• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • Genel
  • "Hey Müslüman, Anlatsana..."

"Hey Müslüman, Anlatsana..."

06.04.2015 00:43
Genel
4417
Taha Kılınç

Bütün kalabalıklığına ve düzensizliğine rağmen, şehir hâlâ canlı, hâlâ nefes alıyor. İslâm şehirlerinin hepsi böyledir.

Sabahleyin erkenden Hasankeyf’deyiz. Puslu ve soğuk bir hava. Ama elbette Doğu’nun kendine has büyüsü, her türlü görünür sıkıntıları ortadan kaldırıyor. Zeynel Bey Türbesi’ni uzaktan izleyerek, Dicle nehrinin kenarından Kale’ye doğru tırmanıyoruz. Artuklular, zamanın en muhkem şehirlerinden olan Hısn-ı Keyfâ’yı burada inşa etmişler. şimdilerde birkaç yıkıntı halini alsa da, Hasankeyf, bir zamanlar ne muhteşem bir İslâm şehri olduğunu fısıldıyor bizlere. Ama günümüze pek bir şey kaldığını söyleyemiyoruz maalesef.

Ilısu Barajı’nın inşa edilecek olması sebebiyle, Hasankeyf, bütün Türkiye’nin gündeminde uzun süredir. “Hasankeyf’e sadakat” yürüyüşleri yapılıyor. “Hasankeyf yok olmasın” deniliyor. Oysa Hasankeyf, çoktan yok olmuş bile. Tam bir harabeye dönen şehri korumak için çırpınmak, saygı duyulacak bir anlayış belki. Ancak o tren çoktan kalkmış.

Hasankeyf adının, ‘Hasan’ın keyif yaptığı yer’ şeklinde ilginç bir hikâyesi olduğunu öğreniyoruz ayrılmadan. Bunu bize, meccânen rehberlik yapan bir Hasankeyfli çocuk anlatıyor. “Siz de keyfedersiniz inşaallah” diyerek...

II. ‘Medeniyetler beşiği Midyat’. Böyle yazıyor şehrin meydanında. Anadolu’da o kadar çok medeniyet kurulmuş, o kadar çok tarihi dönem medeniyet olarak adlandırılmış ve o kadar Anadolu şehri kendini aynı vasıfla tanımlıyor ki, Midyat ilk başta çok iddiasız görünüyor gözümüze. Ama şehrin eski kısmına doğru çıkıp da, etrafı güzelce seyredebileceğimiz bir yere gelince, Midyat’ın gerçekten muhteşem bir şehir olduğunu anlıyoruz.

Midyat, camiden çok kiliselerin boy gösterdiği bir şehir. Kendisi ünlü, sokakları şenlikli, turisti bol... Taş sokakları adımlarken adım başı kiliseye ve Süryani konaklarına rastlarken, ister istemez, Müslümanlarla Hıristiyanların, Müslümanlarla Yahudilere oranla daha barış içinde yaşayabildiklerini görüyor insan.

III. Keyifli, yeşillikler ve tepeler eşliğinde sürdürülen bir buçuk saatlik bir yolculuğun ardından Mardin...

Bir dağın yamacına kurulmuş, önündeki ovaya doğru ayaklarını uzatmış, gerçekten büyüleyici bir şehir Mardin. Ulucamii ile, şehidiye Camii ile, hanları, kervansarayları, medreseleri, kiliseleri, Süryanileri, Arapları, Yahudileri, Türkleri ve Kürtleriyle...

Mardin’de, Kırklar Kilisesi’ne yakın şirin bir taşra otelinde kaldık. Burası bir ‘esnaf oteli’ imiş bilenlerin anlattığına göre. Otelin penceresinden Mardin ovası, Ulucami’nin heybetli minaresi, taş konaklar ve masmavi bir gökyüzü görünüyor.

Deyruzzaferân Manastırı’na da uzandık son gün. Ancak tam ayin gününe denk gelmemiz sebebiyle manastırın içini görmemiz mümkün olmadı. Dışarıdan bakışla bile ihtişamı büyüleyici olan manastır, bölgenin en önemli Süryani mabetlerinden biri olarak biliniyor.

Türkiye’de daha çok Mardin ve çevresinde yaşayan Süryaniler, Ortodoks Hıristiyanlığın bir mezhebi. Kudüs, Antakya, İskenderiye, İstanbul (Fener), Moskova gibi belli-başlı patrikliklerce temsil edilen Ortodoksluğun, Süryani kolunun merkezi Antakya Patrikliği.

Antakya Patriği Ignatius Mor Sakka İvas, halen şam’da ikamet ediyor. Süryani Kilisesi, kendisinin uhdesi altında. Türkiye’deki manastırların kutsal merkezi Mardin’deki Tûr Abdin bölgesi. Tûr Abdin, metropolitler tarafından yönetiliyor.

IV. Ve gezimizin son durağı, Diyarbakır’dayız.

Ya da benim söylemeyi çok sevdiğim şekilde: Diyarbekir’de.

Uzun zamandır görmek istediğim, bir türlü denk düşüremediğim bir şehir burası. Özellikle de Suriçi Diyarbekir.

Ulucami ve çevresinden başlıyoruz gezimize. Bütün kalabalıklığına ve düzensizliğine rağmen, şehir hâlâ canlı, hâlâ nefes alıyor. İslâm şehirlerinin hepsi böyledir. Üzerinde o anda sergilenen arızî siyasal / sosyal / ekonomik müsamereleri görmezseniz, şehrin kendisinde bir de asıl bünye bulunduğunu fark edersiniz. şehir o demektir işte. Her gelenin bir şey eklediği, oyuncular sahneden çekilip gittikten sonra bile kalandır o bünye. Diyarbekir’de bunu gördüm ben. Ve de çok sevindim görebildiğime. Yüz yıl öncesini düşündüm. Ve yüz yıl sonrasını. Ve hiç kimsenin bu muhteşem şehri sahiplenmeye hakkının olmadığını...

Havaalanına geçmeden önceki son şehir turlarımızdan birinde, Melek Ahmet Paşa Camii’nin karşısındaki ara sokaklardan birinde, bir Katolik bir de Protestan kilisesi bulduk. Katolik olanı kapalı görünce, mecburen Protestan’la idare ettik.

Hiç kiliseye benzemeyen bir yerdi burası. Modern, adeta bir konferans salonu havasında dizayn edilmiş. Mardinli bir ‘papaz’ bize ‘İsa’yı buluş’ öyküsünü anlattı:

Müslümanmış önceleri. Ama mutluluğu bulamamış. Ateist olmuş. Sonra tekrar İslâm’a dönmüş. İlahiyat okumuş. Fakat sorularına cevap bulamayınca, yeniden ateist olmuş. Sonra ‘tesadüfen’ dinlediği Hıristiyan ilahiyatına merak sarmış. Ve Hıristiyan olmuş. “Burada mutluyum” dedi. Ben de “Ya burada da canınız sıkılırsa?” diye sordum. Gülümsedi. Direkt bir cevap vermek yerine “Hey Gâvur, Anlatsana...” adlı bir kitapçık hediye etti bana. ‘Gâvur’, yani Hıristiyan bir din adamı, Hıristiyanlığa yöneltilen eleştirileri kendince cevaplıyordu kitapçıkta.

Böylece ayrıldık Diyarbekir’den. İşte ben de, bir Müslüman olarak anlattım gördüklerimi size.

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Taha Kılınç

1980 doğumlu. Kartal Anadolu İmam-Hatip Lisesi ve İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ni bitirdikten sonra, basın-yayın hayatına atıldı. Yayımlanmış 7 kitabı bulunuyor. Halen bir ulusal gazetenin dış haberler müdürlüğü görevini yürütüyor. Kendisine cennet bileti olmaları için dua ettiği iki kız babası. ...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Sahra-yı Kebir`i Nasıl Geçtim
Sahra-yı Kebir`i Nasıl Geçtim
Yorularak okunacak 500 kü...
"Erbakan da Aramızda Allahu Ekber…"
Önce tekbirler yükseldi k...
Kağıt Kokulu Yıllar
Kağıt Kokulu Yıllar
Dergimizin dosya konusunu...
Antigone
Antigone
Herhâlde tragedyanın başa...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431318

Bagamoyo Afrika... 4919179

Kasım Sayımız Çıktı! 3490751

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1187329

Bkz: Doğu Türkistan 421102

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287487

10 Soruda Sen Kimsin? 275895

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS