19.12.2011 11:58

Genel

12215

Mülayim Sert

Hazreti Ali ile ilgili iki tane namaz rivayeti duydum ya da okudum şimdiye kadar. Genelde ikisi birlikte anlatılmaz, birini anlatan diğerini unutur, ya da bilmiyordur.

İlk rivayette Hazreti Ali’ye ok ya da mızrak saplanmıştır, çıkarılamıyordur. Hazreti Ali “Namaza durayım öyle çıkarın” der. Ve gerçekten bu şekilde çıkarılır. Hazreti Ali’nin namaz kılarkenki huşusunu anlamak çok güç olmasa gerek

İkinci rivayette* Hazreti Ali’nin şöyle bir sözü nakledilir. “En güzel savaş taktikleri namaz kılarken aklıma geliyor.” Rivayete göre Hazreti Ali namaz esnasında dünyevi meseleleri aklından geçirmektedir ve muhtemelen namazın bereketiyledir ki aklına en güzel fikirler gelmektedir.

Hazreti Ali’nin ilk rivayetteki huşusunu aklımızdan çıkarmasak da bizler genelde ikinci rivayetteki gibi namaz sırasında düşüncelere dalarız. Hatta bu halimizi hocalar, hafif ironi yaparak anlatırlar. Ama biliriz ki bizimle kafa bulan hocalar da zaman zaman namazda dünyalık meseleleri düşünüyordur, tam bir huşuyu yakalayamamıştır.- Elbette istisnalar kaideyi bozmaz.-

Genelde namaz esnasındaki dünya meselelerine dalışımız şeytani olarak değerlendirilir. Şeytan hilelerini yine üzerimizde kurmuştur ve bizi oyalamaktadır gibi düşünürüz.

Böyle olma ihtimali vardır ancak Hazreti Ali’nin bu iki rivayetindeki farklılığa dikkatimizi çektiğimiz kadar ortak paydaya da dikkat kesilebildik mi acaba?

Evet, Hazreti Ali her iki rivayette de zorlandığı zaman namaz kıldığını anlatmıyor mu bize?

Zaman ve Namaz kelimelerini yan yana koyduğumuzda harf dizilimlerinin birbirinin simetriği olduğunu görmüşüzdür. Babaannelerimizden ve yahut dedelerimizden “Namaz adamı yarı yolda koymaz “ sözünü de işitmişizdir. Peki, o halde gördüğümüz ve işittiğimiz bizim düşünmemiz için yeter.

En zor zamanlarda biraz daha uğraşımızın peşinde koşarak ikinci plana ittiğimiz namazın, o zor zamanlarda bize ivme kazandıran ve bize farklı boyutlarda düşünmeyi sağlayan bir çözüm yolu olduğunu hatırlamamız bizi kurtarmaya yetmez mi?  Namazda aklımıza gelen fikirler her zaman şeytanın hileleri değil, Allah’la kul arasındaki yakınlaşmadan ötürü ilham da olabilir.

Ne yazayım diye kıvranan birinin aklına, namazda bundan daha iyi bir şey gelemezdi değil mi sevgili okur… ;)

*Bu rivayetin çok güçlü olmadığını da biraz araştırdıktan sonra fark ettim ama yine de paylaşmakta yarar vardır.