
Bu ay Amerikalı Müslüman bir yazarı ağırlıyoruz. Umm Zakiyyah. Beş ayrı romanı var Umm Zakiyyah’nin. İslamiyet’ten etkilenip Müslüman olmaya karar veren insanların hayatlarından ilham alarak yazmış tüm romanlarını ve hayatımıza bu hikayelerle dokunuyor. Biz de kendisiyle yazı hayatı ve romanları üzerine kısa bir söyleşi gerçekleştirdik.
ncelikle sizi kısaca tanıyarak başlayalım istiyorum.
Ben Umm Zakiyyah. 1975’te Newyork’ta doğdum. Ailem 1975 yılına kadar Hristiyan olarak yaşadı. Doğduğum yıl annem ve babam İslamiyet’i seçmiş. Yani onların Müslüman olarak doğan ilk çocukları ben oldum. Ben doğduktan sonra ismimi “Beyyine” koymuşlar. Beyyine Arapça da “açık delil” anlamına geliyor. Bu isimde bir sûre de var. Doğumumla birlikte İslamiyet’le ilgili açık delillerle karşılaşmışlar. Bu nedenle bu ismi koymak istemişler. Tüm çocukluğum Indiana’da geçti. Buradaki okulumda çıkardığımız gazetelerde çeşitli yazılarım ve şiirlerim yayınlanıyordu.
Yazı hayatınıza bu şekilde başlamışsınız diyebiliriz sanırım.
Evet öyle de diyebiliriz, 1997’de Emory Üniversitesi’nden mezun oldum. Bundan dört yıl sonra da, 2001 yılında “Konuşmam Gerekseydi” (If I Should Speak) isimli ilk romanımı yazdım. Bu kitap Amerika’da çok kısa bir süre içinde kitapçılarda çok satanlar listesinde yerini aldı. Ardından İngiltere ve Kanada’da da geniş yankı uyandırdı. Daha sonra Amerika’da Müslüman dergi ve gazetelerde tanıtımları yapıldı romanımın.
Peki diğer romanlarınız?
İlk romanımın ardından ikinci ve üçüncü romanımı tamamladım. İkinci romanım “Ses” ve diğer romanım “Ayak izleri”. 2008 yılında Müslüman Hanımlar Birliği Konferansı Seçkin Yazarlar Ödülü’nü aldım. Ardından dördüncü romanım “Teslimiyetin Gerçekleri”ni tamamladım ve 2011 yılında da “Kaybettiğimiz Kalbimiz” bitti… Gençler için yazdığım “Arkadaşlık Sözü” ise 2012 yılında yayınlandı.
Sonradan Müslüman olan insanların hikayelerini yazma fikri nereden doğdu?
İslamiyet’i seçen Amerikalı bir ailenin kızıydım ve ailemin geri kalanı ile bazı kardeşlerim Müslüman değillerdi. Ayrıca Amerika’da büyüdüm ve gittiğim okullarda Müslümanlar yoktu. Gençliğimde sonradan Müslüman olan insanların hikayelerini çok merak ediyordum. Aynı zamanda bu hikayeleri tüm dünyayla paylaşmayı da çok arzuluyordum, çünkü biiznillah biliyordum ki bu hikayeler paylaşılırsa insanlar bunlardan hiç beklemediğiniz şekilde ilham alabilecekler İslamiyet hususunda.
Peki okurlarınızdan nasıl tepkiler aldınız? Kitaplarınız hakkında ne gibi yorumlar yapıyorlar?
Yazmaya başladığım zaman, ilham aldığım hikâyelerden ötürü çok fazla enerjim oluyordu. Bu aşamada dua ve niyazlar olumlu geri dönüşler almak için çok gerekliydi. Allah’ın merhameti sebebiyle tüm okurlarımdan olumlu yönde eleştiriler alıyordum. Hatta kitaplarımı okuduktan sonra Müslüman olmaya karar veren insanlar oldu. İslamiyet’i seçmeyenler de İslamiyet hakkında çok fazla bilgiye sahip olduklarını ve artık saygı göstereceklerini söylüyordu.
Son kitabınız nelerden bahsediyor?
Son kitabım biri Hristiyan ikisi Müslüman olan üç genç kızın oda arkadaşlığını konu ediyor. Kitabın baş kahramanı Tamika şarkıcı olmak isteyen bir genç kız. Müslüman arkadaşlarıyla yaşadığı sorunlar sonucunda yurttan ayrılan, ama daha sonra farklı yollarla tekrar ve daha sağlam bir şekilde birleşen kızların hikayesi…
Bulunduğunuz coğrafyada çok sayıda Müslüman yaşıyor mu?
Tam olarak sayısal bir değer veremesem de çok fazla Müslüman var burada.
Peki özel günleriniz de oluyor mu?
Evet tabii, Ramazan Bayramı’nı ve Kurban Bayramı’nı neredeyse bir festival gibi kutluyoruz burada. Mesela bazı eğlence alanları kiralıyoruz, ya da çeşitli yemek kermesleri düzenliyoruz. Bayramlarda buradaki Müslümanlar hep bir arada eğleniyor. Çeşitli aktiviteler, oyunlar sergileniyor.
Kitaplarınız dışında bazı internet sitelerinde de hikaye yazıyorsunuz.
Evet, bazı bloglarda aynı temayı işleyerek kısa hikayeler yazıyorum. Örneğin muslimmatters.org, onislam.net ve saudilife.net internet siteleri.
Peki yazı yazarken sizi besleyen şey nedir?
Dua ve Kur’an.
Bulunduğunuz bölgede Müslümanlar için yayın yapan gazete, dergi ya da televizyon kanalı var mı?
Amerika’da çok sayıda popüler dergi var. Fakat benim hususi olarak takip ettiğim Sisters, Al-Jumuah ve The Muslim Link dergileri var. Bize en uygun olduğunu düşündüğüm Müslüman kanalı Bridges Tv. Orta Doğu ve Güney Asya’yı ayağımıza kadar getiriyorlar.
Bir yazar olarak tecrübe ettiğiniz en muhteşem başarı duygusu nedir sizin için?
Benim için en büyük şeref, kitaplarımı okuduktan sonra Müslüman olmaya karar veren insanları görmektir.