Bizim bir gece hayatımız vardır. Rabbimizle başbaşa kaldığımız... Kendimizi dinlediğimiz... Dinlendiğimiz... Sadece bedenimizin değil... Ruhumuzun da sukûnet bulduğu... Örtüsüne büründüğünde âlem... Farklı âlemlerin örtüsünün aralandığı... Bir örtülü yanımız vardır bizim.
Yanlarımızdan doğrularak en zifiri anda Bir geceye girişimiz vardır bizim. Ölmüşüz de sonra dirilmişiz sanki… Bunu fark edip de şükrettiğimiz: “Rabbimiz dönüş sanadır.” Sonra arınmaya niyet edişimiz… Abdest alışımız, temizlenişimiz… Her uzvumuz sanki nurla yıkanır. Abdest almışızdır, ama… Abdesttir sanki alan bizi… Ötelere taşıyan, daha da ötesine salan. Artık huzura çıkmaya hazırızdır Abdestle heyecan kuşandığımız bir halimiz vardır bizim.
Bir huzurda duruşumuz vardır bizim: Sadece biz ve bizi Yaratan… Sadece Rabbimizle bir ânımız vardır bizim Secde edip yakınlaştığımız. Gecenin örtülerinin aralandığı zaman, Sırların açığa döküldüğü, Ellerin ve gök kapılarının aynı anda açıldığı, Ötelerin yağmurunun başladığı… Açıp kalbimizi yasladığımız… Açıp gönlümüzü beslediğimiz… Bir mübarek zamanımız vardır bizim.
Bir özel zamanımız vardır bizim. İstiğfarın döküldüğü dilimizden… Af dilediğimiz, rahmet istediğimiz… Tıpkı en güzel insanın yaptığı gibi… İmanımızı yenilediğimiz, yenilendiğimiz… Tıpkı en güzel insanın yaptığı gibi… Kâinattaki o muazzam koroya katılıp, En güzel insana selam gönderdiğimiz, Kur’an okuyup, dualar ettiğimiz… Kutlu zaman misali bir ânımız vardır bizim, Sanki Nebi dolaşır evler arasında Arı kovanıdır evler, Kur’an çağıldar.
Sonra ölümle buluştuğumuz… Ölüp de dirildiğimiz bir vaktimiz vardır bizim. Her gece Dost’un dostları ile halleştiğimiz… Huzurlarında edeple beslendiğimiz… Büküp boynumuzu gürleştiğimiz… Kalpten kalbe akışlarla irkildiğimiz… Feyzin, huzurun kaynağını bildiğimiz… Feyizli, huzurlu bir vaktimiz vardır bizim.
O’nun ismini anmakla zenginleştiğimiz, İsmini nefesimize hapsedip de Kalbimize nakşettiğimiz... Sadece O’nu birlediğimiz… Her şeyin O’na ihtiyacının olduğunu, O’nsuz ne ânın ne kimsenin bulunduğunu… Evet bunu farkettiğimiz bir hâlimiz vardır bizim. Rab ki bize şah damarımızdan daha yakındır, Yakındır içimizdeki sesten, nefesten… Bize bizden, biz hissinden de yakındır. Sevildiğimizi, sonra sevdiğimizi… Hissettiğimiz bir zamanımız vardır bizim. Rızkımızın sevgisi olduğu ânımız vardır bizim.
Bizim bir gece hayatımız vardır. Rabbimizle başbaşa kaldığımız... Kendimizi dinlediğimiz, dinlendiğimiz... Gündüzümüzün aydınlığı, sözümüzün hücceti… Kabrimizin nuru; yalnızlığımızın devâsı… Bir gece hayatımız vardır bizim.