• Reklam
  • Künye
  • İletişim
  • ABONE OL!
  • GENÇ'e Yazı Gönder
  • Atölye Çalışmaları
    • Yazı Atölyesi
    • Fotoğraf Atölyesi
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS
Kısa yoldan ABONE olmak

logo

  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
Anasayfa
  • DOSYA
  • YAZARLAR
  • GÜNDEM
  • SÖYLEŞİ
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Sinema
    • Kitap
    • Gezi
    • Sözlük
  • BİLİM
    • Mikro Alem
    • Makro Alem
    • GENÇ Bilim
  • TEKNOLOJİ
  • KAFALARDAKİ SORULAR
  • ARŞİV
  • ABONE OL!
  • Düşerek Büyüyen Bir Çiçeğiz
  • Eğer Ölürsem Benden Başka Kimseyle Evlenme!
  • Ölümün Hikâyesi
  • Yetim: İnsanlığı Yetiştiren İnsan
  • Gönül Elçileri Konuşuyor!
  • Ringelmann Etkisi: Bireyin Psikolojik ve Fizyolojik Süreci
  • Rahmet Dolu Misafir
  • Her Kesrette Bereket Var Mıdır?
  • Yeni Dünyanın Ebabilleri
  • Bu Da Geçer Ya Hu
  • Tüm Mutluluklar Yürekte
  • Dünya Yine De Yaşamaya Değer Bir Yer
  • Ecdada Vefa(!)
  • Deliriyor Muyuz Yoksa Işıklar Mı Kısıldı?
  • Bireycilik Tufanı
  • Kendine Merhamet Etmeyi Unutan İnsan
  • Şu 10 Kişinin Cennetlik Olduğunu Duydum
  • GENÇ Dergisi Haziran 2022 Dosyası #1
  • ANASAYFA
  • Genel
  • İki: Bize Kim Lâzım?

İki: Bize Kim Lâzım?

01.01.2020 19:58
Genel
1545
Volkan Zamanoğlu

 

Yol uzun ve karmaşık. Ayağımızın kayma sayısını en aza indirmek için birilerine tutunmak, birilerini görüp bizden önce aynı yolu yürümüş olanları örnek almak durumundayız. Ama onlar da değişiyor, onlar da eksiliyor. Hatta diyebiliriz ki her şeyi tüketmeye alıştırıldığımız şu çağda, onlar dahi eskiyor.

Her şeyin değiştiği şu bol oyunlu yeryüzünde, sabit bir yol bulmanın zorluğundan bahsedeceğim. Eşimizin dostumuzun bile aynı kalmadığını, hayatımızın belli dönemlerinde çevremizin daralıp genişlediğini, azalıp çoğaldığımızı hatırlatacağım. Önem verdiğimiz şeyler ve kelimelere yüklediğimiz anlamlarla beraber bizatihi biz değişiyoruz çünkü. Yol uzun ve karmaşık. Ayağımızın kayma sayısını en aza indirmek için birilerine tutunmak, birilerini görüp bizden önce aynı yolu yürümüş olanları örnek almak durumundayız. Ama onlar da değişiyor, onlar da eksiliyor. Hatta diyebiliriz ki her şeyi tüketmeye alıştırıldığımız şu çağda, onlar dahi eskiyor. Neticede, kimi örnek alıp kimin ayak izini takip edeceğimiz sorusu kocaman bir levha olarak önümüze dikiliyor. Hâl böyle olunca size açık adres veremem. Değişen kendinizi idare etmenin anahtarı şudur ya da budur diyemem.

Yakın zamanda kendi yolculuğuma yansıyan bir tecrübeyi paylaşabilirim ancak. Ahmed Yesevî’den bahsedebilirim. “İlk Türk mutasavvıf” olarak bilinen hocanın neden çok kıymetli olduğunu anlatamasam da okunmasını, araştırılmasını önerebilirim. Böylece tasavvufun Mevlana’dan, Türklüğün Türkiye’den ibaret olduğunu sanan birileri uyanabilir. Öyle değil çünkü. Şeriat ile sanatın birleşmesi Mevlana’dan önceye dayanır. Türk alimler, Türk Müslümanlar, Türk mutasavvıflar dünyanın geniş bir coğrafyasına yayılır. Fakat biz kolay kolay Azerbaycan’dan, Kazakistan’dan, Kırgızistan’dan, Özbekistan’dan yazar ya da şair okumayız. Türk Edebiyatı dendiğinde aklımıza sadece kendi ülkemizin sınırları gelir, daha fazlası için yüzümüzü Batı’ya döneriz. Benim, okunacak çok fazla isim olduğunu fark etmem maalesef yüksek lisans yaptığım zamanlara rastladı. Yazımı okuyan genç kardeşimde öyle olmasın istediğim için bu sözleri sarf ediyorum. Yoksa, dediğim gibi, Ahmet Yesevi’den bahsedecektim sadece.

Ahmet Hoca, Yesevî lakabını doğduğu (orada doğmadığını iddia eden kaynaklar da vardır) ve yaşadığı şehir Yesi’den alır. Çocuk yaşta Arslan Baba ile tanışan Yesevî, kendisini İslâm yolundaki kıymetli bir silsilenin içinde bulur. (Yûsuf Hemedânî, Hoca Abdullah Berkî, Hoca Hasan Andakî, Hoca Ahmet Yesevî, Abdu’l-Hâlik Gucduvânî…) “Türk sufiliği” olarak bilinen Yesevîlik, işte bu zincirin önemli bir halkasını, Hoca Ahmet Yesevî’nın öğretisini temsil eder.

Dönemin şiirleri ve sanatı Fars yahut Hint alimler ile sanatçıların etkisi altındadır. Şiirin şekli aruz ölçüsüyle, içeriği Sebk-i Hindî dediğimiz sanatlı söyleyişle yoğrulmaktadır. Fakat bu; “Türkçe, Türk’e has, Türk için” değildir. Ahmed Yesevî, işte bu noktada, aynı derdi ve dini anlattığı hâlde farklı bir yol açar kendine: Şiiri Türklerin geleneğine uygun olarak hece ölçüsü ile verir. Fars kültürü ve söz sanatlarından uzak olarak arı, duru, anlaşılır bir anlatımı tercih eder. Bu tercih, bu kasıtlı ve kıymetli seçim, ırkçılık değildir elbette. İslâm’ı Türkleştirmek değil, Türkleri İslâm’a yaklaştırmak gayesinin sonucu ve başlangıcıdır. Türk halkının tasavvufu anlaması ve kendine yakın bulması bu sayede gerçekleşir. Ahmed Yesevî bu süreçte anlaşılır, sevilir, tanınır. Etrafında kümelenen halk, onun hikmetlerini kavramaya ve hayatına işlemeye başlar. Türk tasavvufu ile yeniden şekillenen hayatlardaki kurtarıcı etki, bugün dahi gözlemlenebilir.

Buraya kadar verdiğim bilgiler zaten bildiğiniz, ansiklopedilerde bulabileceğiniz, elinizdeki telefondan kolayca ulaşabileceğiniz şeyler aslında. Bu yüzden detaya girmek ve kitabî bir üslup edinmek istemiyorum. Niyetim; bize kalan güzel bir Divan-ı Hikmet olduğunu hatırlatmak ve her şey değişirken, her şey yenilenirken sabit kalan ve daim güzellik/doğruluk saçan kaynaklardan birinin istifadesine vesile olmak. Çünkü o zaman anlaşılan ve ruhları kurtaran bir söz, bugün de anlaşılabilir ve içimize iyi gelebilir. Çünkü o zaman söylenmiş hikmetli bir söz, bugün hepimizi kurtarabilir. Bununla beraber “Bize kim lâzım?” sorusunun cevabını hâlâ bilmiyorum. Divândan birkaç hikmet bırakıp çekileceğim içinizdeki karmaşadan:

Canı cana bağlayıp, damarı damara ekleyip

Gönlü kırık olmayan kişilerden kaçtım işte

Aşk kapısını Mevlâm açınca bana değdi

Sübhan Rabbim, zikr edip göğsümü deş

Göğsümdeki düğümleri sen kendin çöz

Baştan ayağa hasretinle feryâd eylesem 

Bir ve Var’ım, cemâlini görür müyüm?

Not: Mısraların günümüz Türkiye Türkçesi için Türkiye Diyanet Vakfı Yayın Kurulu’nun hazırladığı Divan-ı Hikmet’in 2018 tarihli 8. baskısı kullanılmıştır.

BU YAZIYI BEĞENİN:

Yazar Hakkında

Volkan Zamanoğlu

Doğum: 1992, İstanbul. Eğitim: Riyaziyeci Salih Zeki İlköğretim Okulu. Fatih Gelenbevi Anadolu Lisesi. Marmara Üniversitesi, Matematik, lisans. İstanbul Aydın Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı, yüksek lisans. Tez konusu: Nâbî’nin mi’râciyesi ve motifleri bakımından incelenmesi. Makele, deneme ve öykülerinin yayımlandığı dergiler: Uluslararası Eğitim ve Tarih Araştırmaları Dergis...

Fikrinizi / Yorumunuzu Bizimle Paylaşın...

Son Manşetler

  • Düşerek Büyüyen Bir Çiçeğiz

  • Eğer Ölürsem Benden Başka Kimseyle Evlenme!

  • Ölümün Hikâyesi

  • Yetim: İnsanlığı Yetiştiren İnsan

  • Gönül Elçileri Konuşuyor!

  • Ringelmann Etkisi: Bireyin Psikolojik ve Fizyolojik Süreci

  • Rahmet Dolu Misafir

  • Her Kesrette Bereket Var Mıdır?

  • Yeni Dünyanın Ebabilleri

  • Bu Da Geçer Ya Hu

  • Tüm Mutluluklar Yürekte

  • Dünya Yine De Yaşamaya Değer Bir Yer

  • Ecdada Vefa(!)

  • Deliriyor Muyuz Yoksa Işıklar Mı Kısıldı?

  • Bireycilik Tufanı

  • Kendine Merhamet Etmeyi Unutan İnsan

  • Şu 10 Kişinin Cennetlik Olduğunu Duydum

  • GENÇ Dergisi Haziran 2022 Dosyası #1

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • 7
  • 8
  • 9
  • 10
  • 11
  • 12
  • 13
  • 14
  • 15
  • 16
  • 17
  • 18
  • Tümü

Benzer Yazılar

Sahra-yı Kebir`i Nasıl Geçtim
Sahra-yı Kebir`i Nasıl Geçtim
Yorularak okunacak 500 kü...
"Erbakan da Aramızda Allahu Ekber…"
Önce tekbirler yükseldi k...
Kağıt Kokulu Yıllar
Kağıt Kokulu Yıllar
Dergimizin dosya konusunu...
Antigone
Antigone
Herhâlde tragedyanın başa...

Genç Dergisi 189. Sayı

POPÜLER YAZILAR

  • Son Eklenen
  • Çok Okunan
  • Haber Merkezi

Düşerek Büyüyen Bir Çiçeğiz

Bir Selam Bin Kelam Doğurur, Bakarsın Kalpleri İslam`la Yoğurur

Eğer Ölürsem Benden Başka Kimseyle Evlenme!

Ölümün Hikâyesi

Yetim: İnsanlığı Yetiştiren İnsan

Gönül Elçileri Konuşuyor!

Ringelmann Etkisi: Bireyin Psikolojik ve Fizyolojik Süreci

Genç Dergi Mayıs Sayısı Çıktı! 8021301

Bagamoyo Afrika... 4913466

Kasım Sayımız Çıktı! 3348195

Hangi Filmi Neden İzleyelim? (Özel Çalışma) 1163158

En Güzel Cuma Hediyeleri! 281500

10 Soruda Sen Kimsin? 261449

Leyla ile Mecnun Fuzuli mi? 161879

07.08.2022

Düşerek Büyüyen Bir Çiçeğiz

01.08.2022

Eğer Ölürsem Benden Başka Kimseyle Evlenme!

01.08.2022

Ölümün Hikâyesi

31.07.2022

Yetim: İnsanlığı Yetiştiren İnsan

29.07.2022

Gönül Elçileri Konuşuyor!

26.07.2022

Ringelmann Etkisi: Bireyin Psikolojik ve Fizyolojik Süreci

24.07.2022

Rahmet Dolu Misafir

Tüm Videolar

Video GENÇ

En Önemli Yetenek: Sunum!
Takip Edin

GENÇ Twitter Akışı

@gencdergi kullanıcısından Tweetler
TÜM FOTOĞRAFLAR

FOTOĞRAF GALERİSİ

  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
  • Uganda - Afrika 2015
TÜM YAZILAR

GENÇ BİLİM

  • Yazmak Üzerine Bir Swot Analiz
    İnsanlığın tekâmül süreci...
  • Adâb-ı Muâşeret Hastalıkları ve Edebî İyilik Hâli
    Âdâb-ı muâşeret hastalıkl...

GENÇ FACEBOOK AKIŞI

Genç Dergi

İLETİŞİM

Reklam
ABONE OL!
Künye
Yazarlar
İletişim

GENÇ'ten

GENÇ'e Yazı Gönder
Yazı Atölyesi
Fotoğraf Atölyesi
Psikolojik Danışman
Ödüllü Test










GENÇ Bilişim © 2006 - 2022 . Tüm Hakları Mahfuzdur.
  • Twitter
  • Facebook
  • RSS