27.08.2013 10:34

Genel

3688

A. Tekin ESER

Çokça eğlendiğimiz ve istifade ettiğimizi düşündüğümüz bir Genç buluşması daha böylece gerçekleşmiş oldu. Umarım ulu çınar Osmanlı’nın GENÇlik yıllarını yaşadığı Bursa, bizim için de ebedi gençlik yolunda önemli bir durak olmuştur.

Bu yazıyı sizlere Cumalıkızlık köyünden yazmak isterdim. Ulucamiisiyle, Yeşil türbesiyle, hanlarıyla, hamamlarıyla buram buram tarih kokan Bursa’nın belki de en canlı tarihî minyatür köyü Cumalıkızık’tan. Vazgeçilmez kahvaltılarıyla ­ki bu buluşmada bizzat test edilmiştir­ tanıştığımız bu köyümüzden size yazmak şerefine, bir coşku hezeyanından olsa gerek, nail olamadım. Ama ziyanı yok. Geç olsun güç olmasın. Yediğimiz içtiğimiz bizim olsun, gördüğümüz güzelliklerden bahsedelim. Öncelikle bu buluşmanın sadece Cumalıkızlık köyüyle sınırlı kalmadığını belirtmemizde fayda var. Güzel bir haftasonu tadında geçen ve bolca faidelendiğimiz bu buluşmamızda Bursa’nın bir çok yerinde bulunduk ve organize olduk. İlk olarak, buluşmamızın bu ayağındaki flaş isim Adil Tanış, nam-ı diğer yaralıkuşun gösterdiği performans ve ortaya koyduğu gayretler için kendisine minnet borçlu olduğumuzu belirtmekte fayda var. Her organizasyon kardeşliğinin bir fedaisi olması gerçeğinden hareketle yaralıkuşun bu fedailik görevinden yüzakıyla geçer not aldığını söyleyelim. Sadece yaralıkuş mu? Hayır bir çok isim vardı bu organize kardeşliğin ’kardeşliğini’ yürüten. Kimler yoktu ki? Halis Musa, Ubeyde, Abdullah Emre, Selman, Cihat, Ertuğrul, Sami Yaylalı ve ilk defa katılan Mehmet Ali Arıcı ve Murat Küçükçifci gibi farklı bölgelerden birsürü genç sima...

Peki neler yapıldı?

Bu isim zenginliği çerçevesinde bir çok fikir alış verişi oldu, Genç dergisinin gelecekteki açılımları üzerine konuşuldu ve yeni projeler tartışıldı. Anladık ki Lütfi abi ikinci bir Tüsiad olma yolunda hızla ilerliyor :-) Ancak karşıt fikirlerde yok değildi bu tartışmalarda. Mesela Lütfi abinin kültür merkezi projesine karşın Sami Yaylalı’nın popüler kültür merkezi projesi. Gibi :).

Bütün bunların yanında, herkesin dergiye zengin ve sağlam bir duruş kazandırma üzerine ortaya koydukları fikirlerinden ve yapılan faaliyetlerden, hizmetlerden dem vuruldu. Ve görülen, dergi adına az şey de yapılmıyor. Öyle ki bu tartışmalarda çokça fikir beyan eden Halis Musa kardeşimizi ertesi gün Ahmet Taşgetiren abimizin “Genç Türkiye Tasavvuru” konulu konferansında elinde mikrofon sunuculuk yaparken gördük. (Diyorum ya organize kardeşliği, yalan yok vallahi :-) ) Taşgetiren hocamız ise verdiği bu konferansta, günümüz gençlik problemleri ve çözümleri üzerine bir çok özgün açıklama getirerek ’dertli bir gençlik’ oluşturma yolunda bizlere ilham kaynağı oldu. Kendisinden Allah razı olsun.

Ezcümle, çokça eğlendiğimiz ve istifade ettiğimizi düşündüğümüz bir Genç buluşması daha böylece gerçekleşmiş oldu. Umarım ulu çınar Osmanlı’nın GENÇlik yıllarını yaşadığı Bursa, bizim için de ebedi gençlik yolunda önemli bir durak olmuştur. Vesselam.