Mehmet Erturan
Anne babamızı yani bir nesli Zeki ve Metin ikilisiyle büyütenler aynı anne babanın çocuklarını yani bizi yani bir sonraki nesli de Ahmet Kural ve Murat Cemcir ikilisiyle büyütme gayretindeler.
Ahmet Kural ve Murat Cemcir ikilisi düşünmesi, kendine gelmesi ve insanlığın sorunlarıyla ilgilenmesi istenmeyen beyinler için yeni bir Zeki-Metin tiplemesi projesi.
Kemal Sunal da bu projelerin tek kişilik olanlarından. Skeç tarzı güldürü programları ise daha kalabalık gruplardan oluşan projeler.
Ekrana ayırdığımız saatleri, kendimizin ve insanlığın sorunlarını tanımak, anlamak ve mümkün olduğunca gidermek, davranışlarımızı olgunlaştırmak, ahlakî gelişimimizi hızlandırmak, okumalarımızı çeşitlendirip arttırmak için ayırmaya değmez mi?
Bir akranımıza ya da küçüğümüze okuma, sağlıklı ve eleştirel düşünme alışkanlığı kazandırmaya çalışmak bize, bir futbol maçına ya da komedi dizisine takipçi olmaktan daha mı değersiz ve basit gelmeye başladı?
Ahmet Kural, Murat Cemcir, Cem Yılmaz, Messi, Ronaldo, Neymar vb. isimlerin jestleri, mimikleri, bilekler, saçları, çalımları, golleri, koşuları mı bizi daha çok ilgilendirmeli yoksa anne babasıyla arasında problem olan komşumuzun çocuğuna ve ailesine yardımcı olabilmek için bir şeyler yapabilme düşüncesi mi?
Bu soruya ‘her ikisi de’ cevabını vermek başlarda kaymayan ayağımızı zamanla mezkûr sahte kahramanların ve ekran yüzlerinin gündeminin kapsama alanına sokacaktır. Çünkü birine yardımcı olabilmenin zorluğunu görünce sabredemeyenler için kolaya kaçma güdüsü devreye girecektir.
Bizden senaryo ve sahnelerin içeriğini, ahlakîliğini sorgulamamızı, düşünmemizi istemeyen, izlediğimiz şakaları, esprileri, davranışları ve kıyafetleri hakikate ve gerçeklere aykırı ve mantıksız gelse bile sadece gülerek seyretmenizi isteyenlere artık `dur` demenin vakti gelmedi mi?
Asıl olan ekrana mı yoksa yaratılış amacımızın gerekliliklerine vakit ayırmak mı? Gündemimizdeki başlıklar ve arkadaş oturmalarımızdaki konuşmalar redd ve kabulden ibaret olan iman mı yoksa ekran bize sundukları mı?
Meryem 59 ve ardından gelecek olan soru buraya kadar söylenip hatırlatılmak istenen önceliklerin bir özeti ve yazının ana teması olacaktır:
“Onlardan sonra, namazı zayi eden, şehvet ve dünyevî tutkularının peşine düşen bir nesil geldi. Onlar bu tutumlarından ötürü büyük bir azaba çarptırılacaklardır.”
Bu yazı size Zariyat, 56’yı hatırlattı mı?