18.08.2014 13:53

Genç Haber Merkezi

16776

Bilal Nezih

Okuma serüveni kişiseldir… Herkes, kendi listesini kendisi yapar fakat ortak bir zevk de mümkündür. Öyle ki, kimi kitaplar zamana direnir, asırlarca yaşamayı başarır. Kimi ise kendi devrinde fazlasıyla popüler olmasına rağmen sonraki nesiller tarafından hatırlanmaz. Hatırlanması da mümkün değildir çünkü, kendi güncelinin dar çerçevesi içinde kalmış, zamanı aşamamıştır. Bu bağlamda, Türk Edebiyatı’nda zamanını aşmış romanlar vardır ve bunları herkesin okuması gerektiği söylenir. İşte bu romanlardan, 7 romancının 15 eserini sizlerle paylaşıyoruz.

1) Peyami Safa/Yalnızız, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Fatih-Harbiye

Peyami Safa’nın şüphesiz her romanı ayrı güzel ve bu listeye geride kalanların da her biri girebilecek kalitede… Fakat biz, en derinlikli romanı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, bir dönemin boy aynası Fatih Harbiye ve insana dair çok şeyi bulabileceğiniz Yalnızız’ı seçtik…

2) Tarık Buğra/Küçük Ağa, Yağmur Beklerken, Osmancık

Tarık Buğra, Cumhuriyet döneminin en velud romancılarının başındadır sanırım… Küçük Ağa, Milli Mücadele’nin milletin gözünden görülüşüdür. Yağmur Beklerken Serbest Fırka dönemini anlatır… Osmancık ise Osmanlı Devleti’nin kuruluşuna apayrı bir pencere aralar.

3) Ahmet Hamdi Tanpınar/Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Huzur

Hem şair hem deneme yazarı hem hikâye hem de roman… Üstelik her birinde zamanını aşan, klasik sayılacak eserler… Üstüne üstlük hem üniversitede hocalık yaparak yeni nesillere birçok değerli isim kazandırmış, hem de meclise girerek milletvekilliği yapmış… Tanpınar, şüphesiz Türk Edebiyatı’nın en büyük dâhilerinden…

4) Sabahattin Ali/Kürk Mantolu Madonna, Kuyucaklı Yusuf

Sabahattin Ali deyince çoğu okur siyasi görüşlerine takılıp kalır. Fakat yaşadığı dönemi onun gibi ayrıntılarıyla tahlil edebilmiş bir başka yazar daha yoktur… Kuyucaklı Yusuf, keskin bir gerçekçilikle taşra hayatına ayna tutar. Kürk Mantolu Madonna ise, bir insanın kayboluşunun hikâyesidir.

5) Yakup Kadri Karaosmanoğlu/Yaban, Kiralık Konak

Türkiye’de aydın ve halk arasındaki kopukluğu daha iyi tahlil edebilen bir roman var mıdır bilinmez Yaban’dan başka… Kiralık Konak ise, yine bir yanlış batılılaşma eleştirisidir.

6) Orhan Pamuk/Kara Kitap, Cevdet Bey ve Oğulları

Orhan Pamuk’un da siyasi söylemleri edebiyatçılığının önüne geçmiştir. Fakat batı standartlarında bir romancı olduğu su götürmezdir. Kara Kitap için “bir doğulunun yazdığı batılı roman” denir. Cevdet Bey ve Oğulları ise iki nesil arasındaki kopukluğun resmidir.

7) Oğuz Atay/Tutunamayanlar

Oğuz Atay ise popülizmin kurbanı olmuş bir yazardır… Çok okunur fakat az anlaşılır. Zaten okuyanların büyük çoğunluğu anlaşılmaz bulur yahut anlayanlar aşık olur. Algı kapılarınız açıkken okumanız tavsiye edilir.