
İstisnalar hariç, nizam-intizam, tertip ve düzen, başarının en önemli sırlarından kabul edilmiştir. Bu vasıfların olmadığı yerde başarı ve zaferden bahsetmek mümkün değildir. Güçlü ve muzaffer ordular iyice incelendiğinde, onların hem inanç yönünden kuvvetli, hem de maddi olarak donanımlı oldukları, disiplin ve intizamdan asla taviz vermedikleri göze çarpar.
Ayrıca güçlü orduların disiplinli ve intizamlı hallerine sadece savaş meydanlarında değil, hayatın diğer safhalarında da rastlanır. Hatta bu hal onların ibadet hayatlarında bile kendisini gösterir.
Nitekim Avrupalı bir elçi, Macaristan ovalarında Cuma molası veren Osmanlı askerlerinin haşyet içinde cuma namazı kılmasını seyrettikten sonra hayretler içinde kalıp:
“Muntazam saflar halinde dizilen 50 bin kişi, imamın bir nidası ile el bağlıyor ve durup bir tek vücût haline geliyorlar. Sonra yine bir tek nida ile 50 bin kişi birden Allah`ın huzurunda secdeye kapanıyorlar. Böyle dev bir kitle karşısında Hıristiyan orduları nasıl tutunabilir?” diye düşüncelerini ifade etmekten kendisini alamamıştır. (Ersöz, Ahmet; Eğitimde Depremli Yıllar, İst./1993, s. 70)