Betül Işık
Bismillah dedik, düştük yollara, istikâmet âşıklar diyârı Konya. Genç Gönüllü Kızlar olarak, muhtelif illerden gelen gönüldaşlarımızla, Konya’da gerçekleşen 26. Genç Gönüllüler Buluşması’nda bir araya geldik.
Konya’daki Genç Gönüllü kardeşlerimizin sıcacık muhabbetleri ve misafirperverlikleri ile daha bir sevdik o güzel şehri. Beraberce dolu dolu iki gün geçirdik. Güldük, eğlendik, dertlendik ve en önemlisi heyecanlarımızı tazeledik.
İlk günümüzü birbirinden ilginç, faydalı, merak uyandıran konularla donattık. Açılışta Ayşe Yazıcılar ablamız “Genç Gönüllü”lüğün ne demek olduğundan bahsetti ve çevremize örnek teşkil edecek en az beş vasıf edinmemizin gerekliliği üzerinde durdu. “Zeynep binti Cahş” annemizin hayatından kesitleri, Sümeyya Demirayak kardeşimizden dinledik. Çiğdem Gün bizlere “Bir Elimde Iphone Bir Elimde Tespih” başlığıyla dikkat çeken, tespih sanatının inceliklerinden söz etti. “Aliya İzzet Begoviç”i, Züleyha Erdoğan’ın sunumu esnasında hasretle yâd ettik. Serap Karataş “Yüzyılın Manşetleri” ile geçmişe kapı aralarken, Tuba Türkben “Osmanlı Padişahlarında Manevi Hayat” isimli sunumunu yapıp, “İşte biz bu ecdadın torunlarıyız” dedirtti. Hümeyra Yenigün - Elif Eyşan Yılmaz ikilisinin anlatımıyla “Ortadoğu Meselesi”ni ele aldık.
Mehmet Lütfi Aslan Abimizin teşrifi programımıza ayrı bir renk kattı. “Sadakât”in hayatımızdaki en önemli kavram olduğunu vurguladı ve “Âşina olmadan, hizmet olmaz” dedi. “Teheccüdü olmayan, derviş olamaz” diyerek, o gecemizi teheccüd ile süslememizi tavsiye edip, Konya’ya +100 olmamıza vesile oldu. Allah razı olsun. :)
Akabinde, Müzeyyen Betül Varol’un “Kore Dizileri ve Misyonerlik Faaliyetleri” sunumu üzerinde konuşup, Zehra Aydoğdu’dan “Kurumsallaşma ve Vakıf Medeniyeti” konusunda ziyadesiye istifade ettik. Öznur Balık “Zarif Olmak Farz Olsaydı?” dedi ve Müslüman şahsiyetler olarak, zarif olma yolunda nelere dikkat etmemiz gerektiğini vurguladı. Azize Özpınar ve Kayseri’den gelen Genç Gönüllü kardeşlerimiz, bizlere ışık tutacak mahiyette olan faaliyetlerini paylaştılar.
Aynı akşam, Tuba Gülyeşil “nazlı” diye isimlendirdiği neyinden güzel eserler üfledi.
Hâsılı, Konya’dan gençliğimize GENÇ’lik katarak geri döndük. Bizi birbirimize dost kılan Rabb’e sonsuz şükür. Daha nice gönül/lü/lerle, gönülden buluşmak dileğiyle :)