1500’lü yılların başıydı. Dünya kendi halinde dönmeye devam ediyor, insanlar her zamanki gibi savaşmaya, kardeşkanı dökmeye, birbirlerine galip gelmeye çalışıyorlardı. Avrupa güneşe sırtını dönmüş, korkular ve karanlıklar içinde yuvarlanıp gidiyordu.
Anadolu ise bambaşkaydı. Avrupa’nın aksine yüzünü tamamen İslam güneşine dönmüştü. İslam ile nurlanmış bir imparatorluğa ev sahipliği yapıyordu.
Ertuğrul Gazi’nin oğlu Osman Gazi’nin kurduğu beylikti bu; Osmanlı Devleti. Yıllar geçmiş, beylik büyümüş, Osmanlı İmparatorluğu olmuştu. Bu devlet Peygamber Efendimizin (s.a.v.) müjdelediği komutanın ve askerin imparatorluğuydu. Avrupa’ya kök söktüren, Safevi Devleti’nin ( Bugünün İran’ı) hükümdarı Şah İsmail’e ayar üstüne ayar veren Yavuz Sultan Selim Han’ın imparatorluğuydu.
Yavuz Sultan Selim Han, sadece 8 yıl saltanat sürdü. Bu saltanatı boyunca boş hazineyi doldurdu, Halifeliği hanedanlığa, Kutsal Emanetler’i ise İstanbul’a teslim etti. En önemlisi muhteşem yüzyılın temellerini attı. Tarihin bile ağzını açık bırakan savaşlar yaptı, zaferler kazandı Yavuz Sultan. Hakkında cilt cilt ansiklopediler yazdıracak tarih yazdı Selim Han.
Tarihi kendisine hayran bırakan bu padişah birçok kez Şah İsmail’in aklını yerinden oynattırdı. Bir rivayete göre Yavuz Sultan Selim şehzadeyken İran’a gider. Şah İsmail’in satrançtaki hünerini öğrenir, kıraathanelerde satranç oynamaya başlar ve önüne geleni yener. Yavuz Selim’in bu şanı İsmail’in kulağına gider ve onu sarayına çağırtır. Yavuz Sultan saraya gelir ve Şah İsmail’i bir güzel yener. Bu İran şahının ilk yenilgisidir. Yavuz Sultan Selim’e bir kese altın verir ve ne zaman başı sıkışırsa yanına gelebileceğini tembihler. Bunun üzerine Üstâd Yavuz şu muhteşem şiiri söyler:
Sanma şahım herkesi sen sâdıkâne yâr olur
Herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur
Sâdıkâne belki ol bu âlemde dildâr olur
Yâr olur ağyâr olur dildâr olur serdâr olur
Şahım sen herkesi kendine sadık dost sanma
Sen herkesi dost sanma belki o düşmanın olur
Belki o kişi âlemlerde sözü geçen olur
Dost olur düşman olur sözü geçen olur hükümdar olur.
“Ne güzel söylemiş şair” demekten kendimi alamadım, gerçekten de hükümdar olup İran’a gerekli ayarları vermiş Yavuz Sultan Selim.
Bu şiiri ilk kez, rap müzik dinlerken duymuştum. Rap müzik ile ne alâkası var diye sormayın orası ayrı bir yazı konusu. Daha sonra merak edip araştırdığımda çok ilginç şeylerle karşılaştım. Şiiri Yavuz Selim, kendi icadı olan, vezni aher adındaki bir uslûple yazmış.
Bu uslûp ise şöyle: Dizeler hem yukarıdan aşağıya hem de soldan sağa şeklinde okunabiliyor. Yukarıdan aşağıya doğru 1. sütundan okuyun. Daha sonra 1. satırı okuyun. Bunu 4 dize ve 4 sütunda da uygulayın ve şaşkınlığın keyfini çıkartın.
1 2 3 4
1- Sanma şahım / herkesi sen / sâdıkâne / yâr olur
2- Herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur
3- Sâdıkâne/ belki ol / bu âlemde / dildâr olur
4- Yâr olur / ağyâr olur / dildâr olur / serdâr olur