Yunus Emre 13. yüzyılda Anadolu sufiliğinin öncü isimlerindendi. Hem bu zamanda hem de bugüne değin gelen zaman içinde Yunus Emre hiç unutulmadı. Yunus Emre Anadolu’ da Türkçe şiirin öncüsüydü. Kendinden sonra gelen hemen hemen bütün şairlerin üzerinde tesir bıraktı. Burası meselenin edebi yönü. Bir de halkın muhayyilesinde yaşayan bir Yunus vardı ki; hala aramızda yaşıyor. Türkiye’ nin değişik yörelerinde onlarca Yunus mezarına rastlamamız bunun bir kanıtıdır. Elbette Yunus Emre’ nin mezarı tektir lakin Anadolu halkı Yunus’a mezar diye inşa ettiği makamlar ile Yunus’u kendine yakın tutmak istemiştir. Yunus Emre ile tanışmak 15. yüzyıldan sonra Batı dünyasına da nasip olmuştur.
Yunus Emre’yi asırlar boyu unutturmayan bu ve benzeri özellikleriydi. Geçen senelerde faaliyetlerine başlayan bir enstitünün adının Yunus Emre olarak kararlaştırılmasında hem yukarıda zikrettiğimiz nedenler hem de Türk kültür ve medeniyetini dünyaya tanıtmak amacı vardı. Prof. Dr. Hayati Develi’nin başkanlığını yürüttüğü enstitü bugün İngiltere’den Çin’e; Romanya’dan Güney Afrika’ya kadar geniş bir coğrafyada faaliyetlerini sürdürüyor. Yabancılara Türk dili ve kültürünü tanıtmak için çabalarken yurtdışında bilimsel çalışmalar yapmak isteyen Türk vatandaşlarına da yardımcı oluyor.
Batının sömürgeci devletlerinin kendi kültürlerini dünyaya yaymak için uzun zamandır bu tür faaliyetleri hayata geçirdiğini düşündüğümüzde bu enstitünün geç kurulmuş olduğunu kabul etmeliyiz. Lakin geçmişte olanlar olduğu gibi gelecekte yaşanacaklar da vardır. Bu açıdan Yunus Emre Enstitüsü ilktir. Gelecek zamanda benzeri gayelerle böyle enstitülerin yaygınlaşmasını ümit ederiz.
Bu enstitüyü daha yakından tanımak isteyenler için bu akşam güzel bir fırsat var. Yunus Emre Enstitüsü başkanı Hayati Develi bu akşam 18:00’da Cağaloğlu Timaş Kitap Kafe’de kuruluşundan bugüne enstitünün gerçekleştirdiği faaliyetleri anlatacak. Yunus Emre Enstitüsünü tanımak ve enstitü bünyesinde çalışma yapmak isteyenlere bu programı kaçırmamasını tembih ederiz.