
Kitap yasaklamak; katilliktir.
Yazarlık, düşüncelere elbiseler giydirmektir. Fikir, mürekkeple buluşunca zahir olur, insan içine çıkar. Tersten düşünürsek; kelimelere anlam kazandırmaktır yazmak, elbiselerin içerilerine ruh üflemektir. Onlara suret kazandırmaktır.
Nasıl ki her elbise yakışmazsa insana, her kalıp ya da her kelime en uygunu olmayabilir düşünceye. Velhasıl, düşünceler de insanlar gibidir, yaşarlar, görünürler ve gün gelir geçerliklerini yitirirler.
Kitaplar, düşüncelerin en aktif yayılma alanıdır. Bugüne değin, fikirlerin, entelektüel hayatın simgeleri olmuşlardır. Kitaplar, düşüncelerden müteşekkildir.
Her insanın yaşama hakkı vardır değil mi? Sırf yaratılmış olmak, bu hakkı elinde bulundurmaya sebeptir. Ve bu hakkı elinden almaya kalkışacak olan kişiyi “katil” diye nitelendirir, bir insanın canına kastedeni bütün insanlığın canına kastetmiş sayarız değil mi?
Kitap yasaklamak da böyledir işte. Bir düşüncenin önüne geçmeye çalışmaktır, fikirleri öldürmeye çalışmaktır. “Ben fikirlerine fikirlerimle karşı koyamadım, tahakkümle yok etmeye çalışıyorum” demektir. Tahakkümün olduğu yerden ise nefret yükselir. Fikirlere karşı fikirlerle mukabele edilmelidir.
Geçtiğimiz aylarda gelen haberlerle şaşırmıştık. Benim neslimde çoğu kişinin küçükken severek okuduğu ve belki sonunda gözyaşlarına hâkim olamadığı Şeker Portakalı kitabı, “ahlaka mugayir kısımları” olduğu gerekçesiyle yasaklanmaya çalışılmıştı. Şaşırdım, çünkü aynı kitabı ben de okudum. Şaşırdım, çünkü kitap yasaklamanın manasızlığını ve hatta zararını tekmil beşerin anladığını sanıyordum.
Ocak ayında ise John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar isimli kitabının “Kitapları İnceleme Komisyonu” tarafından yasaklanması gündeme geldi. Sebebi de yalnızca bir vatandaş tarafından “ahlaka mugayir kısımları” olduğunun tespit edilmesi… Şeker Portakalı’nı okuyalı çok olmuştu, belki unutmuşumdur dedim de Fareler ve İnsanlar’ı nasıl unutabilirdim? Çok değil, iki sene oldu okuyalı. Ve dün gibi hatırlıyorum; sonunda gözlerim yaşarmıştı. Kalbi taşlaşmamış hangi insanın yüreği acımadı ki Lenny’nin akıbetinde? Kaç kişi dostluğu Fareler ve İnsanlar kitabında olduğundan daha “gerçek” yaşayabildi? Şimdi o gerçekliği yıkmaya kalkışıyorlar. Haberi okuduktan sonra dostluğu yok etmeye çalışıyorlar diye düşündüm. Bu bir katilliktir dedim kendime… Kitap yasaklamak; katilliktir.