Büyük Veri: En basit anlamıyla, normal bilgisayarların işleyemeyeceği kadar büyük olan verilerdir. Dijital veya gerçek hayattan herhangi bir veri topluluğu yeterince büyüdüğünde büyük veriye dâhil olur.
Hepimiz her gün sayısız veri üretiyoruz. İnsanoğlu olarak son birkaç yılda gerek dijital ortamda, gerek gerçek dünyada ürettiğimiz veriler bütün insanlığın yüzyıllar boyunca ürettiği veri miktarını aşmış durumda. Örneğin durmaksızın atılan tweetler, gönderilen e-mailler, yapılan paylaşımlar, çektiğimiz fotoğraflar, hatta marketten aldığımız fiş dahi ürettiğimiz bu büyük verinin birer parçası.
Ancak bunlar buz dağının görünen kısmı. Hayatımızın arka planında işleyen olağan süreçlerin oluşturduğu anlamsız veri yığınları dahi büyük verinin birer parçası konumunda. Mesela internette aradığınız her sorgu, izlediğiniz her video, beğendiğiniz her paylaşım birileri tarafından kayıt altına alınıp büyük verinin arasına katılıyor. Sonra bu kaydı tutanlar evirip çevirerek anlamsız yığınlardan anlamlı sonuçlar üretiyor ve para kazanıyorlar.
Büyük veri (İngilizce Big Data) iş dünyasında “İş Analitiği” veya “Veri Analitiği” olarak da geçiyor. Hatta artık bir sektör olmuş durumda. Zira dev firmalar milyonlarca dolarlık yatırımlarla veri ambarlarını genişletmeye çalışıyorlar. Mesela Facebook geçtiğimiz ay İrlanda’da veri merkezi kurmak için yasal başvuru yaptı. Maliyeti ise tam 220 milyon dolar!
Evet, şirketler toplayabildikleri kadar çok veriyi kendilerinde toplama peşinde koşuyorlar. Bu verilerin daha sonra işlenmesi ise veri madenciliği teknikleriyle gerçekleştiriliyor. Anlamsız, karmaşık, uzun ve kalabalık veri kümeleri belirli tekniklerden geçirilerek anlamlı, basit ve paraya dönüştürülebilir cevherler haline getiriliyor.
Önümüzdeki 10 yıllık süreçte üreteceğimiz veri miktarı ise akıllara durgunluk verecek seviyede. 2020 yılında dünya nüfusunun %70’i akıllı telefon kullanacak, 50 milyar cihaz ise internete bağlanacak. Bunun sonucunda üretilecek muazzam veriyi işlemek için çok güçlü bilgisayarların yanı sıra deneyimli ve kaliteli insan gücüne de çok ciddi ihtiyaç duyulacak. Hatta bu durumu şimdiden ciddiye alan bazı üniversiteler “Big Data” konusunda yüksek lisans programları hazırlıyorlar. Muhtemelen birkaç yıl içinde çoğu üniversitede benzer başlıklar altında “veri” üzerine açılacak birçok program göreceğiz.
Büyük veri gittikçe daha çok büyüyecek. Veriyi en kaliteli şekilde işleyenler oldukça kazançlı çıkacak. Büyük veriyi kullanarak reklam gelirleri sağlanabilir, müşterilere daha kaliteli ve isabetli satış önerileri yapılabilir, şirketler nerelerde hata yaptıklarını daha net görerek zararlarını azaltabilir, devlet boyutunda birçok alanda tasarruf sağlanabilir. Bir örnek olarak büyük veri kullanımı sayesinde ABD’de sağlık harcamalarının %8 oranında azaltılabileceği ya da ortalama bir perakende firmasının faaliyet kar marjını %60 oranında artırabileceği tahmin ediliyor.
Ülkemizde büyük verinin nasıl kullanılacağını, neler getireceğini çok değil birkaç yıl içinde hep birlikte göreceğiz. Dileriz en iyi şekilde bu nimetten faydalanabiliriz.