
Geçtiğimiz günlerde, Genç Dergisi temsilciler toplantısı gerçekleştirildi. Geniş bir katılımın sağlandığı toplantıda, Ahmet Taşgetiren de bir konuşma yaptı. Anayasa süreci ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Taşgetiren’in söylediklerinin ana başlığını: Anayasa ve İslam oluşturuyordu. Şu sözler özellikle dikkate değerdi: ‘Anayasa tartışmaları yapılıyor son zamanlarda. İşte bizler de bu tartışmaların bir yerlerinde olmaya çalışıyoruz. Peki, bütün bu tartışmalarda, Anayasa’da İslam’ın yeri ne olacak? Diyeni duydunuz mu? Hayır! İşte bizim gündemimiz bu olacak, bu sesi yükselteceğiz!’
Evet, bu sesi sesler haline getirmek, yükseltmek gerekiyor. Hep, belli başlı siyasetçiler, TV yorumcuları, gazete yazarları tarafından, sanki bir lobi gibi benzer sesler yükseliyor. Halkın, yani bizlerin anayasa sürecindeki etkimiz, asla bir ‘konu mankeni’ düzeyinde olmamalı. Yani, muhalefet partileri tarafından ‘halk kendi anayasasını yapsın!’ görüşü, rasyonel bir manada, ayağı yere basacak bir şekilde vücut bulmalı.
İslam’ın, yani dinimizin, kamuda, sosyal hayatta, hükümler nazarında, nasıl bir rahatlığa, hayata dahili söz konusu olur, bu konudaki özgürlük noktaları, sorunlar tespit edilmeli, açıkça ifade edilmelidir. Genç Dergisi aralık sayısında bu konuyla ilgili çarpıcı görüşlere yer veriyor. Bunun en azından örneklerini oradan okuyabileceğiz.
Bu konuda, bütün bu çaba girişimleri ve isteklere paralel olarak, hükümet halkın görüşlerini almak için bir site kurdu. Bu da bir yol olarak karşımızda duruyor. Bunu da değerlendirmek lazım.
Ekmek kavgamız, hayatımız, dinimiz, özgürlüğümüz ve sınırlarımız konusunda, bu konular hakkında bir daralma yahut genişleme söz konusu olacak. Bizim gibi devlet geleneği gelişmiş bir toplum için, anayasa büyük öneme sahip. Müslümanlar bu sürece ne kadar dahil olursa o kadar güzel iş çıkar.
TBMM Yeni Anayasa Sitesi: yenianayasa.tbmm.gov.tr/gorusgonder.aspx
Genç Dergisi Anayasa Çağrısı: www.gencdergisi.com/gencanayasa/