Eminönü’nde gezerken tarihi bir hanın içerisinden geçtim. Bu tarihi hanın içerisinde tarih kokan ikinci el elbiseler satılıyordu. Birçok film, dizi ve müzik klipleri ( Eşkıya, Öyle Bir Geçer Zamanki, Hatırla Sevgili, Vizontele, Devrim Arabaları, vb) için buraya geliniyor ve bu tarih kokan elbiseler alınıyordu.
İçeriye girdim. İçerisi gerçekten tarih kokuyordu. Her taraf çeşit çeşit elbiseler ile doluydu. Pantolon, mont, apartman topuk ayakkabılar, deri ceketler, kına gecelikleri, gelinlikler.
Gelinliklerin olduğu bölgeye geldiğimde eski dönemlerden kalma bir fotoğraf karşıladı beni. Fotoğrafta eski dönemlerden kalma gelin ve damat vardı. Mutluydular, düğün fotoğraflarında gülümsüyorlardı. Aradan kim bilir ne kadar sene geçmişti.
Babam ile annem çok zor şartlarda evlenmişler. Babam damatlığı dostlardan tamamlamış gömlek, pantolon, ayakkabı hepsi başka bir yerden. Annem de aynı şekilde. Hayliyle geriye pek bir şey kalmamış. Sandıkta uzun yılardır saklanan ne bir gelinlik nede bir damatlık var.
Şimdi bakıyorum da sandıkta uzun yıllar duran, içersinde birçok anı barındıran bu elbiseler burada satılıyor. Dizilere, filmlere konu oluyorlar. Belki de yıllar önceki hikâyeleri senaryo olup tekrar can buluyor.
Belki de şimdiki nesil eskilerin kıymetini bilmiyorlar. Eskiden kalma insanlar eskilere değer verirler. Onları uzun yıllar saklarlar bize değersiz görünen bir kilim, battaniye, ayakkabı, kurmalı saat. Artık atılmalıdır. Çünkü çok yer kaplıyorlar.
Fotoğraf çektikten sonra bu işi yapan Fırat Uyanık bey ile kısa bir sohbet ettim.
İşte Fırat Bey’in pasaj hakkında söyledikleri:
Sadrazam Rüstem Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan bu pasaj ilk başlarda mahkeme binasıymış sonra han olmuş. Babam zamanında burası hamallar tarafından kullanılıyormuş onlar ayrılınca babam gelmiş ve ikinci el giyim işine girmiş.
Baba mesleği olarak kaldı bana. Elli senedir biz bu işi yapıyoruz. Babam bu işe iki tane gömlekle başlamış bu iki gömleğin yırtık söküğü varmış onu anneme getirir annem tamir edermiş. Sonra bu sayı artmış. Anlayacağınız babam ve annem bu işi yürütmüş bu güne kadar getirmişler.
İki gömlekle başladığımız iş şimdi çok şükür büyüdü birçok film ve dizilere elbiselerimizi veriyoruz. Ünlüler bizden elbise alıyorlar. Belli bir müşteri kitlemiz oluştu. Babam ve annem zahmeti çekti biz keyfini sürüyoruz.




