01.04.2015 19:24

Bilişim / Net

3676

Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Projeleri Destek Programı kapsamında Uluslararası Genç Derneği tarafından yürütülen Sorumlu Sosyal Medya Seferberliği projesi hız kesmeden devam ediyor. 21 Kasım 2014’te Ankara’da başlayan proje, şimdiye kadar Ankara, Denizli, Konya, Kahramanmaraş ve Kayseri olmak üzere beş şehirde uygulandı. Nisan ayı içinde Adana ve Erzurum’da gerçekleştirilecek çalıştayların ardından son olarak İstanbul Çalıştayı ile proje nihayete erecek. (Detaylı bilgi ve çalıştaylara katılmak için: gencdernegi.org)

Proje kapsamında uygulanan “İnteraktif Katılım ve Beyin Fırtınası” programında katılımcıların sosyal medya hakkında sorularına, fikirlerine ve önerilerine yer veriliyor. Şubat ayının son günlerinde gerçekleşen Kahramanmaraş Çalıştayı’nda sorulan soruların bir kısmı da “suç” ile alakalıydı. Örneğin “Birisinin Facebook hesabını hacklemek suç mudur?” ve benzeri sorular yöneltildi.

Sosyal Medya ilk çıktığı günden bu yana insanlara çok “özgür” bir ortam sağlıyor. Bu özgürlüğün başlıca nedenlerinden biri internette “sanal” profiller oluşturma imkânının olması. Dolayısıyla sahte isimler arkasından dilediğiniz gibi paylaşımda bulunma, söz söyleme, yorum yapma yeteneği elde ediyorsunuz.

Bu durumdan ötürü son yıllarda birçok sıkıntı yaşandı sosyal medyada. Ünlüler adına açılan sahte hesaplar bunun en bariz örneği. Birisi adına açılan bir hesaptan yapılacak paylaşımlar o kişinin itibarına çok ciddi zararlar verebiliyor. Veya kim olduğunu bilmediğiniz ve muhtemelen bilemeyeceğiniz birileri sosyal medya üzerinden sizin düşüncelerinize, paylaşımlarınıza rahatlıkla hakaret edebiliyor.

Bu “gizli” kaldığını zannetme durumu yüzünden yaşanan rahatlık sanki sosyal medyada kanunların işlemediği gibi bir algının ortaya çıkmasına sebep oluyor. Ancak kazın ayağı öyle değil. Son bir senede ülkemizde yaşananlar sosyal medyada sınırların daha keskin çizilmesine olanak sağladı. Artık herhangi biri gerçek hayatta suç teşkil eden bir şeyi sosyal medyada yaptığında ciddi yaptırımlarla karşılaşıyor. Hatta durumun ciddiyetine göre emniyet güçleri devreye girebiliyor, davalar açılıp meseleler mahkemelere taşınıyor.

Ancak maalesef ki sosyal medyaya özel herhangi bir kanun düzenlemesi bulunmuyor. Sosyal medya büyüdükçe, ihtiyaçlar doğdukça elbette bu mecraya özgü çeşitli kanun maddeleri yürürlüğe konulacaktır. Ancak o zamana kadar her türlü hakaret, hırsızlık, özel hayatın gizliliği ihlali, taciz etme, dolandırıcılık vs. tüm suçlar gerçek hayatta nasıl ceza gerektiriyorsa sosyal medyada da aynen geçerlidir.

Not: Sosyal medyadan veya internetin herhangi bir mecrasından şahsınıza karşı bir suç işlendiğinde durumu bulunduğunuz yerdeki Emniyet Şubesi’ne giderek Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlükleri’ne ihbar edebilirsiniz.