20.06.2013 15:52

Psikolojik Danışman

3955

Özgül Bozkuş

Soru: Üniversitede okuyorum. Okula geldiğimde çok sıcak arkadaşlık ilişkileriyle karşılaştım. Bu sıcaklık bir süre devam etti. Sadece birkaç kişi ile yakın arkadaşlık kurdum. Basit nedenlerden dolayı iki arkadaşımı da kaybettim, aşırı mutsuzum. Benim bu konuda problemli olduğumu söylediler. İnsanın güvenebileceği tek kişinin olması problem mi? Ben nasıl sıcak arkadaşlık ilişkileri kurabilirim?

Cevap: Arkadaşlık ilişkileri temelde ortak paydaları paylaşmaya dayanır. Bu bazen yol arkadaşlığı, bazen tatil arkadaşlığı, bazen de evliliğe kadar götüren hayat arkadaşlığıdır. Sizin ortak paydanız aynı okul veya aynı bölümde olmak. İlk karşılaşmalar kalabalık ortamlar bire bir paylaşımları gerektirmediği için yüzeysel konuşmalara dayalı sıcak ve enerjik ortamlardır. Sonraları gittikçe daralan ama özde genişleyen sayısı az olsa da kaliteli zamanın paylaşımına dayalı, belki de dostluklara götürecek arkadaşlıklar başlar. Sizin probleminiz bu noktada oluşmuş. Bire bir ilişkileri seven, verdiğiniz kadar almayı isteyen özelliğiniz, sürekli beklenti içinde olmanıza neden olur. Verdiğini alamayan kişiler, beklentileri sonuçsuz kaldığı için karşı tarafın sevilmediğini, önemsenmediğini ve kullanıldığını zanneder. Bu duygular içinizde kızgınlık ve öfkeye neden olduğundan karşıdaki insana karşı ya saldırgan ya da sessiz kalarak tepkili olmaya götürür. Yaşadıklarınızı bu gözle değerlendirirseniz hatanızın arkadaşlık ilişkileri kurmaktan ziyade düşüncede yanlış temellere dayandığını görebilirsiniz. Yapmanız gereken düşüncelerinizi yeniden düzenlemek ve bunları davranışa yöneltmek. Samimi arkadaşlıklar için,

- Ortak paydalarınızın fazla olmasına özen gösterin.

- Verici olma noktasında o insan kazanabilmek niyetiyle değil, içinizden geldiği için vermeye gayret edin. Bu tür vericiliklerin maddi paylaşımlardan ziyade problem çözmesine yardımcı olma sıkıntılarında destek olma ve ihtiyacı anında yanında bulunma gibi manevi konulara yönelik olmasına gayret edin.

- Arkadaşlarınızla olan problemleri başkaları ile paylaşmak yerine sorunu yaşadığınız arkadaşla paylaşın. Konuşurken “ben haklıyım, sen haksızsın, beni çok üzdün” gibi ifadelerle başlayan suçlayıcı cümleler yerine olayı ve olayda hissettiğiniz “kaygılandım, üzüldüm” gibi sadece duygularınızı anlatan ifadeler kullanın.

- Arkadaşlık bir değerdir, bu değeri kazanmak veya bu değeri kazandırmak için harcanan emekte fedakarlığın yerinin çok büyük olduğunu asla unutmayın. Fedakarlık derken kişiliğinizi zedeleyecek değerleri feda etmek anlamında değil, o değeri kazanmak için gerekenleri yapmak anlamında kullanın.

- Arkadaşlığın oluşumunda zamanın önemli bir yeri olduğunu belki de uzun yıllar bu fedakarlığı zamana yaymak gerektiğini bilmeniz problemler yaşandığında “ben elimden geleni yaptım, bu kadar sabrettim” yerine daha çok yol kat etmem gerekir ve hoşgörülü olmalıyım düşüncesi samimi arkadaşlıkları kazanmanıza yardımcı olur.

Unutmamak gerekir ki, sizin iyi niyetinizi, sabrınızı, hoşgörünüzü zorlayan, kendi menfaatlerini üst planda tutan kişilerle de uzun süre arkadaşlık kurma çabası içinde olabilirsiniz. Ayırmanız gereken tek nokta, bu değerlerin karşıdaki insanda da olup olmadığı konusuna bakmanız. Yaşadığınız sorunlarda desteğini görmediğiniz “iyi gün dostu” dediğimiz arkadaşlıklar için zaman harcamamak sizin elinizde. Arkadaşlık tercihi yapmak ve yanlış bir arkadaşla karşılaştığınızda yerine yeni insanları koyabilmek için sayı olarak da çoğunluk gerekir. Sizin yaptığınız bir iki kişi ile sınırlı tutmak ve sınırlı tuttuğunuz kişilerde doğru tespitler yapmadan yakın ilişki içerisine girmek sosyal ilişkilerinizdeki başarısızlığınızın göstergesi. Akıl, iman ve duygu size doğru kullanıldığında size en doğru arkadaşlıkları getirecektir. Unutmayın insan, yalnızdır ama yalnız yaşayamaz. Selamlar.