Uluslararası Genç Derneği (UGED), “gittiğin yer senindir!” vizyonuyla dünyayı kuşanmaya devam ediyor. 2015 yılı itibariyle, geride kalan dönemde birçok yurt içi ve yurt dışı proje kazasız belasız sona ererken, gönüllerde derdin yeşermesine de vesile oldu…
4-14 Eylül tarihleri arasında Türkiye Koordinasyon ve İşbirliği Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı destekli, Uluslararası Genç Derneği (UGED) öncülüğünde gerçekleşen “Balkan Kardeşliği” projesiyle de, Balkanlar olarak bilinen coğrafyadaki kardeşlerimizle buluşuldu…
Proje kapsamında Kosova, Arnavutluk, Bosna Hersek ve Makedonya’ya “imar ve ihya” mottosuyla gidilirken; gönüllüler kimi zaman bir okulun duvarlarını boyadı, kimi zaman bir engelli merkezini yeniledi, kimi zaman da eldeki imkânlarla kütüphane düzenlerken; oradaki öğrencilere teknolojik sosyal ortam hazırlanmasına olanak sağladılar.
Gönüllüler Balkanlar’ın tarih kokan sokaklarında dolaşmayı; ecdadımızın mirasını ziyaret etmeyi de ihmal etmedi. Hatta 70’li yaşlarında olan Kosovalı Anton dedenin, “evinize hoş geldiniz, genç Osmanlılar” şeklindeki hitabına; “acaba bize mi dediniz`” diye mukabelede bulunurlarken, “tabii ya size dedim, siz Osmanlı değil misiniz`” sitemiyle karşılaştılar…
Böylesine güzel hatıraların, unutulmaz dostlukların kurulduğu Balkan seferinden bahsedecek olursak, sözlerimiz uzadıkça uzar. Hâsılı, diyerek; gönüllülerimiz projeyle alakalı neler söylemiş okuyalım; çektikleri fotoğraflardan zihnimizde canlandıralım.
“Savaş Zamanı Yanımızdaydınız, Barış Zamanı da Yanımızdasınız”
Adem Alçın / Kosova
On günlük proje sürecinde Kosova, Arnavutluk ve Makedonya’da tarihi-kültürel gezilerimizde, Osmanlı’nın izlerini taşıyan şehirlerinde; Türkçe konuşan, ülkemizi, medyamızı her an takip eden insanlarla karşılaştıkça Balkanlar gönlümüzde ayrı bir yer ediniyordu artık. Nitekim sadece “savaş zamanı yanımızdaydınız, barış zamanı da yanımızdasınız” sözlerini işitmek dahi, gönüllerin ihyası için gittiğimiz Kosova’dan mesrur bir kalple ayrılmamıza, aklımıza geldiğinde gözyaşlarımızın haznesinden taşmasına kâfi gelecekti.
İnsanlarını kardeş, toprağını vatan bildiğimiz Balkanları tecrübe etmemize vesile olan Uluslararası Genç Derneği’ne, TİKA’ya ve Kosova’da mihmandarlığımızı üstlenen Fatmir Hadri Bey’e teşekkürü borç biliriz.
“Allah Türkiye’yi Başımızdan Eksik Etmesin…”
Murat Güler / Makedonya
4-14 Eylül tarihleri arasında Balkan Kardeşliği projesi için Makedonya’daydım. Bu süre zarfında Kosova ve Arnavutluk’u da ziyaret etme fırsatı bulduk. Bu geziyi tek kelimeyle özetlemem gerekirse herhalde “öğrendim” derim. Ne öğrendin denecek olursa diğerkâmlık, hemhal olmak, kardeşlik kelimelerinin gerçek mânâda ne anlama geldiğini öğrendim diyebilirim. Ecdadımızın bizlere emanet olarak buralarda sadece cami, medrese, köprü, hamam değil buradaki soydaş ve dindaş kardeşlerimizi de bıraktığını öğrendim derim. Kısacası gittim, öğrendim, geldim… Bizlere vesile olma imkânının düştüğü bu projede, imar ve ihya faaliyetleri de unutulmazdı. İştip ve Üsküp’te birçok çalışma yaptık; medreselere, öğrenci yurtlarına bilgisayar, çalışma masası ve akıllı tahta desteği verdik… Bunların yanında “Allah Türkiye’yi başımızdan eksik etmesin” diyen Roman kökenli Makedon amcayı ise herhalde hayatım boyunca unutamayacağım. Aşkımı, şevkimi artıracak bu söz… Son olarak İştip’teki Hamidiye Medresesi ile Üsküp’teki Koca Mustafa Paşa Vakfı yöneticilerine, ekibine sonsuz teşekkürler… Yolumuzun buralara tekrar düşmesi ümidiyle…
“Bize Veda Ederken Gözleri Dolanları Asla Unutamam”
Ahmet Faruk Dursun / Bosna Hersek
Bosna Hersekli kardeşlerimizin dertleri ile hemhal olmak adına yola çıktığımız on günlük seferimizin daha proje bitmeden pek çok meyvesini görmüş olduk. İyileştirme faaliyetlerine yardımcı olduğumuz Kakanj Eğitim Merkezi’ni son gün ziyaret ederken dersin ortasında çıkıp bizimle vedalaşan oranın sorumlusu teyzenin gözlerinin dolmasını asla unutamam... Yapılacak çok iş olduğunu ve geçen her zamanın zarar hanelerini doldurduğunu gördüğüm bu on günün beni daha şimdiden Uluslararası Genç Derneği’nin (UGED) gelecek projelerine başvurmak adına sabırsızlandırdığını samimiyetle söyleyebilirim. Gece gündüz bizden desteğini esirgemeyen Bosna Herkes Tuba Vakfı sorumlusu Ufuk Şahin’e ayrıca teşekkür etmek istiyorum. İnşallah böyle projelerin sayısı artar ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak renklerin, dillerin, sınırların aslında hayali çizgiler olduğunu anlamaya daha çok yakınlaşırız.
“Buraları Sahipsiz Bırakmayın; Bizi Unutmayın!”
Muhammet Mustafa Kızılkaya / Arnavutluk
8 yiğitle gittik Arnavutluk’a. Bizi orada bekleyen okul ve camiler vardı. Gittiğimizde “biz buraya imar etmeye geldik” dedik çok şaşırdılar... Meğer bizi oraya gezmeye geldiler zannetmişler. İnsanlar bizi görünce Osmanlı’yı görmüş gibi oluyorlardı. Türk ile Arnavut’un buluşma noktasıydı Osmanlı. Arnavut bir insan her gün Türk dizisi izleyebiliyordu, Türkçe konuşabiliyordu, kendini bir Osmanlı torunu olarak tarif etmekle gurur duyabiliyordu. Bir Arnavut’un “buraları sahipsiz bırakmayın; bizi unutmayın” diye istekte bulunuşu da bir daha oralara gitmem için yeterli bir sebep olur… TİKA, Uluslararası Genç Derneği (UGED) ve Aziz Mahmut Hüdayi Vakfı’na vesile olmalarından ötürü hayatım boyunca duacıyım. Bize orada kapılarını açan Ridvan Seferaj, Bledjan Mehmeti, Evans Dirişti abilerim başta olmak üzere tüm abilerime de çok müteşekkirim. Allah oraları görebilmeyi herkese nasip etsin…