İsrailli yetkililer aylardır İran’a yönelik savaş tamtamları çalıyor. İsrailli siyasilerden biri bırakıp diğeri alıyor sazı eline ve “İran’ın sonunun yakın” olduğundan dem vuruyorlar. Son olarak Mossad’ın eski şefi Efraim Halevy geçen ay “Bir İranlı olsam önümüzdeki 12 hafta korkardım” dedi. Eski şefin bu demeci, kimi çevrelerde İsrail’in İran’a saldıracağı tarih olarak yorumlandı.
Gerçekten İsrail İran’a saldıracak mı? Yoksa İsrailli yetkililerden sâdır olan tüm bu demeçler psikolojik savaşın bir uzantısı mı? Benzetildiği şekliyle “havlayan ama ısırmayan köpek” gibi İsrail sadece esip gürlüyor mu?
Gerek İsrailli akademik çevreler tarafından gerekse uluslararası çevrelerce dile getiren pek çok analize bakılacak olursa İsrail’in İran’a saldıracak cesareti yok. İsrailli yetkililerin yaptığı, kavga etmekten korkan ama ‘onun kemiklerini kırmadan beni tutun’ diye bağıran çocuğun psikolojik hamlesinden öte bir şey değil aslında…
İsrailli yazar ve aktivist Uri Avnery bu düşüncede olanlardan mesela. Avnery, İsrail’in neden İran’a saldırmaya cesaret edemeyeceğini; ‘önceden duyurulmuş saldırılar gelecekte hiçbir zaman gerçekleşmez’ şeklindeki bir Alman atasözü ile açıklıyor ve ekliyor; “İsrail, İran’a saldırmayacak! Çünkü bu bir intihar olur.”
Peki, İsrailli yetkililerin neden durmaksızın savaş tamtamları çalıyor öyleyse?
Çünkü, İsrail bu agresif söylemi ile “aman savaş çıkmasın, petrol fiyatları alt üst olur” endişesindeki çevrelerin İran üzerindeki baskısını daha da artırmayı hedefliyor. İran’ı köşeye sıkıştıracak daha ciddi yaptırımları devreye sokturmak istiyor.
İsrail bu saldırgan politikası ile ayrıca kendi kamuoyuna, İran ile çok ciddi bir savaşın arifesinde oldukları izlenimini veriyor. Böylece İsrail sokaklarına taşan ve İsrail yönetimini zorlayan İsrailli protestoları susturma gibi bir sonuç almayı hesaplıyor.
Bir diğer hedef ise uluslararası toplumun dikkatlerini işgal altındaki topraklarda yaşanan hukuksuzluklardan, son sürat giden Kudüs şehrinin Yahudileştirilme gayretlerinden başka yöne çekmeye çalışıyor. Filistin yönetimi ile yapılması gereken görüşmeleri savsaklıyor. Yani İsrail, bir taşla birkaç kuş vurma hesabı yapıyor…