
Malawi dünyanın en fakir ülkelerinden birisi. Çoğunluğu Katolik Hıristiyanlardan oluşan 12 milyon civarında bir nüfusu var. AIDS kıskacı altındaki ülkede her yedi kişiden biri bu ölümcül hastalığın virüsünü taşıyor. AIDS`ten meydana gelen ölümler sonucu 1 milyon çocuk yetim kalmış durumda.
Bu fakir ülke geçenlerde Batı medyasına -tabii bizim medyaya da- ilk defa kıtlık, hastalık ve açlıkla ilişkili olmayan bir boyutta taşındı. Bu alışılmadık Malawi haberine göre Madonna bu ülkeden bir erkek çocuğu evlatlık edinecekmiş. Haber sonradan yalanlandı ama bilvesile Madonna`nın başkent Lilongwe yakınlarında bir yetimhane kurmaya karar verdiğini öğrendik. 400 çocuk kapasiteli bu yetimhanede çocuklar bakım ve barınma ihtiyaçlarının karşılanmasının yanı sıra eğitim de göreceklermiş. Ayrılan para az değil: 5 milyon dolar.
Madonna Batı medyasında köle ticareti yaptığına dair suçlamalara hedef oldu. Ama bizim konuyu ele alışımızın farklı bir sebebi var. Malawi haberinde bizim medyaya yansımayan bir ayrıntı vardı. Pop şarkıcı, yetimhanede verilmesini istediği eğitimde Kabala öğretisinin temel alınmasını istemiş. Kabala, Yahudi mistisizmi diye adlandırılabilecek bir akım. Vahyin gizli bilgisini taşıdığını ileri sürüyor ve Hz. Musa`ya indirilen on emri esas alıyor. Irki bağlılık dışındaki bir mensubiyeti reddeden Yahudi dinine sempati duyanların aslında tek seçenekleri var, o da Kabala akımına mensup olmak.
AIDS kurbanı Malawili yetimlerin hayata tutunabilmek için yapabilecekleri tek şey de bu: Kabalacı olmak. Acı! Madonna gibi her türlü kutsalı reddederek uçlarda yaşamış ve bu anlamda milyonlarca insanı yönlendirmiş birisinin Afrika`nın yetimlerine yardıma karar vermesi imajı açısından anlaşılabilir. Ama yapacağı yardımı dinine alet etmesine ne buyurulur? Mürteci canım bu Madonna! Saf zihinleri kabalacı hurafelerle doldurmaya kalkışıyor, bunun için de 5 milyon dolarlık bir şart ileri sürüyor, ne kadar da gerici bir davranış değil mi? Öyledir canım, öyledir.