
Osmanlı’nın son yılları ile Cumhuriyet’in yaklaşık ilk kırk yılı arasında yaşamış bir aileyi, 20.yy başlarında doğan çocukları İrfan Orga’nın dilinden anlatan ve sosyolojik yönü ağır basan bir hatırat… Londra’da İngilizce olarak kaleme alınmış olan ve 1950’li yıllarda İngiltere’de büyük yankı uyandıran kitap oldukça güzel bir İngilizce ile yazılmış ve aynı akıcılıkta bir üslup ile Dr. Arın Bayraktaroğlu tarafından Türkçeye tercüme edilmiş.
Kitapta geçen olaylar, kişiler ve mekânlar bir geçiş dönemi unsuru olmaları ve bu karmaşık, çetrefilli döneme ışık tutmaları açısından oldukça önemli. Okuyucusunu adeta dönemin İstanbul’unda yaşatan yazarın okuyucuda merak uyandıran bazı konuları atlaması veya detay vermemesi anlamsız bir çelişki gibi görünebiliyor; ancak kitabın ticari bir kaygıyla değil de sesini duyurma kaygısıyla yazılmış olması göz önüne getirildiğinde, söz konusu çelişki daha iyi anlaşılıyor.
Her ne kadar yazarın, kitabı kaleme alma gayesi bu olmasa da kitap günümüzde tartışılan din-kültür ilişkisi, modernleşme, sekülerleşme gibi sorunların sebeplerini ve süreçlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olan nokta atışı anılardan oluşuyor. Bu anılar arasında Weber’in toplumsal eylem tiplerini, Marx’ın toplumsal sınıflarını da görebiliyoruz. Aynı zamanda Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte “Osmanlı’dan kopuş”un nasıl yaşama aksettirildiğini, “yeni bir devlet” algısının nasıl oluşturulduğunu yazarın farkında olmadan dile getirmesi ve buna benzer birçok toplumsal meseleye istemeden ışık tutması kitabı “ezber bozdurucu” bir boyuta taşıyor.
Kitap Bilgisi:
Bir Türk Ailesinin Öyküsü - İrfan Orga
Çeviren: Dr. Arın Bayraktaroğlu
Everest Yayınları
398 sf.