23.03.2016 10:03

Röportaj

2863

Fahri Sarrafoğlu

Genç Dergi olarak görevi yeni devralan çiçeği burnunda Genç MÜSİAD Başkanı ile Dünya ve Türkiye gençliği üzerine görüştük.

Sizce gelecek nasıl geliyor?

1930’larda Amerika’nın, 1960’larda Almanya’nın ve Japonya’nın iyi değerlendirdiği “yüksek genç nüfus popülasyon verimliliği” durumunu 2008–2014 yılları arasında Türkiye yaşayacak ve 2020 yılına kadar etkisi devam edecek 12 yıllık bir süreçten geçecek. Gelecek verimli, etkin, etkili, eğitimli, organize olmuş, çalışkan, zeki, yönetebilme ve liderlik edebilme vasıflarına sahip olan Türkiye gençliğinin vereceği sınavı beklemektedir. Türkiye gençliği, girişimciliği ile ülkeler ve milletler arası kültürel, sanatsal, ekonomik, yönetimsel köprüler oluşturacak organizasyonların merkezinde olacaktır. Nedeni ise, şu an dünya gençliği; apolitik, hedefsiz, tek tip giyinen, ulusal değerlerini ve kültürlerini maddi çıkarları için terk etmek zorunda bırakılan, prensiplerinden uzak, günlük yaşayan, dünya merkezli yapıdan, biz düşüncesine, barış ortamında, cesur, aklı başında, bilimsel, paylaşımcı bir yapıya kaymalıdır. Bu yapı içinde örnek modeller ortaya konulmalıdır.

Gençliğimizi Maddi Ve Manevi Değerler Koruyor

Second Life denen bilgisayar oyunları var, insanlar hayattan kaçıyor ya da kaçmaya çalışıyorlar. Japonya`da ise bir milyon genci odasına kapatan rahatsızlık, aylarca kendi kendini tecrit eden ve "hikikomori" diye adlandırılan modern münzeviler var. Türkiye’de gençlik nasıl sizce? Türk gençliğini ayıran en önemli özellikler nelerdir?

Türk gençliğinin en önemli avantajları maddi ve manevi değerlerinin asırlardır nesilden nesile geçerek genlerinde bulunmasıdır. Bugün hangi kesime giderseniz gidin, içinde lider olma, mükemmeli yapma isteği ile dünyayı yönetmek isteyen, başarmak isteyen bir gençlikle karşılaşırsınız. Biz bu gençliği yetiştiren neslin yaşadığı 60-80 döneminin zorluklarını anlamak için gayret etmeliyiz. Anne babalarımız 1980’den sonra oluşan apolitik düzlemle eğitim, kültürel odaklı olarak çocuklarını yetiştirdiler ve sürekli canlı gündemi olan bir ortamda yetişen bu gençlik her ne kadar siyasete, ekonomiye kafa yormasa bile uyarıcılar hep o noktada tuttu. Bence bu bizim en büyük avantajımızdır.

Türk Gençliği Girişimci Olmalıdır

Türk gençliğine tavsiyelerimiz neler?

Türk Gençliği bulunduğu dünya düzeni, coğrafyası, misyonu gereği kendisine görev verilmese bile durumdan vazife çıkartmalıdır. Sürekli olumlu düşünerek, çok çalışmaya ihtiyacı vardır. Cesur değil cesaretli, hırslı değil azimli, miskin değil proaktif, tek değil çoğul düşünen, cahil değil eğitimli, kültürlü, hemen kabul eden değil sorgulayan, kültürel altyapısı olan, edilgen değil etken girişimci ruha sahip olarak hareket etmelidir. Türk genci girişimci olmalıdır. Bir milleti, dünyayı değiştiren girişimcilerdir. Girişimciler, en kötü anlarda ülkesinin kaderini değiştiren ona yön verendir. İlla ki, ekonomik değer açısında girişimci olmak gerekmez. Girişimci, kendine güvenen, sorgulayan, analiz eden, fikir üreten, farklı olanı yapan, çok okuyan, araştıran, entelektüel olan ve katma değer üretendir. Aziz milletimizin en büyük sermayesi olan gençliğimiz manevi ve milli birçok değere sahip atalarının ışığında değerlerine sımsıkı sahip çıkmalı.

www.gencmusiad.org.tr