Bir padişah, bir gün yaşlı bir şeyhe:
"Dile benden ne dilersen" der.
O da padişaha şöyle cevap verir:
"Ey padişah, bana böyle bir teklifte bulunmaya utanmıyor musun? Padişah oldum diye böyle gururla konuşma! Hele merteben biraz daha yükselsin de öyle konuş. Zira benim iki kölem var, onlar çok zayıf ve basit kimseler oldukları halde her gün senin gibilerine hükmedip emrederler?" der.
Bu cümleleri duyan padişahın nefsi kabarır ve öfkesinin şiddetinden şeyhe:
"Ey Şeyh sen ne söylediğinin farkında mısın? Bu sözlerinin ne anlama geldiğini biliyor musun? Hem sana kötü bir şey mi teklif ettim ki, böyle konuşmaya cür’et ediyorsun. Söyle bakalım, kimmiş bana emredip hükmedecek kimseler ?" der.
Padişahı test etmek ve zayıf taraflarını ona göstermek isteyen şeyh gülerek cevap verir:
"Sana emreden ve hükmeden kölelerimden biri, az önce seni kızdıran öfkendir. Diğeri ise şehvettir."