A. Yasin Demirci
Siyasi duvar yazıları bir zamanlar ülkemizde gençlik hareketlerinin yoğun olduğu yıllarda bir kesimin kullandığı mücadele araçlarından biriydi. Gençliğin apolitikleşmesine paralel olarak şimdilerde modasını kaybetmiş gözüküyor. Ortadoğu’nun aynası Lübnan’da ise bu mücadele tarzı (!) hala canlılığını koruyor.
Dünya üzerinde farklı din, etnik yapı, mezhep ve cemaatleri barında başka ülkelerde vardır elbette. Ancak bu anlamda Lübnan gibisinin olmadığı herkesin malumu. Bu zenginlik tabiatıyla hareketli bir siyasi arena demek. Siyaset arenası dünyanın hiçbir ülkesinde olmadığı kadar hareketli ve canlı olunca Lübnan halkının gazetesi olarak nitelendirilen duvarlar da o kadar renkli sloganlarla dolu oluyor.
Siyasi arenanada olduğu gibi Lübnan duvarlarının hakimi de Hizbullah. Örgütün lideri Hasan Nasrallah’ın fotoğrafları ve onu methedici sloganları kimi bölgelerde daha yoğun ama genelde Lübnan’ın hemen her yerinde görmek mümkün. “Adam gibi adam”, “Şereflilerin en şereflisi”, “Yeryüzü şahit olsun ki bizler adam gibi adamız” gibi.
Lübnan eski Cumhurbaşkanı Emil Lahud için ilginç bir benzetme yine duvarlardan: “Ey Dağ Rüzgar Seni Sarsamaz”. Suriye yanlıların astıkları Beşşar Esad fotoğrafının altında ise “Lübnan direnişin aslanına selam olsun” gibi ibareleri görmek mümkün.
ABD ve İsrail, Lübnan duvar gazetelerinin gündemine en çok taşınanlar arasında yer alıyor. Onlardan birinde Bush, Condoleezza Rice ve Ehud Olmert’in resimlerinin altında şu ifadeler yer alıyor: “Kan Dökücüler”
Lübnan siyasetinde tansiyonun yükselmesiyle duvar yazılarının dili de o oranda keskinleşiyor elbette.
Bir tarafta veciz sloganlar diğer tarafta boy boy siyasi liderlerin fotoğraflarıyla Lübnan sokaklarındaki duvarlar gerçekten bir “halk gazetesi” yakıştırmasını hak ediyor.