27.05.2013 03:33

Genel

6332

Alkolün etkilerini inceleyen psikiyatristler içkinin beyindeki mutluluk salgılayan bölümü yanıltarak sahte bir rahatlık hissi verdiğini, içen kişinin bunu hissedebilmek için sürekli alkol almaya muhtaç hale geldiğini belirtiyorlar.

Yeni bir araştırmaya göre, az miktarda da olsa günlük içki tüketimi beyinde hafıza ve öğrenme konusunda merkez sayılan hippocampus bölgesindeki hücrelerin gelişimini % 40 oranında engelliyor.

Megan Anderson ve psikoloji profesörü Tracey J. Shors, Finlandiya’da bulunan Jyvaskyla Üniversitesi ile ortak olarak yürüttükleri söz konusu araştırma için Amerika dahil birçok ülkede sürücüler için en alt içki limiti olarak belirlenen alkol seviyesinin yetişkin bir insan beyninde nasıl etki gösterdiğini incelediler.

M. Anderson’a göre, az miktarda alınan içki kişi farkında olmadan artar ve bağımlılık oluşur. Bu miktar tek başına beyin yapısını bozmaya yeterli olmasa da devamlı tüketildiğinde nöronlarla birleşerek beyindeki öğrenme faaliyetlerini düzenleyen yeni hücreler meydana getiremiyor. Bunun sonucunda da kişi daha önceden bilmediği bir yeri ya da yeni bir bilgiyi kavrayıp beynine yerleştiremiyor ve beynin bu şekilde dumura uğrama süreci kesinlikle fark edilemiyor.

Araştırma verilerini yorumlayan araştırmacılar, alkolün insan sağlığı için bilinenden daha büyük zararları olduğunu belirterek noktayı koydular. İşte ‘çoğu sarhoş edenin azı da haramdır ‘ hadisinin bilimsel ispatı.

“Peki neden işten dönünce beni rahatlatan bir tek atmak haram olsun, sarhoş olup gidip adam öldürüyor değilim ya. Rahman olan Rabbimiz niçin insana azıcık mutluluğu çok görüyor ve haram ediyor?” şeklinde düşünenler olabiliyor.

Alkolün etkilerini inceleyen psikiyatristler içkinin beyindeki mutluluk salgılayan bölümü yanıltarak sahte bir rahatlık hissi verdiğini, içen kişinin bunu hissedebilmek için sürekli alkol almaya muhtaç hale geldiğini belirtiyorlar. Dolayısıyla N. Tarhan hocanın da sürekli vurguladığı gibi alkol ve uyuşturucu gibi maddelerin verdiği mutluluk hissi hak edilmeden elde edilmiştir. İnsan belli zorluklara katlanarak, sabrederek ve çözüm bularak ulaştığı yerlerde ruhen huzur bulabilir. İnsan olarak yaratılmanın asaleti, kısa bir sure mutluluk için bir maddenin bağımlısı olmayı kaldıramaz. Yaratan bize bunu layık görmüyor.

Anneannemin dilinden hiç düşmeyen duasını zamanla daha iyi anlıyorum: “Allah şeytana uydurup düşmana güldürmesin.”

(24 Ekim 2012, Science Daily, Rutgers Üniversitesi, M.L. Anderson, M.S. Nokia, K.P. Govindaraju, T.J. Shors)