Ashâbın, Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e olan tâzîm, hürmet, edeb ve muhabbetini ifâde eden sayısız misallerden biri de şöyledir:
Hâlid bin Velid -radıyallâhu anh-, müslüman bir aşîretin yanından geçerken, aşîret reisi ondan Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’i anlatmasını istedi. Hâlid bin Velid -radıyallâhu anh- ise:
“–O’nu anlatamam.” dedi. Reis:
“–Anlayabildiğin kadarını anlat.” deyince Hazret-i Hâlid şu karşılığı verdi:
“–Sana şu kadarını söyleyeyim ki; gönderilen, gönderenin kadrince olur. Gönderen, kâinâtın Hâlıkı (Yaratıcısı) olduğuna göre, gönderilenin şânını var sen hesâb et!..” (bk. Münâvî, V, 92; Kastalânî, Mevâhib-i Ledünniyye Tercümesi, İstanbul 1984, s. 417.)