Bugün evdeki büyük dünya atlasını aldım elime, bilmediğim ülkelere baktım sırayla. İlk önce 8.8 şiddetinde büyük depremin yaşandığı yer olan Şili`yi buldum. Güney Amerika`da bir yer. Merak ettim orada hiç Müslüman var mıdır diye. Hemen İnternete girdim sosyal ağ sitelerinden birinde “Şili” ve “Muslim” arattım.
Şili`de yaşayan binlerce Müslüman çıktı. Bir de baktım ki içlerinde Türk bile var. Konuşmaya başladık Turko pasaportlu amcayla.
Ta Osmanlı zamanında göç etmişler Şili`ye, Türkiye`de yakınlarının olup olmadığından emin değil. Sordum depremde hayatını kaybedenler arasında Müslümanlar ya da Türkiyeli birileri var mı diye? Bildiği kadarıyla yokmuş ama Şili depreminden sonra gerçekleşen Türkiye`deki ve Pakistan`daki depremler onu daha çok korkutmuş. Çünkü düşük şiddette gerçekleşen depremler olmalarına rağmen, ölü sayısının fazla olması oldukça üzmüş Turko pasaportlu amcamızı. Bu üzüntüye ortak olmamak elde değil maalesef. Teşekkür ettim amcaya geçtim atlasta başka bir bilmediğim ülkeye.
Christmas diye bir ülke? Bayrağında noel ağaçları, geyikleri, babası yok ama! Evet, Avustralya kıtasında bir ada ülkesi Christmas. Bu ülkede en çok kullanılan dillerden birisi de Türkçe. Türkçe`nin orada bu kadar yaygın olmasının sebebi Türk okulları falan değil. Zamanında bir Türk aile ticaret için gidip bu adaya yerleşmiş. Zamanla Türkiye`deki akrabaları da peşlerinden gitmiş ve ülke nüfusunda önemli bir yer teşkil eder hale gelmiş bizimkiler. Kültürleriyle ve ahlaklarıyla dikkat çekmişler. Özellikle ticarette hakka girmemeye çok dikkat etmiş ilk giden amca. Bu da onun adada ihya olmasına sebep olmuş.
Man adası, ismi ilginç bir ada ülkesi. Bayrağına baktım üç tane asker bacağının dairesel olarak yerleştirildiği bir simge var. İngiltere`ye bağlı bir devletmiş. Nüfusu da çok azmış. Yine daldım internetin sosyal ağlarından birine. Üllkenin ismini bir türlü tutturamadım ancak orada yaşayan insanlardan birine ulaşabildim. Adam Katolik Hıristiyan. Fakat sordum adanızda Müslüman var mı diye? Ne diyorsun cami bile var dedi. Güldüm. O da bana güldü haliyle. Sonra da dedi ki dünyadan haberiniz yok sizin. Dünyada caminin olmadığı yer kaldı mı diye sordu? Şaştım kaldım öylece.