Allah’ın vekili olabilmek gibi kutlu bir hedefimiz de var bizim, hem de hiç bitmeyecek bir hedef. Yani Allah’ın halifesi olmak, Allah’ın ölçülerinin tertemiz temsilcileri hâline gelmek, en güzel ahlakla ahlaklanmak…
Önümüzde seçimler var. Binlerce kişi seçilmek istedikleri partiden aday adayı oldu. Hepsinin arzusu ve hedefi önce aday olmak sonra da millet vekili olmak. Peki bu binlerce kişinin haricinde kalan insanlar, yani bizler için başka hedef yok mu, başka vekillik imkanı var mı? Elbette var. Hepimizin aday adayı olduğu bir vekillik bu aslında. Kimimiz farkındayız kimimiz değil. Nedir o? Bakara Sûresi’nin 124. ayetinde şöyle buyuruyor Rabbimiz: “Bir zaman Rabbi İbrahim’i birtakım emirlerle (kelimelerle) sınamış, İbrahim onların hepsini yerine getirmiş de Rabbi şöyle buyurmuştu: “Ben seni insanlara önder yapacağım.” İbrahim de, “Soyumdan da (önderler yap, ya Rabbi!)” demişti. Bunun üzerine Rabbi, “Benim ahdim (verdiğim söz) zalimleri kapsamaz” demişti.”
Ayette geçen ifadenin orjinali şöyle: İnnî câiluke lin nâsi imâmâ (Seni insanlara önder yapacağım, vekil kılacağım.) Demek ki sadece milletvekili olmak değil hedef. Allah’ın vekili olabilmek gibi kutlu bir hedefimiz de var bizim, hem de hiç bitmeyecek bir hedef. Yani Allah’ın halifesi olmak, Allah’ın ölçülerinin tertemiz temsilcileri hâline gelmek, en güzel ahlakla ahlaklanmak… Yani her şartta, her durumda adaletle, merhametle, sevgiyle muamelede bulunmak.. Hepimiz buna adayız. Bu uğurda mücadele ediyoruz, etmemiz gerekiyor.
Dilerim, Hz. İbrahim gibi şu dünya imtihanlarını Rabbimizin razı olacağı şekilde geçeriz de o kutlu vekillikten hisseler alabiliriz. Zor değil, kolay da değil. Yeter ki ayetin sonunda bahsedilen “zulmedenler” sınıfına girmemeye çalışalım. Ne kendimize zulmedelim, ne de bir başka varlığa.. Ardından da başımıza gelen her olayı iman ve sâlih amel dairesinde kalarak atlatmaya çalışalım. Sonra bakarsınız bize de o kutlu vekillikten hisseler düşer, kim bilir? “Çalışanlar böylesi için çalışsınlar!” (Saffat, 61)