Şam, Bağdat, Beyrut ve San’a’dan ibaret dört Arap başkentinin İran’ın kontrolü altına girmesinin ardından Ortadoğu’da Şii hilali kaygısı had safhada. Özellikle Körfez ülkelerinin tedirginliği çok daha belirgin bir hal almış durumda. Bunu, söz konusu ülkelerin silahlanmaya ayırdıkları devasa bütçelerden okumak mümkün.
IHS adlı uluslararası ekonomi araştırma ve analiz kurumunun raporuna göre, İran’ın Ortadoğu’da artan nüfuzundan endişe duyan Körfez ülkelerinden Suudi Arabistan, 2014’te silah ithalatı için ayırdığı bütçeyi bir önceki yıla göre tam yüzde 54 artırarak 6.5 milyar dolara çıkardı. Suudi Arabistan bu rakamla silah ithalatına 5.8 milyar dolar harcayan Hindistan’ı geride bıraktı.
IHS’nın raporunu hazırlayan editör Ben Moores, İran’ın bölgede artan nüfuzunun yanı sıra Suudi Arabistan’ın silah ve savunma sistemlerini geliştirmek konusunda hırslı davranmasından dolayı bölgede mezhepçiliğin artacağını ve çatışmaların daha da büyüyeceğini belirttikten sonra ekliyor; “Hepimiz Ortadoğu’da bir fırtına bekliyoruz.”
Uluslararası siyasi analizlerdeki beklentiler hemen hemen bu yönde. DAİŞ gitse de Ortadoğu’da yakın zamanda suların durulması öyle kolay gözükmüyor. İran’ın Şii yayılmacılığına karşı Körfez’deki sünni ülkelerin bunun önüne geçebilmek adına gerçekleştirdikleri atraksiyonlar merakla bekleniyor.