(Ukrayna)
Muhammed, Ali, Halid, Yaser,Abdurrahman isimlerinin yazılışları tam olarak böyle olmasa da okunuşları böyle. Malezya, İran, Bosna Hersek, Suriye, Pakistan doğumlu beş Müslüman gencin Ukrayna’da kurdukları küçük bir öğrenci evi var. Farklı kültürlerin farklı coğrafyaların insanları olmalarına rağmen onların İslam’ın çatısı altında birleşmeleri ve hayatlarını buna göre düzenlemeleri oldukça dikkat çekici. Okudukları bölümler farklı, anadilleri farklı, mezhepleri farklı, yedikleri yemekler farklı, kültürel yaşantıları da farklı ama birlikte yapabilecekleri birçok şey var. Birlikte kalmaya ne zaman karar verdiniz diye sorduğumuz da “birlikte ilk namazımızı kıldığımızda” cevabını almamız bizi şaşırtmıyor. Lviv üniversitesindeki Müslümanların mescit sorunları yokmuş, her yeri kendilerine mescit ilan edebiliyorlar, üniversitelerinin kampüs genişliği de bu imkanı veriyormuş zaten.
Farklı mezheplerden olmanın her hangi bir zorluğu olmadığını söyleyen Malezyalı Muhammed, birbirlerini mezheplerinin verdiği hükümlerin aksi yönünde hareket etmeye zorlamadıkça da her hangi bir sorun çıkmayacağını belirtiyor.
Farklı coğrafyalardan geliyor olmalarının verdiği en büyük problem yemekler konusunda yaşanıyormuş. Aralarında hiç balık yemeyen varken, karidesten yengece kadar birçok deniz ürününü özellikle yiyenlerin olması, tavuğun, pirincin, ekmeğin farklı şekillerde tüketiliyor olması yemeği hazırlayan kadar yiyenleri de zorluyormuş.
Okuldan arta kalan zamanlarında birlikte pikniğe ve gezintiye gidiyorlar. Bu tür faaliyetlerde ev dışından da gelen Müslüman ve diğer dinlere mensup arkadaşların katılımı çeşitliliği artırdığı kadar birlikteliği de pekiştiriyormuş. Evlerinde kalmak isteyen arkadaşları oluyormuş ama evlerinin küçüklüğünden ve düzenlerinin bozulacağı düşüncesinden mütevellit bu istekleri geri çevirmek durumunda kalıyorlarmış.
Okullarının tatile girdiği zamanlar Bosna Hersekli Halid genelde ülkesine gidiyormuş ve ülkesinden arkadaşlarına hediyeler getiriyormuş. Evlerindeki en mutlu günler Halid’in memleketinden döndüğü günlerde yaşanıyor. Ülkesine yılda bir kez gidebilen Muhammed ise diğer arkadaşlarının olmadığı zamanlarda eve kendi ülkesinden arkadaşlarını davet edip onlarla yalnızlığını gideriyor. Sevdiği yiyeceklerin hiçbirini Ukrayna’da bulamadığı için ülkesine gittiğinde uçakların alabildiği maksimum düzeyde yiyeceği bavullarına doldurup Ukrayna’ya getiren Muhammed, kullanırken de oldukça dikkatli davranıp kendisine bir yıl yetecek şekilde ayarladığı için arkadaşları Muhammed’in yiyeceklerine hiç dokunamıyormuş.
Ülkesi için çok zengin sayılabilecek bir ailenin çocuğu olmasına rağmen Ali, Ukrayna’daki ev masraflarına bile zor yetişiyormuş. Diğerlerine nazaran maddi durumu en kötü olan Yaser üniversitede fotokopici olarak da çalışarak masraflarını karşılamaya çalışıyor. İçlerinde durumu en zor olan ise Abdurrahman. Çünkü Abdurrahman 2 yıllık evli fakat eşi Pakistan’da. Eşini Ukrayna’ya getirmenin hayalini kuruyor olsa da bu hayalini gerçekleştirmenin oldukça zor olduğunun farkında. Bu nedenle okulunu bir an önce bitirmek için elinden geleni yapıyor. Evde en çok ders çalışan olduğu için bazen arkadaşlarının gerçekleştirdiği faaliyetlerden uzak kalıyor ve bu durum içinde ukde olarak birikiyor. Dersleri rahatlayınca da evin en şen şakrak elamanına dönüşüyor ve her şeyi sıkıştırılmış şekilde yaşamaya çalışıyor.
Yaklaşık 1,5 yıldır birlikte yaşayan bu 5 gencin evleri farklılıklar ve ortak noktaların zenginliği sayesinde belki de hayatlarının en güzel anılarına ev sahipliği ediyor. Ve birçok ülkedeki benzer durumdaki gençler için güzel örnekler teşkil ediyor. Suffe evlerinin çoğalması ümidiyle...