• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!
  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!
  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!
  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız
  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!
  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart
  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!
  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!
  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!
  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık
  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!
  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!
  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!
  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var
  • ANASAYFA
  • İzi Kalır
  • Ders Bitmiştir

Ders Bitmiştir

03.01.2020 01:01
İzi Kalır
3545
Emre Topoğlu

“Hakikaten zaman ne kadar da hızlı geçiyor!” diye iç geçirdim kendi kendime. Ancak zaman bu kadar hızlı geçerken, değişen sadece insanlar, şehirler ya da binalar değildi sanki. Düşünceler, inandıklarımız, değerlerimiz de değişiyor, hatta bazıları yok oluyordu.

Yakın zaman önce hayatın ne kadar da hızlı geçtiğini tespitle akıp giden bir akşam muhabbetinin tam ortasında buldum kendimi. Konuşacak bir şey olmadığından mı, yoksa gerçekten zamanı tutmaya çalışıp, başarısız olanların arasında mı kalmıştım emin değildim.

Bu önermeleri destekler nitelikte bir cümle çınladı kulaklarımda: “Zaman ne kadar hızlı geçiyor değil mi?” diye seslendi ortaya birisi. Bu çok sıradan, belki de her gün farklı ortamlarda, farklı sebeplerle dile getirilen bu ifade başka diyarlara seyahat biletim olmuştu çoktan. Sonrasında muhabbet yeni bir kanal bulmanın coşkusu ile derinleşti. Son tahlilde “Hayat çok hızlı geçiyor, ölüm yakın!” tespiti ile akşamı noktaladık.

Gece uyku ile olan mücadelemde birçok an ve anı ayrı ayrı canlandı yüreğimde. Kimi zaman gülümsetti, kimi zaman hüzünlendirdi. “Hakikaten zaman ne kadar da hızlı geçiyor!” diye iç geçirdim kendi kendime. Ancak zaman bu kadar hızlı geçerken, değişen sadece insanlar, şehirler ya da binalar değildi sanki. Düşünceler, inandıklarımız, değerlerimiz de değişiyor, hatta bazıları yok oluyordu. Sanki iki avucumuz arasından akıp giden kum taneleri gibiydi her şey! Bu düşüncelerle yine zamanı kaybederken, elimde akşamdan kalma biletle geçmişe yolculuğa çıkmıştım bile. İşte bu hikâyemiz tam da burada başlıyor.

Yaklaşık 11-12 yıl önce, hayalimdeki mesleğe ilk adımı attığım dönemlerdi. Anadolu’nun tam bağrından kopup gelen öğrenciler, aileleri ile kayıt için geliyorlardı. Ben de o yıl kendi bölümümde, birinci sınıfların danışmanı olarak görevlendirilmiştim. Kayıt yaptıran öğrenciler ders seçimi için danışmanlarına gelip, kâğıtlarını imzalatıyorlardı. O gün her zamankinden yoğun bir gündü; sanki öğrencilerin biri giriyor, biri çıkıyordu. Kimisi ailesiyle, kimisi yalnız başına gelmişti ama hepsinde yeni bir maceraya başlayacak olmanın ve kendi ayakları üzerinde durmaya çalışmanın heyecanı vardı.

Zamanı yine bu şekilde tüketirken açık kapının hemen kenarında bekleyen ve içeri girmeye çekinen bir hanımefendi gördüm. Biraz eğilip, “buyurun lütfen, nasıl yardımcı olabilirim?” diye seslendim nezaketle.

Çekingen bir edayla yaklaştı kadıncağız, açık olan kapıya vurarak, “kızımı getirdim kayıt için” diyebildi. “Buyurun lütfen!” diyerek içeri davet ettim ama kızını görememiştim. “Kızınız?” diye sordum şaşkın bir ifade ile. “Gelsene kızım” diye seslendi kendinden emin, yolunu bulmuş bir ses tonu ile kapının arkasında duran ve utancından ellerini birbirine kavuşturmuş olan yavrusuna. Bir ceylan ürkekliği ile iki adım attı kızcağız. “Hoş geldin, adın ne senin?” diyerek başladık muhabbete.

Tam bir Anadolu kadını gördüm karşımda, evini tek başına sırtlamaya çalışmış tüm zorluklara rağmen Ayşe Anne. Muhabbet ilerledikçe tam da istediğim gibi “hocam” hitabından, nispeten yaşımın da genç olması sebebiyle “oğlum” hitabına terfi etmiştim. Durumlarının oldukça sıkıntılı olduğunu, hatta memleketinden buraya kayıt için gelirken dahi borçlandığını öğrendim. Epeyce tanımaya çalıştım kendilerini. Ne de olsa danışmanı olacaktım bu genç kızın…

Ayşe Anne, ayrılırken çaresizlik içinde “evladım, kızım sizlere emanet; sahipsiz koymayın onu olur mu?” dedi. “Elimizden ne gelirse!” diye karşılık verdim. Bu söz üzerine kızına döndü, “hocalarının sözünden çıkma!” diye tembihledi. Tam vedalaştık ki, “anne, kitaplar?” diye sordu kısık bir ses tonu ile genç kız… “Okul başladığında gelip alırsın kitaplarını buradan…” diye konuyu hızlıca geçiştirdim. Vedalaştık ve beraberce boş koridorlarda kaybolup gittiler…

Zaman hızla geçiyordu ve bu genç kızın hem danışmanı ve hem de hocası olmuştum. İlk zamanlara kıyasla daha bir özgüvenli görüyordum onu ve seviniyordum. Yurtta kalıyor ve hiç ders kaçırmıyordu.

Ancak zaman ilerledikçe daha az görmeye ve hatta bir süre sonra hiç göremez olmaya başlamıştım. Başka derslere de girmediğini öğrenince, ilk karşılaşmamda onunla konuşmak için hazırlandım. Ancak benim dersime de gelmemişti. Belki hastadır dedim, arkadaşlarına sordum ama cevap alamadım. Uzunca bir süre gelmedi, göremedim onu. Meraklandım ve yurda haber gönderdim. O gün derse girdiğimde yine gözlerim onu aradı koca amfide ama yine görememiştim. Dayanamayıp “yine mi gelmedi?” diye seslendim; aslında hiç tarzım olmayan bu davranışım sınıftakileri şaşırtmıştı.

Soru ve akabinde gelen sessizlik sonrası bir genç kız ayağa kalktı “buradayım hocam” diye seslendi. Şöyle bir baktım; Ayşe annenin kızı değildi karşımda duran. “Neredesin sen derslere de gelmiyorsun?” diye sordum sinirle. “Napayım sıkılıyorum!” diye alaycı bir tavırla cevap verdi bana… Bu cevapla beynimden vurulmuşa dönmüş ve o sinirle biraz ağır konuşmuştum. Sonra üzüldüm, kalemi yavaşça bıraktım, “ders bitmiştir!” diye seslendim.

Ders bitmişti çünkü ben dersimi almıştım...

Sonra mı? Sonra uzunca bir süre kendini, özünü kaybetmek üzere olan bu kızımız ile uğraştık hepimiz. Çok şükür kendine geldi; hatta okulunu bitirip işe bile girmiş. Ben mezun edemeden ayrılmak zorunda kaldım üniversiteden ama annesinin mutluluğunu hoca arkadaşlarımdan dinlemiştim.

İşte bu hikâye bana hep bugün içinde bulunduğumuz durumu hatırlatıyor. Aslında biz de o genç gibiyiz bu hayatta ve zaman içinde bazı değerlerimiz yok olup gidiyor. Ne demek istedi bu şimdi diyorsunuz değil mi? Demeyin öyle; zira hepimizin hatta her düşüncenin ve dahi her davanın bir Ayşe annesi vardır bu hayatta; üzülmesinler.

Hâsılı kelam, bize özümüzü kaybettirmelerine izin vermeyelim!

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Emre Topoğlu

Aslen Gaziantepli olup 5 çocuklu bir ailenin en küçük bireyi olarak 1982 yılında Ankara'da doğmuştur. Lise eğitimini Çankaya (Anadolu) Lisesi’nde tamamlayan Topoğlu, lisans ve yüksek lisans eğitimini “ekonomi”, doktorasını ise “uluslararası pazarlama” alanında tamamlamıştır. Uzunca bir süre TBMM'de danışmanlık ve sonrasında Kırıkkale Üniversitesi'nde Ekonomi alanında öğretim görevlisi olarak ...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

  • Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

  • GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

  • Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

  • GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

  • Kötülüre Karşı Farkındalık Şart

  • GENÇ Dergi Ekim 2024 Sayısı Çıktı!

  • Bazen Etkili Bir Kulüp, Bir Ömrü Işıldatır!

  • GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

  • Çiçeği Erkeklere Kaptırdık

  • GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

  • Güzel Olacağım Derken Ucube Hâle Gelmemek Lazım!

  • GENÇ Dergi Temmuz 2024 Sayısı Çıktı!

  • Renkli Propagandanın Ardında Çok Büyük Dramlar Var

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • Tümü

Benzer Yazılar

Genç İşi
Genç İşi
Efendimiz (SAV), Medine`y...
Her Çekik Gözlüyü Japon Sanma!
Her Çekik Gözlüyü Japon Sanma!
Bizim mahalleye yakın bir...
Hikayemin Kapısını Anahtarla Açtım
Hikayemin Kapısını Anahtarla Açtım
Bir süredir farklı sebepl...
Nedir Oğlum Bu Top Sevdası?
Nedir Oğlum Bu Top Sevdası?
Düşünüyorum da, hayatın i...

Genç Dergisi 194. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Bizlere Mescid-i Aksa`nın da Özgürlüğünü Göster Rabbim!

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

Mü`min Firasetine Her Zamankinden Daha Çok Muhtacız

Kötülere Karşı Farkındalık Şart

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8431318

Bagamoyo Afrika... 4919179

Kasım Sayımız Çıktı! 3490748

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1187328

Bkz: Doğu Türkistan 401084

En Güzel Cuma Hediyeleri! 287486

10 Soruda Sen Kimsin? 275890

31.12.2024

GENÇ Dergi Ocak 2025 Sayısı Çıktı!

01.12.2024

GENÇ Dergi Aralık 2024 Sayısı Çıktı!

01.11.2024

GENÇ Dergi Kasım 2024 Sayısı Çıktı!

02.10.2024

GENÇ Dergi EKİM 2024 Sayısı Çıktı!

01.09.2024

GENÇ Dergi Eylül 2024 Sayısı Çıktı!

31.07.2024

GENÇ Dergi Ağustos 2024 Sayısı Çıktı!

20.06.2024

Dertle Yüzleşince Dertler Yüzleşince

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2025 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS