Dergimizin ilk sayılarından beri “gönüllü olalım, gönülle olalım” diye sesleniyoruz sizlere. Gönlümüzle yaşadığımız sürece gelecek endişesi ve kariyer derdi gibi meselelerin buharlaşacağını hatırlatıyoruz. Zira biliyoruz ki gönüllüğü bir hayat tarzı olarak tercih edenler dünyanın geçici makam ve mevkilerini “amaç” olmaktan çıkarıyor, gönüllü yaşamanın sonsuz güzelliğinin yanında kariyer kaygısının çok küçük kaldığını fark ediyor. Bu böyledir; çünkü gönlümüz başkalarının derdi ile dertlendiğinde, gönlümüz “herkes her şeyden dolayı her şeyden sorumludur” hissiyle dolduğunda aşkınlığa doğru yol tutarız, Hak katında makbul olanın gönül mahsulü salih ameller olduğunu anlarız.
Gönüllüğün bayraktarlığını yapmaya, genç dostlarımıza her fırsatta “gönüllü ol” demeye devam edeceğiz. Dernekler, vakıflar, sivil toplum kuruluşları, üniversite kulüpleri vs. gibi çeşitli vesilelerle gönüllülük faaliyetlerine katılmanın önemini vurgulayacağız. Diğer yandan da «bir zamanlar falan yerde, filan projede gönüllüydüm, şimdi pek vakit olmuyor, bizden geçti sanki» diyenleri de şu şekilde tatlı sert uyaracağız:
“Hangi pozisyonda olursak olalım, nerede bulunursak bulunalım, son nefese kadar, gönlümüzdeki en güzel duygularla insanlığın hayrına adım atmak, hesabî değil hasbî yaşamak boynumuzun borcudur. Bencilliğimizi aşıp, konforumuzu bozup, gönlümüzden kopup gelecek hayırların peşine düşmediğimiz an, benden bu kadar dediğimiz an, bittik demektir. Gönüllülük faaliyetleri mevsimlerle, dönemlerle, projelerle, derneklerle sınırlı değildir. Madem ki insan olarak yaratıldık, madem ki bir gönül taşıyoruz, hızla kıyamete doğru sürüklenen şu ‘dert dolu’ dünyanın bir ucundan gönüllü olarak tutmaya mecburuz. Aman gönlümüzü koruyalım, kendi şahsi gündemlerimize gömülüp gaflete dalmayalım; aman gönlümüzün üzerine titreyelim, dünyaya kapılıp da hayır koşusundan geri kalmayalım. Aman dostlar kenara çekilmeyelim, yüreğimiz O’nun uğrunda gayret etmedikçe kanmaz, aman dostlar gönüllüğün jübilesi olmaz.”
**
Ramazan kapımızda, ne saadet. Peygamber Efendimiz’in iki ay öncesinden hazırlandığı, kavuşmak için özel dualar ettiği “oruç okulunun” öğrencileri olacağız kısmetse. Çok özel bir okul bu, çok özel bir eğitim bizi bekliyor. Kapak dosyamız bu kutlu okulun değerini bilelim, eşsiz irfan ve hikmet derslerinden bolca nasiplenelim diye hazırlandı. Anlayışımızın ve hissiyatımızın artmasına vesile olmasını dileriz Rabbimizden...
Temmuz ayında görüşmek üzere. Gönüllü kalın, gönülle kalın.