
İbrahim Taha Gültekin
Yabancılar Müslümanları çok yanlış biliyorlar. Onların bizi ve dinimizi doğru öğrenmeleri ve önyargı ile konuşmalarını engellemek hatta onları hidayete erdirmek için dinimiz hakkında farklı dillerde bilgi verici videolar da yapmalıyız. Dinimizi onlara sahte Müslümanların veya Müslüman olmayanların yanlış açıklamalarından duymalarının önüne geçmeye çalışmalıyız.
Sosyal medya hayatımızın bir parçası oldu. Hayır hayır, o olmadı; biz onun bir parçası olduk aslında. Çoğumuzun bir veya birkaç sosyal medya hesabı var. Sosyal medya şirketlerine para kazandırıyoruz, aynı zamanda vakit kaybediyoruz.
Medya kelimesi aslında “araç” demek. Sosyal medya ise sosyal bir araç oluyor. “İnsanların sosyalleşmesini sağlayan bir araç” diyebiliriz buna ama gel gör ki hiç de öyle olmuyor. Sosyal medyanın bizi asosyalleştirdiğini düşünüyorum. Eskiden sosyal medya/araç olarak mekanlar kullanılırken şimdi ise sanal mekanlar kullanılıyor. Gerçek olmayan bir şey bizi gerçekten nasıl hayata bağlayabilir, nasıl insanlarla bağ kurmamızı sağlayabilir ki? Bugün birçoğumuz sosyal medya bağımlısı olmuşuz, saatlerimizi ona harcıyoruz.
Buna bir dur demek için geçen Instagram hesabımı sileyim dedim ama silemedim. Üstelik bu vaktimizi harcadığımız şeyler genel olarak faydalı işler de değil. Hatta bazen zararlı işler bile olabiliyor. Bazı insanlar gereksiz, ıvır zıvır, saçma, insanları rahatsız eden şeyleri paylaşarak sosyal medyayı daha kötü bir yer haline getiriyor. Mesela Tik-Tok uygulaması bana göre tam bir çöp. Buradaki insanlar saçma sapan hareketleri ile hepimizin sinirini bozuyor değil mi?! İnsanların stres atmak ve rahatlamak için kullandıkları bu uygulamanın onlara nasıl zarar verdiğinin farkında değiller. Aynı zamanda beddua ve küfürleri üzerlerinde topluyorlar. Bir de o reklamları yok mu… Neyse ki son zamanlarda azalmaya başladı ama hâlâ tam kurtulamadık.
Bu aralar da Netflix reklamları çok artıyor. Aslında hiç biri iyi değil ama Netflix reklamlarını tercih ederim. Çünkü ben de bazı Netflix ve başka internet dizilerini izliyorum, ayrıca dizi fragmanlarının insanların izlemeyi sevdiği tek reklam çeşidi olduğunu düşünüyorum. Bir de geçenlerde yeni ve aynı zamanda ilk Türk Netflix dizisi çıktı. Ben de inşallah dini değerleri yok saymazlar ve Müslümanların farkını ortaya koyarlar diye düşünüyordum ki duyduğuma göre İslam’a uygun olmayan sahneler vb. varmış. Netflix bize güzel gibi görünebilir ama Netflix’in arkasında ahlaksızlığı yaymaya çalışan firmalar, kurumlar var imiş. Büyük finansal destekler sağlıyorlarmış. Çoğumuz görüntü kalitesi güzel olunca, maceralı kurgular olunca böyle mühim meselelere dikkat etmiyoruz.
Türklerin yaptığı çoğu dizi ve filmin genellikle kalitesiz romantik komediler olması ve dizilerin 2-3 saati bulması, yabancı dizi ve filmleri daha çok izlememize sebep oluyor. Müslümanlığa uygun kaliteli dizi ve film yapmak bize düşüyor artık. Örneğin sevdiğim kitaplardan “Âmak-ı Hayal” kitabının bir dizisi olsa çok güzel olur. Böylece ülkemizde bilim kurgu dizileri artar ve daha çok sevilirler. Kim bilir, belki bizim de ileride Netflix gibi bir dizi, film izleme platformumuz olur. İslam’a uygun kaliteli dizi ve filmlerimiz de burada yayınlanır.
YouTube’da ise artık daha fazla faydalı videolar çekmeli ve bunların gençler tarafından ilgi çekici olmasına dikkat etmeliyiz. Mesela Müslümanların yazdığı bazı kitaplar hakkında bilgi ve inceleme videoları gençlerin ilgisini çekecek şekilde anlatılabilir. Her videoya başlarken bir hadis veya bir özlü söz de yazılabilir. Necip Fazıl Kısakürek, Rasim Özdenören, Peyami Safa, Sezai Karakoç, Yahya Kemal Beyatlı, Mehmet Akif Ersoy, Cahit Zarifoğlu gibi yazarların ve şairlerin hikâye ve şiirleri seslendirilerek kısa videolar haline getirilebilir. Önemli Müslümanların ve sahabe efendilerimizin hayat hikâyeleri kısaca ve esprili bir biçimde anlatılabilir. Bazen de bu videolar hüzünlü olabilir. Videoları yaparken de bazı bilgi verici biyografi kitapları vb. kaynak olarak kullanılabilir. Mesela Ahmet Efe’nin “Nasıl Öldürüldüler? “ kitabında anlatılan öldürülen meşhur kişilerin her birinin hikâyesinden bir video yapsak koca bilgilendirici bir video serisi olur. “Hayatü’s Sahabe” ve “Sahabe Hayatından Tablolar” gibi kitaplar da sahabeler hakkında yapılacak videolarda kaynak olarak kullanılabilir. Bazı hikâyelerden kısa filmler de çekebiliriz. Bizim okulun (Üsküdar Hakkı Demir Anadolu imam Hatip Lisesi) Cevheran adındaki grubu da bu konuda gayretli. Güzel kısa filmler çekiyorlar.
YouTube boş içerikler ile dolmuş durumda. Böyle içeriklerden arındırmalıyız onu. Ben de bir ara YouTube’da kitap incelemeleri yapmayı düşünüyorum. Bunun da faydası olur bence.
Yabancılar Müslümanları çok yanlış biliyorlar. Onların bizi ve dinimizi doğru öğrenmeleri ve önyargı ile konuşmalarını engellemek hatta onları hidayete erdirmek için dinimiz hakkında farklı dillerde bilgi verici videolar da yapmalıyız. Dinimizi onlara sahte Müslümanların veya Müslüman olmayanların yanlış açıklamalarından duymalarının önüne geçmeye çalışmalıyız.
Instagram’a gelince; bir Müslüman büyüğün sözlerini paylaştığımız sayfalar açabiliriz. Mesela arkaya bir Malcolm X resmi koyarız ve önüne ise “İnsanlar bir adamın bütün hayatının bir tek kitapla değişebileceğinin farkında değiller” sözünü yazarız. Muhtemelen bunun gibi bir şeyi daha önce yapmışlardır ama ben sadece örnek veriyorum. Böyle çalışmalar yaygınlaştırılabilir veya pek bilinmeyen ama kıymetli bir yazarın sözlerini paylaşabiliriz. Ya da Yunus Emre divanından bir beyti Instagram’da 1 dakikalık videolar halinde çekip takipçilerimizi ezberletmeye çağırabiliriz. Her gün Instagram’da hikâyemizde Riyâzü’s Sâlihin isimli güzel hadis kitabımızdan veya başka bir hadis kitabından hadis paylaşabiliriz.
Whatsapp’ta arkadaşlarımıza, gruplarımıza hadisler, özlü sözler, beyitler yazarak onların da bu sözlerden ve içlerindeki cevherlerden faydalanmalarını sağlayabiliriz. Ayrıca boş ve gereksiz konular konuşmak yerine ilmi tartışmalara girmek bize daha çok katkı sağlayacaktır.
Sosyal medya bizi kullanmasın artık, biz onu kullanalım. Hem de insanlar çektiğimiz güzel videoların, yaptığımız içeriklerin faydalarından yararlanmış olsun.