01.10.2013 11:00

Röportaj

4782

Fatih Bıçakçı Akşehir’de bir öğretmen. Ama kendisine tek kişilik stüdyo dense yeridir, çünkü Hollywood standartlarında yüzelrce kişinin çalıştığı bir projeyi neredeyse tek başına kotarmış. Ortaya 52 dakikalık bir çizgi film çıkmış. “Tuva Kayıp Elmas’ın Peşinde” adlı çizgi film “niye bize ait çizgi filmler yok kardeşim” sızlanmalarına alternatif bir çalışma. Bıçakçı ile çalışması hakkında konuştuk:

- Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?

- İsmim M.Fatih Bıçakcı. Konya Akşehir`de ingilizce öğretmeni olarak çalışıyorum. Aynı zamanda grafik çalışmalarım da mümkün oldukça sürüyor.

- Animasyon film çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

- Küçük yaşlardan beri çizimle aram iyidir. Üniversite yıllarında bilgisayarla tanıştım. Bilgisayar grafikleri ve animasyon programları üzerinde yoğunlaştım. Öğretmen olmadan önce grafiker olarak çalışıyordum. Web sitesi, interaktif CD’ler, dergi-broşür vs, tanıtım filmi, çizgi filmlerde animatorlük gibi çalışmalarım oldu. Yaklaşık 10 yıldır bilgisayar animasyonu ile ilgileniyorum.

- Filminiz hakkında bilgi verebilir misiniz?

- Tuva KAYIP ELMAS 52 dakikalık bir film. Film Türkiyede şimdiye kadar yapılmış en uzun metrajlı animasyon-çizgi filmlerinden biri. Komedi, polisiye macera ve manevi tavsiyeleri içeren unsurlara sahip. Seyircinin sıkılmadan izleyeceği hızlı bir montajı var. Film çok değerli bir elmasın peşindeki iyi ve kötü karakterlerin mücadelesini anlatıyor. Filmin baş karakteri olan Tuva isimli genç, arkadaşlarının yardımıyla devlete ait bir elması ele geçirmek isteyen bir grup kötü niyetli insanı adalete teslim etmeye çalışıyor. Film boyunca bütün karakterlerin kendi verdikleri kararlar doğrultusunda iyi ya da kötü sonuçlara ulaştığını görüyoruz. Olumlu düşünmenin faydaları, kötü niyetlerin açacağı zararlar, yardımlaşma, kötülüğe karşı iyilik, Allah`ın kusursuz yaratıcılığı ve dua, teknolojinin doğru kullanımı, adalet ve cesaret hep bu filmde bulunabilecek unsurlar.

- Tek başınıza mı çalışıyorsunuz?

- Şimdilik tek başıma çalışıyorum ama benzer işler yapan arkadaşlarımla bilgi alışverişimiz her zaman var. Bazen beraber iş yapıyoruz.

- Hedefte neler var?

- Yüksek kaliteye sahip aynı zamanda kültürümüzü de anlatan işler yapmak istiyorum. Tabi bunun için iyi bir ekip şart. Allah nasip ederse böyle bir ekiple sinema kalitesinde işler yapmak istiyorum.

- Animasyon filmleriniz hangi kitleye yönelik? Böyle bir ayrım yapılabilir mi?

- Film sonuçta filmdir. Onun tarzı belli bir kitleyle sınırlanamaz kanaatindeyim. Yani animasyonlar çocuklara yöneliktir diye bir anlayış olsa da bu ayrım artık çok geçerli değil. Dünyadaki işler de böyle zaten. Ama ben daha çok gençlere hitap etmek istiyorum.

- Filmlerinizde belirli bir amaç oluyor mu yoksa sadece izleyici zevkli vakit geçirsin mantığı mı var?

- Amacım, öğretmenliğin de verdiği bir sorumlulukla sanırım, çocuklara ve gençlere sıkılmadan izlerken doğru bir şeyler öğrenebilicekleri filmler yapmak. Televizyon ve sinema fimleri çok derin bir etkileme gücüne sahip ve maalesef günümüzde bu olumsuz yönde kullanılıyor. Bu nimeti doğru şekilde kullanmak için gayret sarfetmemiz gerekiyor. Yani sadece eğlence mantığıyla yapılmasını doğru bulmuyorum.