• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • Düşünce Gelişimi
  • Emr Bi`l-Ma`ruf Nehy Ani`l-Münker İslam`ın Sosyal Otokontrol Sistemi

Emr Bi`l-Ma`ruf Nehy Ani`l-Münker İslam`ın Sosyal Otokontrol Sistemi

05.09.2011
Düşünce Gelişimi
11583
Mesut Kaya

Emr bi’l-ma’ruf, Müslümanın genel karakteridir. Hatta onu inanmayanlardan farklılaştıran ayırıcı bir vasıftır. O, iyiliklerin yaygınlaşması, kötülüklerin bertaraf olması için çaba gösterir. Bu bakımdan peygamber yolunun yolcusudur.

Daha Türkçesi iyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak… 54 farzın içinde yer alıyor. Bir başka ifadeyle namaz, oruç, zekât, hac gibi ibadetlerden sonra  gelen ikinci dereceden bir ibadet… Ahmed b. Hanbel, emr bi’l-ma’rufun Kur’an ve sünnetle sabit bir farz olduğunu söyler. Mutezile de, emr bi’l-ma’rufu, beş temel prensibinden biri olarak kabul eder. Müslüman için aslî bir sorumluluk olarak görülmüş olmalı ki, bu tür tespitlere konu olmuştur, emr bi’l-ma’ruf.

İbadetler, Rabbimizle olan bağımızı güçlendirir. İbadetlerin bu yönüne deruni boyut diyebiliriz. Bunun yanı sıra, her ibadetin toplumsal bir yönü de vardır.  İbadet ederken bir yandan da Müslümanlar ve diğer insanlarla bir tür iletişime ve etkileşime gireriz. Namazda cemaat ruhu, ramazanda paylaşma şuuru,  zekâtta fakir-zengin diyaloğu, hacda ümmet bilinci…

Emr bi’l-ma’rufta ise doğrudan bir toplumsal iletişim var. Bundan amaç, toplumda iyilik ruhunu canlı tutmak, iyiliği hâkim kılmak; kötülüklerin yaygınlaşıp  toplumu istila etmesini ve vicdanları sakat bırakmasını engellemek. Emr bi’l-ma’ruf, huzurlu bir toplumun emniyet supabı, toplumun kendi kendini kontrol ettiği bir sistem. Kötülüğün toplum içinde yayılıp, toplum denen organizmanın kangren olmasını engelleyen bir operasyon. Bu amaçla toplumu  önemseyenler, emr bi’l-ma’rufu göz ardı edemezler.

Ma’ruf’u, kadîm Kur’an sözlüğü müellifimiz Rağıb el-İsfehânî, akıl ve din yoluyla güzelliği bilinen her şeydir, diye tarif etmiş. (İsmün likülli şey’in yu’rafü  bi’l-akli evi’ş-şer’i husnühû.) Türkçe mantıkla düşünürsek, aklın ve dinin iyi ve güzel gördüğü her şey. Münker de tam tersi. (Müfredât, A-r-f maddesi)

Dolayısıyla, Müslüman fiil ve davranışları iki perspektiften değerlendirir. Bir başka deyişle onun fiil ve davranışları vuracağı iki mihengi vardır. Birincisi  akıldır veya eskiden beri denegeldiği gibi, akl-ı selîm. İkincisi dindir. Din, Allah ve Rasulünün emrettiği, Müslümanların güzel göregeldiği şeyler. Yani din  tarifimizin içine örf de girer. Zira mecelle kaidesidir: Örf ile tayin nass ile tayin gibidir. Örf ve ma’ruf aynı kökten gelir zaten. Müslüman’ın güzel gördüğü Allah katında da güzeldir.

Emr bi’l-ma’ruf, peygamberlerin sanatıdır. İlk peygamberden Peygamberimize bütün peygamberler, iyiliği emir ve tavsiye etmişler, kötülükten  sakındırmışlar. Peygamberimiz (s.a) de iyiliği emreden Peygamber olarak nitelendirilir. Yani emr bi’l-ma’ruf, Peygamberimizin risalet görevinin bir parçası: “Onlar ki yanlarındaki Tevrât ve İncil’de yazılı buldukları Elçiy’e, ümmi Peygamber’e uyarlar. O (Peygamber) ki, kendilerine iyiliği emreder, kötülükten  meneder; onlara güzel şeyleri helâl, çirkin şeyleri harâm kılar, üzerlerindeki ağırlıkları, sırtlarındaki zincirleri kaldırıp atar.” (A’raf, 157)

Emr bi’l-ma’ruf, Müslümanın genel karakteridir. Hatta onu inanmayanlardan farklılaştıran ayırıcı bir vasıftır. O, iyiliklerin yaygınlaşması, kötülüklerin bertaraf  olması için çaba gösterir. Bu bakımdan peygamber yolunun yolcusudur. Hem bu, erkek olsun kadın olsun, her Müslümanın sorumluluğudur: “İnanan erkekler ve kadınlar, birbirlerinin velisidirler. İyiliği emrederler, kötülükten menederler, namazı kılarlar, zekâtı verirler, Allah’a ve Elçisine itaat ederler.” (Tevbe, 171)

Her Müslümanın kendi iktidar alanında emr bi’l-ma’ruf sorumluluğu vardır. Aile içinde, okulunda, iş yerinde vb. Bunun yanında, iyiliği emretmek, kurumsal  bir sorumluluktur da. Toplum içinde bu işi deruhte eden bir grup bulunmalı; toplumsal sürekliliği sağlamalıdır. Bu grup, aklın ve dinin güzel gördüğü  şeylerin yaygınlaşması, bunların kabul etmeyeceği kötülüklerin de önüne geçilmesi için çaba göstermelidir. Bu bakımdan Allah Teâlâ: “İçinizden hayra  çağıran, iyiliği emredip kötülükten meneden bir topluluk olsun; işte onlar kurtuluşa erenlerdir” buyurur. (Âli İmrân, 104) Bu grup bu iş için donanmış, bu iş  için seferber olmuştur. Yoksa toplum günbegün bir çöküşün ve tükenişin içine sürüklenecektir.

Kur’an’da bunun çok hazin bir hikâyesi vardır aslında. İsrailoğullarından bir topluluk, çeşitli hilelerle cumartesi yasağını çiğnemektedir. İçlerinden bir grup  onlara mani olmaya, çeşitli tavsiyelerle onları bu yasak fiilden alıkoymaya çabalamaktadır. Bir grup da vardır ki tamamen sorumsuz davranmakta, kötülük yapanlara engel olmaya çalışmak bir yana, kötülükten alıkoymaya çalışanlara da: “Adam siz de, bırakın ne yaparlarsa yapsınlar!” mantığıyla hareket  etmektedirler. Sonunda bu topluluk ibretamiz bir biçimde helak edilir. Kötülük yapmasalar da buna engel olmaya çalışmayanlarla birlikte! (Bakara, 66, 67; A’raf, 163-166)

Peygamberimiz (s.a): “Bir kötülük gördüğünüz zaman, onu elinizle düzeltin, buna gücünüz yetmezse, dilinizle düzeltin, buna da gücünüz yetmezse,  kalbinizle buğzedin. Zaten bu da imanın en zayıf noktasıdır” buyurur. (Müslim, İman, 78)

Bu hadis-i şerifin yorumunda, eliyle iyiliği emretmek, devlet ve iktidarı ellerinde bulunduranların;  diliyle kötülükten alıkoymak, âlimlerin; kalbiyle  buğzetmek de halkın sorumluluğudur, denmiştir. Elhak bu yorum doğrudur. Zira devletin iyiliği emr, kötülükten nehy yolunda ortaya koyacağı irade ve  yaptırıma hiç kimse sahip olamaz. Yasaların bu noktada kesin bir belirleyiciliği vardır. Üstelik bu, “emr” kelimesinin literal anlamına  da tamı tamına  uygundur.

Ancak bu tek başına yeterli değildir. Peygamberin varisi âlimler, iyiliğin hâkim olması noktasında özel bir sorumluk üstlenmelidirler. Ki bu, ayet-i kerimede  sizden “iyiliği emreden bir topluluk bulunsun” biçiminde sözü edilen prensibe de uymaktadır. Burada da “emr”, irşad, tebliğ, tavsiye anlamına  dönüşecektir. Ancak her ikisinde de “gücünüz yetmezse” ifadesinin kullanılması manidardır. Zira oğluna iyiliği tavsiye etmesini öğütleyen Lokman’ın    dediği gibi, bu, azmi gerektiren zor işlerden biridir. (Lokman, 17)

Kalbiyle buğzetmek de halkın işidir. Ancak bu, yabana atılacak bir şey değildir. Bir kere bu, iyilikten yana tavır almaktır. Safını belirlemektir. Kötülüğün  yanında yer almadığını, onu kabullenmediğini vücut diliyle deklare etmektir. Bir duruş ortaya koymaktır. Burada da “emr” işaret anlamı kazanmıştır.

Emr bi’l-ma’ruf, bireyselleşmenin ve sorumsuzluğun etkin olduğu günümüzde, sorumluluk üstlenmek adına işlenecek önemli bir prensiptir. Yani  Müslüman içinde bulunduğu durum ve şartlara göre bu sorumluluğu yerine getirecektir. Elindeki imkân ve fırsatları bu amaç doğrultusunda kullanacaktır.  Yönetim ve idare yanında, sivil toplum kuruluşları, vakıflar, dernekler, radyo, televizyon, kitap, gazete, dergi; bütün hizmet ve iletişim araçlarını bu uğurda   seferber edecektir. Kısacası iyiliğe taraf olacaktır.

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Mesut Kaya

1977 yılında Karaman’da doğdu. 1999’da Karaman İmam Hatip Lisesi’nden, 2003’te Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı üniversitenin Tefsir Anabilim Dalından 2006’da yüksek lisansını, 2013’te doktorasını tamamladı. 2011-1012 eğitim-öğretim yılında Ürdün Üniversitesi’nde araştırma faaliyetlerinde bulundu. 2005 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı’nda imam-hatip olarak başladığ...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Bil, Bul, Ol: Şeyh Tosun`un Derûnî Yolculuğu
Bil, Bul, Ol: Şeyh Tosun`un Derûnî Yolculuğu
Şeyh Tosun sadece tekke f...
Bir Dünyanın Kapısını Aralamak
Bir Dünyanın Kapısını Aralamak
Hangi meslekle, hangi ili...
Bir Şehrin Görünmeyen Yüzü
Bir Şehrin Görünmeyen Yüzü
Şam`ı, Halep`i şimdiye ka...
Ey Ufuk, İnsanoğlunun Ufku!
Ey Ufuk, İnsanoğlunun Ufku!
Bir kurtuluştur o an çağr...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431117

Bagamoyo Afrika... 4919020

Kasım Sayımız Çıktı! 3480379

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1186882

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287341

10 Soruda Sen Kimsin? 275543

Leyla ile Mecnun Fuzuli mi? 165988

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS