• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • Bir Soru Bir Cevap
  • Müslüman, İmkânı Nisbetinde Çevresinden Mes`ûldür

Müslüman, İmkânı Nisbetinde Çevresinden Mes`ûldür

14.07.2013 13:12
Bir Soru Bir Cevap
6418
Osman Nuri Topbaş

Efendim, en mükemmel bir hayat tarzı olan İslâm, çevremiz, şehrimiz, ülkemiz, daha genel bir ifâde ile dünyamızda huzur, istikrar ve güvenin sağlanmasında müslümanları ne ölçüde mes’ûl addetmektedir? Yine bu huzurun sağlanmasında, günümüz dünyasının yaşadığı en büyük felâketlerden biri olan yoksulluk husûsunda İslâm, zengin ve fakire nasıl bir telkinde bulunmaktadır?

Cenâb-ı Hak Kur’ân-ı Kerîm’de müslümanlara hitâben:

“İşte böylece sizi örnek bir ümmet kıldık ki, insanlar nezdinde Hakk’ın şâhitleri olasınız...” (el-Bakara, 143) buyuruyor.

Allâh’ın yeryüzündeki şâhidi olabilmek, O’nun dînini her bakımdan güzelce temsil etmekle olur. Bu temsil, evvelâ îmanda ve ibadette, sonra ise ahlâkta ve muâmelâtta olmalıdır. Yani müslüman, hayatının her safhasında İslâm’ın nezâket, letâfet ve zarâfetini sergilemek durumundadır.

İslâm, -kelime mânâsından da anlaşılacağı üzere- sulh ve selâmet dînidir. Müslüman, elinden, dilinden insanların selâmette olduğu kimsedir. Dolayısıyla dünyada huzur, istikrar ve selâmetin temininde her müslüman, imkânları nisbetinde mes’ûldür. Hattâ müslüman, öyle yüksek bir gönül ufkuna sahip olmalıdır ki, kendisini dünyanın gidişâtından mes’ûl görmeli, yüreğinin uzanabildiği her yerden sorumlu bilmelidir. Bunun için hem kendisini inkişâf ettirmeli, hem de kazandığı maddî-mânevî olgunlukla topluma ve insanlığa faydalı olmaya gayret etmelidir. Çünkü Rasûlullah r Efendimiz:

“İnsanların en hayırlısı, onlara en faydalı olandır.” buyurmuştur. (Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, II, 8)

Günümüzün -gûyâ medenî- dünyasında, insanlık için en büyük tehdit; îmandan uzaklaşarak dünyevîleşme, Allâh’ı unutma, ahlâkî dejenerasyon ve mânevî açlıktır… Zira ilâhî hakîkatlerden ve mânevî değerlerden uzaklaşıldığı zaman, kalbî hassâsiyetler kayboluyor, vicdanlar dumûra uğruyor, merhum Âkif’in; “«Medeniyyet» dediğin, tek dişi kalmış canavar!” mısrâını hatırlatırcasına, insanlık şeref ve haysiyetine vedâ ediliyor, insan âdeta bir canavar hâline geliyor.

Nitekim bugün yeryüzünde yaşanan içler acısı dramlar, insanlık dışı katliamlar, Sûriye’de, Gazze’de, Arakan’da işlenen zulümlerin insanlık haysiyetiyle îzah edilecek bir tarafı yoktur.

İnsan ancak Allâh’a yaklaştıkça eşref-i mahlûkat / varlıkların en şereflisi oluyor; Allah’tan uzaklaştıkça ise, âyette de buyrulduğu üzere1 hayvanlar gibi, hattâ hayvanlardan da aşağı bir duruma düşüyor.

Meselâ, bugün dünya üzerindeki süper güçler, güyâ gelişmiş ve medenî ülkeler, Afrika’yı bir hammadde deposu olarak görüp acımasızca sömürüyor; oranın halkına ise açlık, yoksulluk ve sefâletten başka bir şey vermiyor. Bu nedir? Tabi ki, îmânın kazandıracağı şefkat ve merhamet gibi duygulardan mahrûmiyetin ve mânevî değerlerden uzak olmanın acı bir neticesidir.

Afrika’daki bu insanlık dramı, öyle dehşetli bir hâl almış ki, artık o coğrafyanın maddî zenginlikleriyle birlikte, insanlarının ruhları da sömürülmeye başlanmış. Misyonerler, yoksulluktan perişan hâldeki bu çilekeş müslümanlara dünyevî imkânlar sunarak ruhlarını satın almaya ve âhiretlerini mahvetmeye çalışıyorlar.

2010 yılında Afrika ülkelerinden Burkina Faso’nun bir köyünde, bir lokma ekmeğe muhtaç yaşlı bir kadına soruyor, vakfımızın hizmet gönüllüleri:

“–Köyünüze gıdâ yardımında bulunmamızı mı, yoksa su kuyusu açmamızı mı istersiniz?”

O yaşlı kadının verdiği cevap ne büyük bir ibret dersidir bütün müslümanlara. Diyor ki o asil ruhlu ihtiyar kadın:

“–Bizler, bu sıkıntılarla yaşamaya zâten alışığız. Sizler müslümansınız. Eğer yapabilirseniz, çocuklarımızın îmânını kurtarın!.. Onları eğitin ki câhil kalmasınlar!..”

Velhâsıl insanlık için en büyük tehdit, mânevî açlık… Müslümanlar olarak en çok teksif olmamız gereken nokta da, maddî açlıktan çok daha vahim bir hâl almış bulunan mânevî açlığın telâfîsi yolundaki gayret ve hizmetler olmalı…

Suâlinizin ikinci kısmını teşkil eden; “günümüz dünyasının yaşadığı en büyük felâketlerden biri olan yoksulluk husûsunda İslâm, zengin ve fakire nasıl bir telkinde bulunmaktadır?” mevzuuna gelince;

İslâm, her meselede olduğu gibi servet ve nîmetleri kullanma hususunda da kulu, Allâh’a karşı mes’ul addeder. Zira Allah Teâlâ, her şeyi insana emânet olarak vermiştir. İnsan, belli bir süreliğine ona tasarruf eden bir veznedar mevkiindedir. Yani mülkün asıl sahibi Cenâb-ı Hak’tır ve mü’min, kendisine bahşedilen nîmetleri kullanırken, onları bahşeden Rabbinin belirlediği sınırlara riâyet etmek durumundadır. Nitekim âyet-i kerîmede:

“Nihâyet o gün (dünyada faydalandığınız) nîmetlerden muhakkak hesâba çekileceksiniz!..” (et-Tekâsür, 8) buyrulmaktadır.

Bu itibarla nefsânî ihtiraslarla düşülen lüks, israf ve cimrilik gibi, servetin mânevî âfetlerinden korunmak gerekir. Çünkü israf, konfor ve lüksün artması, toplumu perişan etmektedir. Hazret-i Ali t:

“Zenginlerin israf ettiği ölçüde toplumdaki insanlar aç kalır.” buyurarak bu gerçeği ifâde etmektedir. Bu yüzden İslâm, her iki cihan saâdeti için zengine de fakire de belli ölçüler verir:

Varlıklılara; lüks, israf ve cimrilikten sakınmalarını, ihtiyaçlarından fazlasını infâk etmelerini, komşusu açken tok yatmamayı, yoksullara karşı müşfik, merhametli ve nezâketli davranmalarını, velhâsıl diğergâm, edepli, hizmet ehli ve fedâkâr bir mü’min olmalarını telkin eder. Fakirlere de; sabır, rızâ, kanaat, tevekkül ve şükre sarılarak, yani Cenâb-ı Hakk’ın kendileri hakkındaki takdirinden râzı olarak, Allâh’ın rızâsını kazanmanın ehemmiyetini telkin eder.

Her müslüman, imkân ve istîdâdı nisbetinde dünyanın gidişatından mes’ûldür. Müslümanların sıkıntılarıyla ilgilenmek ve İslâm’ın galebesi için gayret etmek mecburiyetindedir. Zira ferdî ve hodgâm bir hayat yaşayıp da din kardeşlerinin sıkıntılarına karşı duygusuz kalanlar, şu nebevî tehdide muhâtap olurlar:
“Müslümanların dertleriyle dertlenmeyen, onlardan (yani müslümanlardan) değildir.” (Taberânî, Sağîr, II, 131/907; Beyhakî, Şuab, VII, 361)

Nitekim gelmiş ve gelecek bütün insanlardan daha zengin kılınan Süleyman u, hiçbir zaman mağrur olmamış, dünya nîmetlerinin kalbini işgâl etmesine aslâ müsâade etmemiştir. Dâimâ nîmetlerin asıl sahibi olan Cenâb-ı Hakk’a şükretmiş ve kullara da infak hâlinde bulunmuştur. Bu güzel hâli dolayısıyla da Cenâb-ı Hakk’ın; “” “ne güzel kul”2 iltifâtına mazhar olmuştur.

Diğer yandan yokluk ve hastalıklarla imtihan edilen Eyyûb u da, bu imtihânı kendisine takdîr edenin, Allah Teâlâ olduğunun idrâki içinde hiçbir zaman hâlinden şikâyetçi olmamış, dâimâ rızâ ve teslîmiyet göstermiştir. Bunun neticesinde o da Cenâb-ı Hakk’ın; “” “ne güzel kul”3 iltifâtına nâil olmuştur.

Yani İslâm’ın bizden istediği, varlık sahibi bir kimse isek; Süleyman u’ın göstermiş olduğu şükrü, diğer taraftan yokluk ve fakirlikle imtihan olunuyorsak Eyyûb u’ın gösterdiği sabrı sergileyebilmemizdir.

Fakat ekseriyetle toplumlarda “ağniyâ-i şâkirîn” yani şükreden ve infâk eden zenginler de, “fukarâ-i sâbirîn” yani sabreden yoksullar da nâdir bulunan insanlardır. Her iki grup mü’min de Allah katında makbul kullardır. Zenginiyle, fakiriyle bu gönül kıvâmına ulaşabilen toplumlar, birer fazîletler medeniyeti inşâ ederler. Nitekim İslâm tarihine bakıldığında, meselâ Ömer bin Abdülaziz döneminde, bütün müslüman zenginler zekât verip, bol bol hayır-hasenat yaptıkları için, zekât verecek fakir bulamamışlardır. Ecdâdımız Osmanlılar da, kurdukları vakıflar, aşhâneler, sadaka taşları vs. ile toplumu âdeta bir şefkat ağıyla örerek “dilencisiz bir memleket” meydana getirmişlerdir.

Unutmamak gerekir ki Cenâb-ı Hak, insanları birbirine muhtaç olarak yaratmıştır. Fakir zengine, zengin de fakire muhtaçtır. Fakir, zengine zimmetlidir, onun iyilik ve ihsanlarına muhtaçtır. Zengin de fakirlerin hayır-duâsına ve yapacağı infakların sevâbına muhtaçtır…

Cenâb-ı Hak, içerisinde bulunduğumuz bu mübârek günler hürmetine, İslâm âlemine birlik, beraberlik, huzur ve saâdet ihsan eylesin…

Âmîn!


1- : “…İşte onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da şaşkındırlar…” (el-A’râf, 179)

2- Bkz. Sâd, 30.

3- Bkz. Sâd, 44.

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Osman Nuri Topbaş

1942 yılında İstanbul Erenköy’de doğdu. Babası Musa Topbaş, annesi de H. Fahri Kiğılı'nın kerîmesi Fatma Feride Hanım’dır. İlk eğitimini Erenköy Zihni Paşa ilkokulunda tamamladı. İlkokul yıllarında özel Kur’an eğitimi aldı. 1953 yılında İstanbul İmam -Hatip Okulu’na girdi. O yıllarda bu okul, Osmanlı’nın ulu çınarlarının bakiyyeleri sayılan M. Celaleddin Ökten, Mahir İz gibi üstadların, Nureddin Topçu gibi Bat...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Niyetlerimiz Hâlis Olsun
Niyetlerimiz Hâlis Olsun
Muhterem Efendim, bir müs...
Huzurlu Aile Yuvası
Huzurlu Aile Yuvası
Ailede huzur için nelere ...
İslâmofobi Değil, İslâm Fazîleti
İslâmofobi Değil, İslâm Fazîleti
Bugün dünyada "İslâmofobi...
Eşitlik Maskesiyle Kadın İstismârı
Eşitlik Maskesiyle Kadın İstismârı
Son yıllarda önce "Kadın ...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431709

Bagamoyo Afrika... 4919483

Kasım Sayımız Çıktı! 3502196

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1188082

Bkz: Doğu Türkistan 480745

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287802

10 Soruda Sen Kimsin? 276463

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS