08.10.2015 00:33

Gönüllü Haberler

3298

Eslem Nilay Koşucu

Geçtiğimiz ay Genç Gönüllü olan 100 kardeşimizle Gökçeada’da kamp vesilesi ile bir araya geldik. Daha kamp başlamadan yolculuk aşamasında tanışmalarımız başlamıştı. Başta daha önce birbirimizi görmemiş olmanın ve bilmediğimiz bir yere gitmenin tereddüdü olsa da, ilk olarak otobüslere binmek için toplandığımız yerde bile o endişe yerini anında güven ve rahatlığa dönüştürdü. Niyet bir olunca kaynaşma da hızla gerçekleşti. Hepimizin kampa geliş sebebinin aynı olduğu, bir kardeşimizin ‘’burada herkes sebepsiz gülüyor’’ ifadesinin karşılığıydı aslında. Herkesin yüzü gülüyor, birbirimizle tanış olmanın huzurunu yaşıyorduk. Aslında bu tebessümün sebebi de belli idi. O amaç için bir aradaydık. Gençlik derdi... Bu derdi başına taç eylemiş, Genç Dergi ile tanışmış olmayı nimet bilmiş, hayırda öncü olmayı seçmiş, bu dünyada ben olmazsam güzellikte bir şeyler eksilmeli diyen 100 kişi ile beraber olmanın mutluluğu bambaşkaydı. Genç Gönüllüler’in samimiyeti, enerjisi, fedakarlığı ile heybemizi doldurduk çok şükür. Tefsir, Siyer, Peygamberler Tarihi, Makâm, makale tahlili, Ses Eğitimi derslerimizi gerçekleştirdik. Ayrıca her iki gruba yönelik sanatsal etkinlik dersi ve dertli gıda konferansları yapıldı. Yine ada gezimiz, tefekkür yürüyüşleri ve fasıllar da kampımıza renk kattı. Biz bu kampta niyetimizi, derdimizi, heyecanımızı tazeledik. Hasan-ı Basri Hazretleri’nin ‘’annemin doğurmadığı nice kardeşim vardır’’ sözünü, kampta kardeşlerimiz ile bir araya gelerek yaşamış olduk. İlk gün herkes kendisini tanıtırken ‘hayatınızdaki dönüm noktası nedir’ sorusunda, cevaplarının Genç Dergisi’nin ve Hüdayi kurslarının merkez olması bizleri çok duygulandırdı. Neydi` Her nimetin şükrü kendi cinsindendi... Allah Genç Dergisi ile tanışmamızın şükrünü, gençlik derdi taşımak ve bu uğurda gayret göstermekle eda ettirsin bize. Genç Dergi’den ve gençlerden ayırmasın.

Sevgi ve Samimiyet Fazlasıyla Burada!

Hilal Karataş

Genç Gönüllü Kızlar kampına katılırken benim de herkes gibi kalpten bir niyetim vardı elbette. Öncelikli hedefin Allah’ın rızası olduğu topluluklarda muhakkak güzel bir lütuf vardı ve ben de bu lütuftan bir nebze de olsa nasiplenmek istedim. Genç Gönüllü Kızlar kampının en güzel kısmı, şehrin kalabalıklığında unuttuğumuz tefekkür ortamını bize sunan doğa ile baş başa olmak haliydi. Ve niyeti, nasibi olana yıldızlar, deniz, dağlar, taşlar ve rüzgar Rabbimizin sanatının aşikar göstergesiydi. Kampın güzelliklerinden birisi de katılımcılarının büyük bir kısmının birbirini ilk kez görmüş olmasına rağmen kamp sonunda “başka mekan, başka zamanlarda yine görüşürüz inşallah” cümleleri… Bu durum bende şunu anımsattı: “Sevgili dost, herkesin seviyormuş gibi yaptığı; ancak sevginin ne olduğunu pek az kimsenin bildiği bir zamanda yaşıyoruz.” İşte zamanın sancısı sevgi ve samimiyet Genç Gönüllü Kızlar’da fazlasıyla var. Heybesinde Allah’ın rızası olan yeni gönüllüleri bekliyoruz…

Bu Kamp Bir Diriliş Çağrısı Oldu!

Merve Söğüt

Her yeni kamp birçok gönül keşfetmeye vesile… GENÇ Gönüllü Kızlar’ın Çanakkale kampı benim için bir Diriliş Çağrısı idi. Yapacak çok işimiz, gidecek çok yolumuz, çalacak çok kapımız olduğunu görmeme vesile oldu elhamdülillah. Muhterem zâtların söylediği gibi; “Mükerrem insan gözlerini hakikati görmek için, kulaklarını hakikati duymak için, aklını doğruyu bulmak için kullanır.” Bizler de niyet ettik. Hakk’ın rızası düsturumuz, mükerrem insan olabilmek çabamız. Gönlümü önce Allah’a, sonra Genç’e emanet ediyorum.

İlk Defa Katıldım, Fazlasıyla Nasiplendim

Sümeyye Öztürk

“Cevizin yeşil kabuğunu yemekle cevizin tadına varılmaz. Önce yeşil kabuğunu soymak sonra kabuğu kırmak gerek!” Bu söz tam olarak Genç Gönüllüler’e hitap ediyor aslında. Bizler zahmet etmeden rahmete kavuşulmayacağını tam manasıyla Genç Gönüllü Kızlar’ın Çanakkale’deki kampında aldık. Birçoğumuz GENÇ’i az çok bilirken bazılarımız evvelden beri içindeymiş. Tereddüt ile geldiğimiz kamptan çok güzel bir şekilde ayrılıyoruz. Samimiyetin, içtenliğinin yok olmadığını ve bizlerin de bu uğurda bilhassa Allah yolunda neler yapmamız gerektiğini hatırladık. Her genç kızın mutlaka bir kere de olsa bu kamplara katılıp o tadı almasını tavsiye ederim. Ben ilk defa geldim ve çok nasiplendim. Bir sonraki kampta görüşmek üzere…