İzmir, Manisa, Balıkesir ve Tokat illerinin köylerinde annesinin adını yaşatmak amacıyla kurduğu kütüphaneler zinciriyle tanınan eğitimci yazar Recai Şeyhoğlu 32. Rasime-Recai Şeyhoğlu Kütüphanesi’ni Aliağa Hacıömerli Köyü’ne açtı. Ülke genelinde 32. kütüphaneyi açtıklarını kaydeden Şeyhoğlu, annesinin kansere yakalanmasının ardından, her kütüphane açılışında annesinin iyiye gittiğini ifade ediyor.
Kütüphaneler zinciri hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz?
Annem Rasime Şeyhoğlu ile birlikte, aydınlanmanın, eleştirel bakışın köylerden başlayacağı inancıyla ilk kütüphaneyi 19 Ekim 2002’de Bergama’nın Hacıhamzalar köyünde kurduk. Ardından Ayaskent, Karavelileri Demircidere, Pınarköy, Narlıca Çamköy, Aşağıkırıklar, Tırmanlar, Bağyolu, Maldan, Dallık ve diğerleri gelerek tam 31 köye ulaştı. 2011 yılında kütüphaneler zinciri Anadolu’ya taşıyarak Tokat’ın Almus ilçesine bağlı Ataköy beldesi kütüphaneye kavuştuduk. Zincirin 32. Halkası Aliağa’nın Hacıömerli köyünde açılıyor.
Annenizin hastalığı kütüphaneler zinciri kurmanıza neden oldu sanırım, ondan da bahsedebilir misiniz?
Annemin 2002 yılında dilkökü kanserine yakalanması üzerine başladık. Biricik annemizin ölmesine, unutulup gitmesine gönlümüz razı olamazdı. Gönlümüzden, çeşme, okul yaptırmak, öğrencilere burs vermek geçiyordu. Bu üçünden başka bir seçenek göremiyorduk. Bu düşüncemizi hasta yatağında yatan anneme açtık. Köydeki çocuklar hem okusun hem de ileride bir meslek sahibi olsunlar istedi. Birisi okuyup kansere çare bulacak olursa bu daha da harika olurdu. Onların okuması için bir zemin oluşmalıydı. Çünkü köy çocukları hep polis, ebe, hemşire oluyordu. Ne diye onlardan birisi doktor, avukat, edebiyatçı ya da gazeteci olamasındı? Bu nasıl olurdu? Okuyarak! Onlara okumanın tadını aşılayarak. Ayaklarına bir kütüphane getirerek. İşte, Rasime Recai Şeyhoğlu Kütüphaneler Zinciri’nin öyküsü böyle başladı.
Bu arada anneniz de kanserle mücadelesini sürdürüyordu değil mi?
Evet, esas işin ilginç yanı bundan sonra başladı. Her kütüphane açıldıkça annemde büyük bir iyileşme başladı. Şu an 82 yaşını geçmiş olmasına rağmen gençlere taş çıkartacak şekilde heyecanlı ve nereye hangi köye daha kütüphane açabilirimin heyecanı içerisinde.
Kütüphanede sadece kitaplar yok sanırım?
Kütüphaneye kitap bağışlayan kişilerin adları da raflarda birer pirinç isimlikle yaşatılıyor. Kütüphanede kitapların ve televizyonun yanı sıra ozan ve yazarların en ünlülerinin bir de fotoğrafları bulunuyor.
Şimdi sırada ne var peki?
Şimdiki hedefimiz yine Aliağa köylerinden birine ÇOCUK KÜTÜPHANESİ VE ÇOCUK MÜZESİ kurmak… Ayrıca Guinness rekorlar kitabına (listesine) girmek istiyoruz. Çünkü bizim yaptığımız işin dünyada ikinci bir örneği yok!