Muharrem Yakut

Tarihte birçok önder gelip geçti. Hepsinin ortak özelliği toplumu etkileme sanatında mahir olmalarıydı. İnsanları çok iyi tanıyorlar ve bu durum toplumu da iyi tanımalarına sebep oluyordu. İnsan ve toplumu iyi tanımaları çözüm üretme ve ikna etme noktasında büyük avantaj sağlıyordu. Liderlerin en üstünü, alemlere rahmet Hz. Peygamber Efendimiz (sav). Onu tanımak, anlamak kendimizi bilmekle beraber insanlığı anlamımıza, güçlü iletişime, birliğe ve beraberliğe açılan kapıdır.

 

Peygamber aleyhisselamın bireysel (birebir) ilişkilerinde iki temel ahlakı vardır: güçlü empati duygusu ve çözüm odaklı olması. Empati yapısına sahip olması yumuşak huylu olmasını sağlıyordu, çözüm odaklı olması ise kişilere yol gösteriyordu. Empati yapısına sahip olduğu için kişilere dönük ihtiyaçları da tespit edebiliyordu. Günümüzde empati yeteneği gelişmiş kişiler duygusal zekası yüksek olma yönüyle de öne çıkar. Duygusal zekası yüksek olan kişilerin ise toplum hayatında daha başarılı olduğu kanıtlanmıştır.

 

Toplumsal ilişkilerinde üç temel özelliği ön plana çıkmıştı Resulullah’ın. Adaletliydi, emaneti korurdu ve gerektiği yerde gerekeni yapardı. Genelde emanet sahibi kişiler, adaleti de yerine getirir. Çünkü emanette temel mantık karşı tarafın hakkını korumaktır. Adalette de aynı mantık geçerlidir. Gerektiği yerde gerekeni yapardı. Haşa ne pasif ne de atılgandı. Gerektiği yerde öfkelenirdi. Özellikle savaş esnasında cesur, yanlış davranışlar karşında dikkatliydi. Davet noktasında ise yumuşak huyluydu. Bu ahlaki özelliğe sahip olması göstermektedir ki yumuşak ve sertliği de tamamen bir mantığa dayanıyordu. Genelde öfkeli ve yumuşak huylu kişiler birçok noktada aynı tavrı gösterir. Çünkü bilinçli bir tercih değil, fıtrattan gelen bir durumdur.

 

Kişiliğinde ön plana çıkan temel özelliklerin üçü ise şunlardır: Ağırbaşlıydı, bireysel sorunlara ilgiliydi, kimseye kızmaz ve laf atmazdı. Bu ahlak yapısı ise sevilmesine neden oluyordu. Çünkü ağırbaşlı olmak toplum içinde daha dikkate alınmasına neden olur. Bazı ağırbaşlı insanlar ilgisiz olarak görünse de O’nun ağırbaşlılığı ilgisizlik getirmiyordu. Çünkü bireysel sorunlara ilgi göstererek kişilerin önemli hissetmesini sağlıyordu. Bu da ahde vefa gösterilerek daha da sevmelerine neden oluyordu. Kimseye kızmaz ve laf atmazdı. Bu durum da kişilerin Efendimiz aleyhisselam’a önyargı ile yaklaşmasını engelliyordu. 

 

Eğitimde beş temel anlayışı vardır. Bunlar: Görselleştirerek anlatma, hikayeleştirme, soru sorarak merak uyandırma, yavaş, kısa ve öz konuşma, kişiden kişiye tavsiyelerin değişmesi... Bugün modern dönem eğitim teknikleri de bu yöntemleri kullanmaktadır. O’nu anlamak, insanlığı anlamak olacaktır. Allah Resulü aleyhisselam, insan psikolojisini en iyi bilen kişiydi. Çünkü Rabbimiz tarafından terbiye edilmişti.