27.07.2019 01:43

Röportaj

1972

Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı çatısı altında faaliyet gösteren Kur’an Kurslarının düzenlediği, bu sene yedincisi gerçekleşen Uluslararası Hadis Yarışması dünyanın dört bir yanından katılımcısı ile dikkatleri üzerine çekiyor. Cüzi bir miktar ödüle rağmen büyük bir rağbet gören yarışmanın detaylarını yarışmanın koordinatörü ve ilmî danışmanları ile görüştük.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Zeynep Duman (Koordinatör): Fasl-ı Bahar Kur’an Kursu’nda 13 yıldan beri vazife yapıyorum. Elhamdülillah bu yıllar içinde hadis ilmiyle hemhal olmakla nasiplendik.

Ayşe Zeynep Elbeyoğlu (İlmi Danışman): Aziz Mahmud Hüdayi Kur’an Kursu’nda 24 yıla yakın zamandır vazife yapıyorum. Hocalarımızın yönlendirmesiyle ilgilenmeye başladığım ve son derece önem verdiğim hadis ilmi hayatımın mihmandarı oldu.

Saime Yayla (İlmi Danışman): Mehmet Akif Ersoy Kur’an Kursu’nda devam ettiğim hocalık yolculuğum 27 yıldır devam etmekte. Bize de Rabbim hadis ilminin hizmetinde geçen bir eğitim hayatı nasip etmiş oldu.

Uluslararası hadis yarışmalarının ortaya çıkış sürecini okurlarımız için özetleyebilir misiniz?

Bu hayırlı işin ilk başlangıç noktası yaklaşık 10 yıl önce düzenlediğimiz “Kur’an Kursları arası 99 Hadis Yarışması” diyebiliriz. Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’yla bağlantılı çeşitli Kur’an Kurslarında bulunan heyecanlı ve gayretli bir ekiple düzenlediğimiz bu yarışma ilk tohum oldu. Sonrasında bulunduğumuz kurslara yurtdışından talebeler gelmeye başlayınca hadis sayısını azaltıp onlar için biraz daha kolaylaştırarak Uluslararası Hadis Yarışması düzenleme kararı aldık.

Yarışmayı hazırlayan komitede kimler var?

Çekirdek komisyon olarak biz ve bağlantılı olduğumuz kursların hadis hocaları var.

Yarışmaya hangi ülkelerden katılım oldu?

Afrika’dan Asya’ya geniş bir yelpaze var. Benim görev yaptığım Fasl-ı Bahar Kur’an Kursu’nda 20’ye yakın Afrika ülkesi var fakat biz yarışmaya her sene üç ülke seçip yolluyoruz. Bu sebeple bu sene Afrika’dan Tanzanya, Sudan ve Çad katılmış oldu. Asya ve Avrupa’dan ise Kazakistan, Kırgızistan, Moğolistan, Azerbaycan, Çin, Doğu Türkistan, Ahıska, Pakistan, Endonezya, Malezya, Patani, Filipinler, Papua Yeni Gine, Arnavutluk, Makedonya, Sırbistan, Kosova ve Suriye’den talebeler katılmış oldu.

Yarışmaya katılım şartları nelerdir?

Bize yarışmacıları bağlantılı olduğumuz eğitim kurumları yönlendiriyor. Mesela Bursa Hasan Hüsnü Kestel Kur’an Kursu, Adapazarı Yunus Emre Kur’an Kursu, Hatice Hanım Kur’an Kursu gibi. Biz tabi o kurumlarla ve hocalarıyla irtibatlıyız. Onların, sene başında yaptığımız toplantıda belirtilen sayıda- bu sene 50 hadis-i şerifi- Arapçasıyla şartnamedeki kriterlere göre ezberletmeleri ve en iyi talebelerini yarışmaya yönlendirmeleri yeterli oluyor. Yabancı talebeleri olan diğer eğitim kurumlarının katılım tekliflerine de açığız. Mesela bu sene Azerbaycan’daki Şebnem Medresesi bizimle bu yönde bağlantı kurdu ve ilk defa Azeri bir talebe yarışmış oldu.

Kimler katılabilir?

Yabancı olmak ve bağlantılı olduğumuz eğitim kurumlarında öğrenci olmak kaydıyla her ülkeden kişi katılabilir.

Katılmak isteyenler nasıl bir yol takip etmeli? Kimlerle ne şekilde irtibat kurmalı?

Bağlantı kurmak isteyen eğitim kurumu bulunduğumuz Kur’an Kurslarını arayarak bizimle iletişime geçebilir.

Yarışmada derece alanlara herhangi bir ödül takdim ediliyor mu?

Evet veriliyor. 1. ye 750 TL 2. ye 500 TL 3. ye 250 TL para ödülü ve her birine ayrı ayrı kıyafet, kitap vb. hediyeler veriliyor. Ödülleri çok abartılı tutmamaya talebeleri daha çok ödül için değil Resulullah (sav) için hadis ezberlemeye yönelttiğimiz için ödülleri yarışmaya hazırlanan öğrenci bilmeden başlamış oluyor.

Yarışma ile ilgili geri dönüşler nasıl oluyor?

Talebeler açısından güzel geri dönüşler oluyor. Hadis-i şeriflerle meşgul olmak onların duygu dünyalarını çok değiştiriyor ve güzelleştiriyor. Peygamber Efendimiz’in (sav) hadislerine karşı alakası artıyor, ezberleyen daha çok ezberlemek istiyor. Geldikleri ülkelerde hadis kültürü çok zayıf olduğu için oraya geri döndüklerinde hadis kültürünü orada yeşertiyorlar.

Yarışmayı izleyenler kendilerini bir hac ve umre havasında hissediyor. Çünkü İslam kardeşliğinin müşahhas bir hali. Seyre değer bir gün oluyor, gelenler çok duygulanarak ayrılıyorlar. Bizler içinse yedi senedir her sene izlememize rağmen ilk günkü heyecan ve maneviyatı dolu dolu hissettiriyor.

Aklınızda yarışmadan kalan hoş bir hatıra var mı acaba?

Zeynep Duman: Beni ilk hadis yarışmasına Japon bir öğrencimiz katılmıştı. Onun kimonosuyla hadis okuması çok etkilemişti. Dinin kuşatıcılığını hissetmiştim. Bir de her sene ortak gerçekleştirilen bir tiyatro oluyor yarışma programı içinde. O tiyatro için çalışırken buluştuğumuzda bir akşam 15 kadar farklı ülkeden talebe aynı masada buluşmuştuk. Bu da çok etkileyiciydi.

Ayşe Zeynep Elbeyoğlu: Yabancı talebelere hadis çalıştırırken onlarla kurulan gönül bağı en güzel hatıraları oluşturuyor. Bazen sahnede hadisi okuduktan sonra öğrenci gözleriyle sizi arıyor ve görünce rahatlıyor. O zaman anlıyorsunuz ki sizin yüzlerce, binlerce evladınız var. Ayrıca Afrikalı ve Patanili öğrencilerin yöresel gösterileri beni çok etkiliyor.

Saime Yayla: Bir yarışmacımızın hadis okuduktan sonra hissettiği maneviyattan ağlaması beni çok etkilemişti. Bir de her sene hazırlanan ülke standları ve o standlar için öğrencilerin milli duygularla nasıl çırpındığını görmek çok etkileyici.

Belki de en önemli soru; sizce yarışma amacına ulaşıyor mu?

Amacı hadis sevgisini kalplere yerleştirmek, sünneti ihya etmek, dünyanın çeşitli ülkelerine Resulullah’ın şifayab nefesini ulaştırmak ve bu konuda bir seferberlik oluşturmaksa, evet elhamdülillah ulaşıyor. Hatta bazen umduğunuzun ötesine gidiyor. Çünkü bu yarışma Resulullah’a (sav) hizmet ediyor, Allahu Teala da ona göre eksikleri tamamlıyor ve bereket ihsan ediyor.

Halime Mahamat Huseyn - Çad

Hadis okumaya başladığım zamandan beri okuduğum bütün kelimeler bir esinti gibi giriyordu kalbime. Kazanmayı veya insanların önüne çıkmayı veya bu hafızdır demelerini hiç düşünmedim. Bu hadisleri ezberlememin sebebi; Rasulullah’a (sav) olan sevgim, hatta ben Kur’an’ı elime aldığım zaman da hissediyorum, sanki O (sav) kalbimi tutuyor. Kalbim rahatladı ve O’na (sav) olan muhabbetim arttı.

Reziya Yasen - Doğu Türkistan

Hadis çalışırken hiç bitmesini istemiyordum, derslerden sonra çalıştığım halde hiç yorgun hissetmiyordum. İçimde öyle bir ferahlık vardı ki dünyada değil gibiydim. Birinci olduğumda kardeşlerimin çok sevindiğini gördüm, onların sevinci beni daha mutlu etti. Ülkemi temsil etmek çok güzeldi.