin hizmetlerin farkına var. Sen bizim gözümüzde nicedir öncüsün, sözcüsün, hayır üzere bir araya gelen sohbet halkalarını organize edecek merkez yüreksin zaten. Dünya salihleri bekliyor, dertlendiğin kadar dertlendirmenin zamanı geldi de geçiyor, daha fazla bekleme, çünkü beklediğin sensin; sen varsan her şey olur, yeter ki gayreti kuşan, iradeni bile, sorumluluğu göğüsle, gönülle ol, gönüllü ol...”

**

Bu ay tüm genç arkadaşlarımızı haftada en az bir manevi sohbete katılmaya davet ediyoruz. Salihlerin sohbeti sadra şifadır, halisane niyetlerle oluşan sohbet meclisleri gönlün cilasıdır, kişiye sonsuzluk aynasıdır. “İnsan kulaktan sulanır” demiş atalarımız, aman sohbetsiz kalmayalım; sohbetsiz kalan kurur, solar, yorulur, durulur, beslenemez, besleyemez, tükenir... Sohbetsiz kalan yeryüzündeki cennet bahçelerinin en özel nimetlerinden mahrum kalır...

**

Ekim ayında GENÇ’te yeni dönemin bereketli rüzgarları esti. Türkiye’nin dört bir yanından yeni buluşmaların, konferansların, şölenlerin haberi geldi. Büyük küçük birçok etkinliğe imza atıyor GENÇ Gönüllüler, her birini yürekten tebrik ediyoruz. Gerçekleşen tüm faaliyetlerin hayırlara vesile olmasını diliyoruz, samimi niyetlerle atılan adımların karşılıksız kalmayacağına inanıyoruz.

Aralık ayında görüşmek üzere, sevgiyle kalınız...