
Mehmet Güneş
Genç Gönüllüler olarak kulüp faaliyetlerini konuşmak ve 2011 – 2012 Eğitim - Öğretim sezonunda beraber yapacağımız projeleri tartışmak için peygamber duası almış bir kent olan Kayseri’deydik geçen ay. Değişik şehirlerden, farklı fikirlere sahip, ama gönülleri bir gençlerle toplandık. Farklı projeler üzerinde derinlemesine görüşlerimizi paylatık, kulüplerimizin sayısını nasıl çoğaltabiliriz bunlar hakkında konuştuk.
Yusuf Taşkıran, Erasmus hakkında neler yapmamız gerektiği ve Erasmus programının nasıl işlediği hakkında bilgiler verirken, Mustafa Akçelik ise üniversitelerdeki kulüp faaliyetlerinin nasıl işlediğinden, projelerin nasıl oluştuğundan ve kendisinin Bikent Üniversitesi’ndeki projelerinden bahsetti. Marmara Üniversitesi bünyesinde kurulan Yenilikçi Fikirler Kulübü’nden Ali Furkan Ünsal da kurumsal bir kimliğin nasıl oluşacağı ve proje yazım aşamasında neler gerekiyor hususunda görüşlerini aktardı. Bir gün boyunca derinlemesine konular hakkında fikir telakkisi yaptık ve tartıştık.
Ardından ertesi güne göklerden beslenerek başlamak ve beslenme kutusunu yanına almış ilkokul çocukları gibi şen şakrak bir şekilde Camii Kebir’de sabah namazına durmak. Namazın ardından Hz. Mevlana’nın hocası ve öğrencisi olan Kadı Burhaneddin hazretlerinin huzurunda duaya tutuşmak, alev alev dua olmak, yanmak, yakılmak.
Çıkışta Osmanlı’nın verdiği o edep dersi ile geri geri çıkmak. Ve avlusunda sıcak bir çorba içip, muhabbetin en koyusunun yanında ikram edilen demli bir çayı yudumlamak. Manevi nimetlerin bol olduğu Kayseri’de Cuma namazını heybetli bir Selçuklu camiinde kılmak. Kayseri Kültür Parkı ve içerisindeki Kadir Has Kültür Merkezini gezdikten sonra veda vaktinin gelmesi.
Şimdi vakit ayrılık vakti, saatler hasreti vurmakta, yüreğimiz yakınken bile, birbirimizin yanlarında tevazu ile dururken bile vuslatı saymakta. Bizlere Kayseri’de her türlü yardımını esirgemeyen başta Mehmet Akgün ağabeyimiz olmak üzere bütün Genç Gönüllü kardeşlerimize teşekkür ediyor, dualarını bekliyor ve dualarımızı gönderiyoruz.