
dana`daki öncü Genç Gönüllülerin hafta sonunda “Genç Gönüllülük Eğitimi” diye bir kamp organize ettiklerini duyduk, hemen üç beş parça eşya alıp düştük yollara… Tam elli Genç Gönüllüsünün katıldığı bu programda neler yoktu ki… Seminerler, farkındalık eğitimleri, iletişim eğitimleri, berrak zihin ritimleri, temsili Sarıkamış yürüyüşü ve daha neler neler… Programın sonunda Genç Gönüllülerin gözlerindeki o umut verici pırıltıları görmek çok şükür bizleri çok mutlu etti. Bu seyahatler vesilesiyle öğrendiğim belki de en dikkatimi çeken şey çalışan Genç Gönüllülerin gönüllü işlerde daha aktif bulunmalarıydı. Değerli büyüklerimizin dua ve nasihatlerini alıp bonus toplama gayesiyle Kırıkhan, Hatay ve Mersin`de ziyaretler gerçekleştirdik, hem dua aldık hem de yeni Genç Gönüllüleriyle tanışma fırsatımız oldu. Mersin`de birbirinden değerli üniversiteli Genç Gönüllü kardeşlerimizle tanıştık, dertleştik ve dertleriyle dertlendik. Dertli olmak başka bir şey. Mersin`deki Genç Gönüllü kardeşlerimizle bundan sonra daha sık irtibat halinde olmak kayd-ı şartıyla vedalaşıp ayrıldık. Bir dahaki sefere nerede miyiz? Tabi ki derdimizin götürdüğü yerdeyiz…