
Alpaslan Öngel / Genç Haber Merkezi
Genç Dergisi Fotoğraf Servisi`nden arkadaşımız Alpaslan Öngel, yoğun kar yağışının ardından, sokağa çıktı ve objektifiyle tecelli avcılığı yaptı...
İstanbul’a ilk kar yağdığı zaman bu güzel şehirde değildim. Yani bu sene kar fotoğrafı çekememiştim. Bu sabah makinemi alıp doğruca fotoğraf çekmeye gittim. Belki bu yağan kar bu kışın son karı olabilirdi. Bu fırsatı kaçırmamak lazımdı.
Erkenden yola çıktım hava soğuktu ve yerlerde kaygandı ama bu hiç sorun değil. İstanbul’un bu güzel görüntüsüne doya doya bakmalıydım. En çok İstanbul’a tepelerden bakmayı seviyorum bir yokuş bulduğum zaman çıkmalıyım. İstanbul’a kuş bakışı bakmalıyım. Biraz yoruldum ama sonunda ulaştım. Karşımda beyaza bürünmüş bir İstanbul vardı. Gökdelenler ne kadar bozsa da güzelliğini İstanbul yine tüm ihtişamı ile karşımdaydı.
İstanbul’a kar yağınca bir başka oluyor. Bembeyaz bir örtü bağlıyor başına İstanbul ve bu örtü ona çok yakışıyor. Ne kadar kar yağdığında hayat duruyor deseler de bana göre İstanbul, kar yağdığı zaman hayat buluyor. Yağan kar tanele kardan adam olup can buluyor.
Tüm, “dikkat kar geliyor!” Uyarılarına rağmen insanlar kumandanın kapatma düğmesine basmalı, insanlar pencerelerinin perdesini çekmeli, çayın altını söndürmeli. Bere ve eldivenlerini alıp doğruca dışarı çıkmalı...
İşte o kareler...