• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • Okur - Gezer
  • Kapıldım Seline Gidiyorum...

Kapıldım Seline Gidiyorum...

09.12.2012 01:27
Okur - Gezer
4914
Sami Yaylalı

Ecdad: “Derenin bir kez olsun geçtiğini bildiğin yere ev yapma!” diyordu. Biz evi bırakın, ev üstüne kaç ev daha yaptık dere yataklarına. Dere yatağı olduğunu bilmiyor muyduk? Hayır, elbette ki biliyorduk. Ama işimize gelmedi. Sonra? Sonrası yok, olan oldu. Şimdi çık çıkabilirsen işin içinden.

üphesiz âlem mükemmel işleyen bir düzen ile yaratıldı, bizler yani Âdemoğulları da öyle bir yaratılışın eseriyiz. Âlemden farkımız irademiz. Bu iradeyle âlemi kendi çıkarımıza yontuyoruz. Rızkını karşılayacak kadar yontmaya kimsenin bir şey dediği yok, zaten âlem üzerinde Rabbimizin tekvin sıfatı onun koyduğu nizamda tecelli ediyor. Biz kulların bu nizamı bozma girişimi ise başımıza afetleri getiriyor. Bu afetlerden kim etkileniyor derseniz, sadece suçlular etkilenmiyor, suçsuzlar da etkileniyor elbette. Çünkü bir beldeye gazap geldi mi ayrım yoktur. Orada bulunan herkes orada olanlardan sorumludur. Öyle ki yaşanan gelişmeler bir turnosal kâğıdı gibi herkesin hatasını gün yüzüne çıkarıyor ve hatta yüzüne çarpıyor. Bu takdire şükürle, sabırla, ibretle, edeple, tevekkülle, tövbe ile karşılık verebilirsek kurtuluşa ermemiz için kapılar açılıyor, aksi takdirde ise isyan bayrağını çekmişliğimizle kalmayıp başımıza zahiri felaketten daha büyüğünü getiriyoruz da, bunun da pek farkında olamıyoruz.

İsyan, öfkeyle intikam duygusuyla yoğrulunca kulu şirazeden çıkarıyor. Elbette isyanın da öncesinde nisyan var. Unuttuğumuz çok şey var. Ders almadığımız, söz dinlemediğimiz, laf anlamadığımız çok şey var. Kendi elimizle tahrip ettiğimiz ve bunun karşılığında da bedel ödediğimiz coğrafya burası, yani Anadolu.

Anadolu, jeopolitik konumuyla gelmiş geçmiş birçok ülkenin asırlardır hayallerini süsledi. Bin yıla yakın süredir de bizim sahiplendiğimiz bir coğrafya. Fakat son yüz yılda hırpalandığı kadar hiç hırpalanmamıştı. Ecdadımızın sözleri de kulağımızdan çıkmış olacak ki hiç kimseyi dinlemeden uzun emellere daldık. Ecdad: “Deniz verdiğini alır” demişti. Biz dinlemedik. Dağları oyup denizi doldurduk. Bu sayede biraz daha toprak sınırımızı genişlettik. Farkında değildik, âlemin kolonlarını kesmekteydik. Âlemin kolonlarını kesersen göğe zarar veremezsin ama kendine ve âlemi seninle birlikte kullanmakta olan tüm tabiat mahlûklarına zarar vermiş olursun. Yeryüzündeki bu fay hatları bizim teknolojinin seline kapılmışlığımızla birlikte vicdanımıza sapladığımız ağır metal darbelerin eseridir. Eskiden yok muydu? Evet, eskiden de vardı. Ama hiçbir zaman insanoğlu menfaat için bu kadar bir birinin üzerine çıkmamıştı. Ecdad: “Derenin bir kez olsun geçtiğini bildiğin yere ev yapma!” diyordu. Biz evi bırakın, ev üstüne kaç ev daha yaptık dere yataklarına. Dere yatağı olduğunu bilmiyor muyduk? Hayır, elbette ki biliyorduk. Ama işimize gelmedi. Sonra? Sonrası yok, olan oldu. Şimdi çık çıkabilirsen işin içinden.

Üç Temmuz gecesi Samsun’da başlayan rahmet en yoğun haliyle bir saat sürdü. O bir saat içerisinde can pazarı yaşandı. On dört can, sele kapılarak, boğularak, çamura saplanarak son nefesini verdi. Herkes aynı soruyu sordu: “Sorumlusu kim?” Bu soru sorulmadan önce dev bir ayrım yaşanmıştı toplumda. Bunu kimse fark etmedi ettiyse de sesini çıkaramadı. Evet, bu ayrım toplumu ikiye böldü, bir yanda “afetzedeler” diğer yanda ise “afetzâdeler”. Bu ayrımı bilinçli olarak yapan da “afetzâdelerin” başı olarak da medya idi. Medya her zamanki yöntemlerini uygulamış insanları her konuda olduğu gibi bölmüş ve toplum olarak ortak bir kanaat oluşmasına izin vermemiştir. En çok suçlu olanı açıkladık ama o, olayın değil durumun suçlusu. Gerçek suçluyu açıklamadan önce afetzedeler ile afetzadelerin yaptıklarına bakalım.

Afetzedeler: Su baskınlarından etkilenenler, canıyla malıyla bedel ödeyenler ve bir de medyanın hain bölücülüğüne boyun eğmek zorunda kalsa da kul olarak başa gelen çekilir diyebilenler. Afetzedeler kısaca felaketin bedel ödeyenleri. Onların içerisinde çok iyi niyetli insanlar tanıdım. Kendi evi, eşyası hasar gördüğü halde “Benden daha acil durumda olanlar var onlara yardım edin” diyenleri gördüm. Onların içerisinde can mal kaybı yaşamasa da başımıza gelen her şey takdiri ilahidir ve bizim hatalarımızın eseridir diyenleri gördüm. Ben de onlardan oldum.

Afetzâdeler: Ne selden ne yelden hiçbir şeyden etkilenmemiş olduğu halde yuvası, ekmek teknesi dağılanlara ait yerleri yağmalayanlar, yaşanan acıyı suistimal etmeye çalışarak siyasi, iktisadi rant elde etmeyi hedefleyenler, yıllardır hiçbir iş yapmadıkları halde bu süreçte birkaç iş yaparak kurtarıcı rolüne bürünenler ve tabii toplumu birbirine karşı düşman edip bölmek isteyenler. Onların başında da medya olduğunu daha önce söylemiştim.

Evet, şimdi gerçek suçluyu açıklıyorum. Gerçek suçlu biziz, yani insan. Daha fazlasına tamah eden, gözünü mal, toprak, para, hırs bürüyen, tüm kurumlarıyla tüm tüzel kişilikleriyle tüm teknolojik yönleriyle insan. Kapıldığı asıl selin halen farkında olmayan, insan.

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Sami Yaylalı

Bir nisan günü bin dokuz yüz seksen altıda dünyaya gelmiştir. Kimileri bu durumun bir şaka olduğunu düşünse de onlara aldırış etmez. Ölçü, Mevzi, Mizan gibi çeşitli kısa süreli fanzin dergiler çıkarmıştır üniversite yıllarında. Kül Öykü, Notos Öykü, Söz Ola, Mahalle Mektebi gibi dergilerde az da olsa öykü deneme şiir gibi çeşitli alanlardaki yazıları yayınlanmıştır. Ge...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Ayak Takımıyız Ayakta Kalmalıyız!
Ayak Takımıyız Ayakta Kalmalıyız!
Ayakkabılarım yine su alı...
Şaka Gibi
Şaka Gibi
Ateist Kızların Batıl İti...
AllahinemriPeygamberinkavli.Kom
AllahinemriPeygamberinkavli.Kom
Genç çiftlerin boşanma ri...
Aslan`a Harry 1 Nonda 1 Aşısı
Aslan`a Harry 1 Nonda 1 Aşısı
Oldum olası gazetelerin s...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431120

Bagamoyo Afrika... 4919021

Kasım Sayımız Çıktı! 3480419

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1186889

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287341

10 Soruda Sen Kimsin? 275545

Leyla ile Mecnun Fuzuli mi? 165989

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS