
Furkan Özkul - Yusuf Temizcan
Prof. Dr. Norman Finkelstein, 1953 doğumlu Yahudi asıllı Amerikalı siyaset bilimcisi. Özellikle Yahudiler ile ilgili meselelerde ve Filistin konusunda farklı ve esaslı cümleler kuran bir akademisyen. Holokost Endüstrisi isimli bir kitabı var. İsraillilerin, Nazi soykırımını bahane ederek Filistinlilere yaptıkları kabul edilemez diyen birisi. İki buçuk saat boyunca kendini dinletebilecek kadar iyi bir hatip. Mavi Marmara olayını yürekten desteklemesiyle tanınıyor. Kendisiyle, Türkiye’nin yeni bölgesel ve küresel rolü ve Filistin meselesi üzerine konuştuk.
Kendinizi kısa bir cümleyle ifade edecek olsanız nasıl ifade ederdiniz?
Her zaman yorgun, sonsuza dek suçlu, çünkü ben bir Yahudiyim.
Türkiye’nin son zamanlarda oynadığı küresel rol hakkında ne düşünüyorsunuz? 5 yıl sonra Türkiye’yi nerede görüyorsunuz?
Türk politikasını yakından takip edemiyorum ancak Türkiye’nin uluslararası platformda yüksek bir konumunun olduğu açık. Bunun yanı sıra dünya sahnesinde etkili bir aktör olmayı istiyor. BM Genel Sekreteri Ban-Ki-Moon’un Palmer raporunu ele almasından sonra; Türkiye, Gazze kuşatmasının kaldırılması için donanmanın gönderilmesi gerektiğini ifade etti ve bu durumun uluslararası mahkemede dava konusu olması gerektiğini söyledi. Doğrusunu isterseniz bu tehditlerden bir sonuç çıkmaz. İsrail, Mavi Marmara olayında 9 Türk sivili öldürdüğü zaman, Türkiye İsrail tarafından bir özür ve tazminat bekledi. Ama Suriye 6 Türk vatandaşını öldürdüğünde, Türkiye Suriye’ye misillemede bulundu. Ben bu çifte standartı anlayamadım. Bana göre Türkiye, Esed rejimini düşürmek için bu ölümleri bahane ediyor.
Son dönemlerde İran’ın nükleer programı nedeniyle tırmanışa geçen İran-İsrail gerginliğine paralel olarak, Mursi iktidarındaki Mısır’ın İsrail’le benzer gerginlik yaşaması mümkün müdür? Şayet mümkünse bu anlaşmazlık bir Ortadoğu’da bir savaşa neden olabilir mi?
İsrail, hiçbir Ortadoğu ülkesinin modern dünyada yer almasını istemiyor. Bölgeyi kontrol altında tutmak için de Arap-Müslüman toplumunu geri planda tutuyor. İsrail, bu baskıcı politikalarına karşı çıkan rejimlere -Mısır’ın seküler rejimiyle, İran’ın teokratik rejimi arasında fark gözetmeden- tepki gösteriyor buna karşın anti-semitik ve teokratik olan S. Arabistan’a karşı çıkmıyor. Çünkü S.Arabistan, İsrail’in bölgeyi kontrol altına almayı amaçlayan politikalarına ses çıkarmıyor.
Çoğunluğu soykırım geçmişi olan ailelerin yerleştiği İsrail’in, Filistinlilere uyguladıkları zulmü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bir Amerikan vatandaşı olarak bizim tarihimizde kölelik ve soykırım var. Almanların da yakın tarihinde yüzleşilmesi gereken bir soykırım var. Ama bugün Almanya, insan haklarına saygı gösteren bir ülke. Amerika’nın birçok eyaleti hoşgörülü olmasına rağmen, ne yazık ki Amerikanın uyguladığı politikalar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Ben geçmişte işlenen, asli günahlara inanmam. Çünkü günümüzde bu günahların telafisi mümkün. İsrail’in de yapması gereken yerli Filistin halkına yaptıkları zulümle yüzleşmeleridir. İsrail’in hakkaniyetli bir biçimde kendisiyle yüzleşebilmesi için de hukuki yapısını gözden geçirmesi gerekiyor.
Siyonizm felsefesinin iflas ettiğini düşünüyor musunuz?
Siyonizm, etnik Yahudi devletinin kurulma felsefesidir. Ve halen İsrail’de oldukça etkili bir ideoloji. Bu düşünceye mensup İsrail halkının ezici çoğunluğu Arap halklarının ortadan kalktığını görmek istiyor.
Ortadoğu’da yaşayan tüm halkları kapsayacak bir barış mümkün mü? Ortadoğu’nun geleceği nasıl olacak sizce? Türkiye’nin bunda rolü tam olarak ne olacak? Aynı zamanda Ortadoğu’da oluşacak barış bir dünya barışı anlamına gelebilir mi? Barış için sizin sunduğunuz çözüm önerisi nedir?
Ortadoğu’da barış için üç şey gereklidir: İlk olarak; Filistin’in uluslararası kitlesel bir toplum tarafından tanınması gerekiyor. İkinci olarak; bölgesel güç olan Türkiye ve Mısır’ın Filistinlilere bir ayaklanma için diplomatik alanda büyük bir destek vermeleri gerekmektedir. Son olarak, bu uluslararası dayanışma hareketi geniş bir kitleye yayılmalı ve İsrail-Filistin sorununda neyin doğru neyin yanlış olduğu belirtilmelidir. Açıkça bu üç durum gerçekleşirse, İsrail, Filistin topraklarından geri çekilmek zorunda kalacaktır. Aynı zamanda Filistin mülteci sorununun çözülmesi de sonuca ulaşılmasında katkı sağlayacaktır.